'Hayat Eve Sığar' uygulaması Google Play ve AppStore'da yayına girdi

Sağlık Bakanlığı, Kovid-19 salgınıyla mücadelede, teknoloji ve dijital sistemlerin de tüm imkanlarını sonuna kadar kullanıyor. “Hayat Eve Sığar” uygulaması sayesinde koronavirüs tam anlamıyla "dijital takibe" alınıyor.

Uygulama ile evde izolasyonda olması gereken koronavirüs vakalarının izolasyon kurallarına uyup uymadığı adım adım izlenebilecek; henüz hastalıkla karşılaşmamış vatandaşların ise harita üzerinden riskli bölgeleri anlık olarak görmesine imkan verilerek oralardan uzak durmaları sağlanacak.

Evde takip edilen pozitif vakaların ise dışarı çıktığı an telefonuna uyarı gelecek, gerekirse emniyet güçleri devreye girebilecek.

Tanı konan tüm hastaların indirmesi zorunlu

3 GSM operatörü ve BTK'nın (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) işbirliğiyle Sağlık Bakanlığı tarafından geliştirilen uygulamayı, koronavirüs teşhisi alan tüm hastalar akıllı telefonlarına indirmek zorunda olacak. Ayrıca uygulama içinde oluşturulabilen QR kod ile vatandaşlar eczaneye gidip birkaç dakika içinde maskesini temin edebilecek.

Uygulamayı inceledik

GZT Seyahat Editörü Recep Tayyip Çelik, Hayat Eve Sığar uygulamasının nasıl kullanıldığını ve hangi özelliklere sahip olduğunu anlattı:

3 maddede 'Hayat Eve Sığar' uygulaması

1. Uygulamayla koronavirüs salgınını kontrol altına alabilmek amacıyla pozitif vakaların daha verimli takip edilmesi sağlanacak.
2. Uygulamayı indirenler harita üzerinden hastalığın yoğun olarak görüldüğü riskli bölgelere yaklaşıldığında uyarılacak.
3. Yeni uygulama ile maske almak da kolaylaşacak. Buna göre vatandaşlar uygulama içerisinde QR kod oluşturarak eczaneye gidip maskelerini temin edebilecekler. Bu özelliğin önümüzdeki günlerde aktif hale gelmesi bekleniyor.

Risk değerlendirmesi de yapılabilecek

'Hayat Eve Sığar' mobil uygulaması, salgın hastalık ile ilgili riskleri en az seviyeye indirmek ve yayılmasını önlemek amacıyla geliştirildi. Uygulamada telefon numarası ile doğrulama yapılıyor; adım adım sorulan sorular cevaplandığı taktirde ise yanıtlar ve şikayetlere göre bir risk değerlendirmesi sunuluyor ve vatandaşa nasıl davranması gerektiği konusunda yönlendirme de yapılıyor. Vatandaşlar, bu soruları farklı zamanlarda yanıtlayarak değişen koşullara göre risklerini belirleyebilecek ve erkenden önlem alması için yönlendirilebilecek. Verilen cevaplara göre yapılan yönlendirmelerin sadece öneri niteliği taşıdığı belirtilen uygulamada, aynı zamanda harita üzerinde hastane, eczane, market zincirleri, metro ve duraklar gibi temel ihtiyaç noktalarına kolayca ulaşabiliyor.

Haritadan yaklaşma uyarısı verilecek

Hastalık teşhisi almasa da tüm vatandaşlar uygulamayı indirerek konum servislerine izin verdiği takdirde, salgının yoğun olduğu riskli bölgelere yaklaştığında uyarılarak haritada anlık olarak yaklaşmaması gereken alanları görebilecek. Tüm bunlarla birlikte, Sağlık Bakanlığı tarafından açıklanan ülke genelindeki güncel vaka sayılarını da uygulama üzerinden görmek mümkün olacak.

• Vatandaşlar, “Ailem” bölümü üzerinden ise ailesindeki yaşlı, risk grubu bireyler veya çocuklarının durumunu takip etmek istedikleri takdirde, ilgili kişinin de uygulamayı yükleyip uygulama üzerinden onay vermesiyle, bu kişiyi de listesine ekleyerek konum bilgileri, bulunduğu bölgelere göre risk yoğunluğunu görebilecek ve yakınını uyarabilecek.

Uzak Doğu'da yaygın olarak kullanılıyor

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, uygulama hakkında “Hem takip, hem de kendi durumlarını anlık görebilecekleri bir sisteme geçmiş oluyoruz. Hareketliliği gördüğünde bir mesajla kendisini uyaran, evde izole olmasını hatırlatan ve devamında gerektiğinde emniyet kuvvetlerinin de devreye gireceği bir sistemden bahsediyorum” demişti. İngilizcede 'contact-tracing app' olarak bilinen cep telefonu uygulamaları, Çin, Güney Kore, Singapur, Tayvan, Hindistan ve İsrail'de de kullanılıyor. Avrupa ülkelerinin de benzer uygulamalar arayışında olduğu bildiriliyor.