Organ naklini gökyüzüne taşıyan teknoloji: 'Drone'la böbrek taşındı!'
● Teknoloji-bilim ilişkisinin belirginleşmesi, yeni ve özel alternatifler oluşturmak konusunda umut veriyor.
● Geçtiğimiz hafta Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’nde gerçekleştirilen bir böbrek naklinde kullanılan böbrek, 5 km uzaklıktaki bir hastaneden drone ile getirildi.
● Drone, ‘özel taşıma işlemi’ için sıcaklık, basınç, irtifa, titreşim gibi konularda hassas hale getirildi.
Günlük hayatın en efektif teknoloji gereçlerinden biri konumunda yer alan drone’lar, taşımacılıktan hava gözlemine; spor istatistik takibinden harita keşiflerine kadar onlarca farklı alanda bilfiil kullanılıyor. Drone’ların ‘terör saldırılarında’ dahi tercih edildiği düşünüldüğünde oluşan büyük ve bol alternatifli ağ korkunç boyutlara sürüklenebiliyor.
Google ve Amazon’un da aralarında bulunduğu dev teknoloji şirketleri drone filoları kurarak teslimat ve kargolama işlemlerinde rakiplerinin önüne geçmeyi hedefliyor. Bu hedef doğrultusunda çalışan şirketler, kimi zaman bizzat, kimi zaman da küçük ortaklar vasıtasıyla drone kargo sektörüne dahil olmaya gayret gösteriyor.
5 km’lik mesafeye taşındı!
Geçtiğimiz hafta içerisinde Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’nde gerçekleştirilen bir böbrek naklinde drone kullanılması ise sağlık-teknoloji sektörlerinin birleşmesi noktasında önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Gerçekleştirilen planlama doğrultusunda bir drone, Maryland Üniversitesi Tıp Merkezi’ndeki doktorlara, 5 km uzaklıktaki bir hastaneden bir böbrek teslim etti.
Drone tarafından taşınan böbrek, nakil bekleyen 44 yaşındaki Baltimore’lu kadına başarıyla nakledildi. 8 yılını diyaliz makinesinde geçiren ve nakil sonrası yalnızca birkaç günde taburcu olan kadın, drone’un sürati ve oluşturduğu güvenli ortamsayesinde oldukça özel anlar yaşamış oldu.
‘Nakil drone’u’ hangi özelliklere sahip?
Böbreği taşımak için kullanılan drone, sarsılmazlığının sağlanması için sekiz adet pervane ile uyumlu çalışacak şekilde düzenlendi. Üniversitenin özel olarak ürettiği cihaz; sıcaklığı, barometrik basıncı, irtifayı, titreşimi ve konumu belirleyip ayarlayabilecek şekilde tasarlandı. Bu sayede organın uçuş esnasında en iyi koşullarda saklanması sağlanmış oldu.
Maryland Üniversitesi Araştırma Ekibi, bahsi geçen taşıma işlemi öncesinde drone’lar aracılığıyla serum, kan tüpleri ve diğer materyaller taşınmış ve nakle uygun olmayan böbreklerle test uçuşları yürütmüştü.
Bu ilk değil!
Drone’lar ile kontrollü olarak özenle taşınması gereken tıbbı malzemeleri taşıma işlemi ilk kez bugün kullanılmadı. Daha önce, Gana ve Ruanda’da da drone yoluyla ilaç ve kan taşınmasına şahit olmuştu. Ayrıca Vanatu’da da drone’lar, aşı taşımak için efektif biçimde kullanılabiliyor. Tüm bunların yanı sıra böbrek taşıma işleminin daha meşakkatli olduğunu söylememiz gerek. Organların vücudun dışında yalnızca birkaç saatbozulmadan durabildiği ve uygun bir böbreğin bulunma zorluğu düşünüldüğünde işlemin ne kadar özel olduğu daha rahat anlaşılıyor.