Otomotiv dünyasında transfer: 'Audi CEO'su BMW'den!'

Audi ve BMW.

● Dünyanın en büyük otomotiv şirketleri, yönetici belirleme konusunda katı ve özel taleplerle şekillendirilen yönergeler kullanıyor.

● Şirketlerin tepe kadrosunda göreve gelecek isimlerin 'yüksek profilli' olmasına özen gösteren devler, 'bu amaç doğrultusunda' büyük transfer hamlelerine de girişebiliyor.

● Otomotiv dünyasındaki dev transferlere son örnek, Audi cephesinden geldi. İddialara göre Alman devi, yeni CEO'sunu BMW'den transfer edecek.

Dünyanın en büyük endüstrileri arasındaki yerini uzun süredir koruyan ve yenilenen, değişen dünyaya adaptasyonunu hızlı biçimde sağlayan otomotiv sektörü tarihin en büyük oyuncularını bünyesinde barındırmaya devam ediyor. 1940'lı yıllardan itibaren farklı biçim ve özelliklerle sürekli olarak değişen sektör, yeni beklentileri gerçeğe dönüştürmek noktasında da maharetli. Otomotiv dünyası söz konusu olduğunda son dönemlerin en önemli tartışmalarından biri hiç şüphesiz 'elektrikli nereye gidiyor?' başlığı altında toplanıyor. Bu tartışmanın birden fazla tarafı olmakla birlikte genel bakış açısı 'elektriklilerin' dünyanın seyrini değiştireceği konusunda hemfikir.

Otomobil dünyası, farklı dönemlerde ve sürekli olarak en büyük endüstriler arasında yer almayı başardı.
Otomobil dünyası, farklı dönemlerde ve sürekli olarak en büyük endüstriler arasında yer almayı başardı.

Elektrikli konusundaki tartışmada olduğu gibi herhangi bir şekilde 'bir yere varmayan' bir tartışma daha mevcut: 'Almanlar otomobil işinde neden bu kadar iyi?' Bu soruya tarihsel bir akış açısıyla cevap verecek olursak bundan yaklaşık 200 sene öncesine gitmemiz gerek. 19. yüzyıldaki yeni buluşların etkisi ve buluşların, insan hayatıyla sanayi sistemini desteklemesi bambaşka ve yepyeni bir dünya oluşturmayı başardı. Endüstri Devrimi, Birleşik Krallık’ta başlayarak hızlı bir şekilde Avrupa’ya yayıldığında, tarihe bakarak konuşursak, Almanlar bu devrimin niteliğini fazlasıyla anlamış, sindirmiş diyebiliriz.

Ocak 1973 gününden bir Alman otomotiv fabrikası.
Ocak 1973 gününden bir Alman otomotiv fabrikası.

'Doğru ekipler ile çalışmak önemli!'

Almanlar, Sanayi Devrimi'nin merkezinde yer alırken geliştirdikleri vizyoner bakış açısı sayesinde birçok şeyi bilgiye dayalı 'deneme yanılma' yöntemiyle test ettikleri için bu konuda fazlasıyla başarılı oldu. Çünkü, otomobilin çıkışı da Sanayi Devrimi ile başlayan bir süreç. Almanlar bu süreci iyi anlayarak yüksek ihtimalle de ileride daha büyük kitlelere hitap edebilecek bir sektör olduğunu düşündükleri için otomobillerin üretimine ve geliştirmesine hem büyük kaynak hem de vakit harcadı.

Audi.
Audi.

Temelde, doğru konsantrasyon ile açıkladığımız başarının önemli nedenlerinden biri de 'doğru ekipler ile çalışmak' ile özetlenebilir. Alman otomobil şirketleri, yönetim ve çalışan kadrosunda yetkin isimlere yer vermeye büyük özen gösteriyor. Bu doğrultuda, dev transferlere de ihtiyaç duyan ve yapmaktan gocunmayan şirketler, 'başarı için yenilik' mottosuna sıkı sıkıya sarılmış durumda. Bu mottonun takipçiliği konusunda son örnek Audi cephesinden gelmiş olabilir.

Markus Duesmann 2020'de Audi CEO'su olacak!

Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine Zeitung’un yaptığı haberlere göre BMW'nin eski motor geliştirme ve satın alma uzmanı Markus Duesmann’ın 2020 yılı içerisinde Audi’nin CEO’su olarak seçileceği belirtildi. Haberde Duesmann’ın 1 Nisan 2020’de CEO olarak göreve başlamasının beklendiği söylendi. Bu haberler doğruysa Duesmann da tıpkı BMW’nin eski geliştirme uzmanı ve şimdiki Volkswagen CEO’su Dr. Herbert Diess gibi yüksek profilli transfer olan yöneticiler listesinde yer alacak.

BMW.
BMW.

Audi'nin yeni CEO'su olması beklenen Markus Duesmann.
Audi'nin yeni CEO'su olması beklenen Markus Duesmann.

Frankfurter Allgemeine Zeitung'un haberine göre Duesmann’ın, Audi’nin şimdiki CEO’su Rupert Stadler’ın yerine geçmesi bekleniyor. Rupert Stadler da 2018 yılında dizel emisyon skandalı ile gündeme gelmiş ve soruşturma altına alınmıştı. Volkswagen’in 'dieselgate' olarak adlandırdığı bu skandalın Audi’nin motor geliştirme departmanı kaynaklı olduğu bildirilmiş ve süreç Stadler’ın gözaltına alınmasına kadar uzamıştı. Volkswagen, firmayı bu tarz sıkıntılardan uzak tutmaya çalışmak için Audi’nin yönetimine yoğunlaşmış ve Stadler’ın görevi bırakması için baskı uygulamıştı.

Duesmann’ın BMW ile olan sözleşmesinin 30 Eylül 2019’da biteceği biliniyor. İki taraftan da herhangi bir açıklama yapılmasa da Duesmann’ın Audi’nin bir sonraki CEO’su olmasına izin verilmeyeceği hakkında dedikodular yer alıyor.

Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >