Pokemon deneyi ispatladı: 'Beynimizde özel bir bölge var'
Stanford Üniversitesi, çocukluğunda Pokemon oyunu oynamış insanların beyinlerinde bulunan bir bölgenin yetişkinlik dönemlerinde de Pokemon görsellerine daha fazla reaksiyon verdiğini ispatladı. Çalışma yazarlarından Jesse Gomez'e göre Pokemon 'unutulması en güç' çocukluk figürü.
Bir zamanların efsanevi çizgi dizisi olması dışında birçoğumuzun 'çocukluk kilolarına' neden olan, cips yeme alışkanlığımızın kaynağı tasoların da en popüler üyesi Pokemonlar, oldukça etkileyici bir bilimsel çalışmaya konu olmuş durumda. Stanford Üniversitesi'nde çalışan, Jesse Gomez liderliğindeki bir ekip, çocukluk döneminde Pokemon oynamış yetişkinlerin beyin yapılarını inceleyerek çizgi film karakterlerine, diğer fotoğraflardan daha fazla yanıt veren bir bölge bulunduğunu tespit etti.
Çalışma nasıl tasarlandı?
Stanford Üniversitesi yetkilileri çalışma için, 'tecrübeli' Pokemon oyuncularını (5-8 yaşları arasında Pokemon oyunları oynamış, büyüdüğünde de oynamaya devam edenler) ve tecrübesiz, acemi 11 Pokemon oyuncusunu bir araya getirdi. Testin ilk aşaması katılımcılara Pokemon isimleri konusunda yapılan bir sınavdan oluşuyor. Hatta, test içerisinde tecrübeli oyuncuların 'Clefairy' ve 'Chansey' isimli iki Pokemon arasındaki farklı bilip bilmediğine bakılarak analizin daha güçlü hale gelmesi de sağlandı.
Süreç içerisinde katılımcıların beyni baştan sona taranırken tam 151 orijinal Pokemon fotoğrafı, 8'erli gruplar halinde deneklere gösterildi. Katılımcılar ayrıca; hayvanlar, yüzler, kelimeler, araba ve koridorlar ile diğer çizgi film karakterlerinin fotoğraflarını da inceledi. Tecrübeli Pokemon oyuncularında beynin belirli bir kısmının Pokemon görsellerine, diğer görsellere nazaran daha fazla reaksiyon gösterdiği görüldü. Bu reaksiyon, acemi deneklerde ise 'sıradan tepki' olarak karşılık buldu.
Pokemon izleme süresi ve izleme şekli de önemli!
Çocukluğunda uzun saatler boyunca Pokemon oynamış insanların beyinlerinde çeşitli değişiklikler olması doğal. Hatta herhangi bir filme, dizi yahut içeriğe uzun süre bakmak beyinde benzer bir etki oluşturabilirdi. Fakat, Jesse Gomez'in ortaya koyduğu veriler sürecin biraz daha farklı yorumlanmasını da beraberinde getiriyor. Pokemon; sahip olduğu özellikler, renk dalgaları ve sürekli hareketlilik üzerinden akılda kalıcılığı daha güçlü bir formata sürüklemeyi başarıyor.
Stanford Üniversitesi'ndeki araştırmaya göre Pokemon içeriklerini izleme süresi ve izleme şekli de büyük önem ar ediyor. Özellikle çocukların aynı görseli aynı parlaklıkla, aynı uzaklıktan ve aynı açıdan tekrar tekrar görmesi onların hafıza alışkanlıklarını baştan sona değiştiriyor.