Türkiye yaptı, üç kıtada patentlendi!
Boğaziçi Üniversitesi'nde geliştirilen "Dayanıklı Aşı Taşıyıcı Protein Mikrokürecik Teknolojisi" Japonya ve ABD'nin ardından bir patent de de Avrupa Patent Ofisi'nden aldı.
Boğaziçi Üniversitesi'nden yapılan açıklamaya göre, 2009'dan bu yana sürdürülen proje kapsamında geliştirilen "ASC zerrecik/mikrokürecik aşı taşıyıcı" teknolojisi, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Özören tarafından gerçekleştirildi. Buluş, soğuk zincir standartlarından bağımsız olarak dünyanın her yerine aşıların bozulmadan gönderilmesini olanaklı hale getiriyor. Türkiye'nin ilk ve tek biyoteknoloji patenti olarak ifade edilen aşı taşıyıcı, kuş gribi ve domuz gribi gibi hastalıkların yanı sıra, zika benzeri dünyayı sarsan yeni virüslere karşı da etkili olarak kabul ediliyor.
Aşı üretimi bu buluşla mümkün olacak
ABD ve Japonya'nın ardından Avrupa Patent Ofisi'nden de patent alması üzerine "Triadic patent" olarak adlandırılan buluşun, uluslararası yatırımcıların dikkatini çekmesi bekleniyor. Prof. Dr. Nesrin Özören, Türkiye'de yerli, yenilikçi ve özgün, başka şirketlerin, ülkelerin basma kalıp kopyası olmayan, fikri hakkının tamamen kendilerinde olduğu aşı üretiminin bu buluş sayesinde mümkün olacağını belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı:
- "Boğaziçi Üniversitesi'nde geliştirilen bu sistem dünyada henüz mevcut değil. Elimizdeki ASC zerrecik sistemi ile kompozit aşılar üretilebilir, zika gibi yeni virüslere yönelik veya anti-tümör çalışmalarında tamamen yeni aşılar veya var olan aşıların geliştirilebilmesi için yeni teknolojiler denenebilir. Günümüzde aşı teknolojisinde kullanılan lipozom veya nano-parçacık odaklı farklı taşıyıcı sistemler var ancak bizim geliştirdiğimiz mikro kürecik sistemi yepyeni bir teknoloji. Bu sistem, ASC proteininin meydana getirdiği iplik yapılarının birbiri üzerinde katlanarak yumak gibi tanımlanabilecek sağlam bir yapı oluşturmasından kaynaklanıyor."
İlk denemede olumlu sonuç alındı
Özören, Türkiye'nin kendi aşısını üretmenin önemini kavradığını ve bu yönde yatırımlara başlandığını dile getirerek, ülkedeki beşinci triadic patentine imza attıklarını ve aşı teknolojisini geliştirecek adımlarda Türkiye'nin öncü olabileceğini belirtti. Yeni aşı taşıma protein mikrokürecik teknolojisinde bundan sonraki kritik adımların Faz I ve Faz II klinik çalışmaları olacağını aktaran Özören, "Laboratuvar ortamında anti-tümör deneyini farede yaptığımız ilk denememizde olumlu sonuç aldık. Hayvan deneylerinde ASC zerreciklerinin verimli çalışan bir taşıma sistemi olduğunu kanıtladık, bundan sonra bu adımı ilerletecek yatırımlara ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.