Disney+ Netflix'in 'tadını kaçıracak' fiyatlarını açıkladı: 'Alternatifsiz değilsin'
● The Walt Disney Company tarafından Amerika Birleşik Devletleri'nde yayına alınacak yeni çevrimiçi dizi platformu Disney+, 12 Kasım'da görücüye çıkacak.
● Disney+'la ilgili açıklamalarda bulunan Disney yöneticisi Bob Iger, platformun içerik politikasına ve ücretlendirme periyotlarına yönelik açıklamalarda bulundu.
● Disney+'ın belirlediği ücret skalası, platformu Netflix için 'korkulu bir rüya' haline getirebilir.
Her geçen gün oldukça güçlü ve farklı özelliklere sahip alternatiflerle genişleyen 'çevrimiçi dizi-film platformları' dünyanın farklı bölgelerinden milyonlarca farklı kullanıcıyı 'ücret ödeyerek' içerik satın almak konusunda teşvik ediyor. Netflix ile başlayan sürece dahil olan Amazon, Disney gibi devler Netflix'in oluşturduğu ve tamamen 'kendine göre şekillendirdiği' yönergelere sağlam bir alternatif oluşturmak konusunda iddialı. Netflix'in yayın politikası ve fiyatlandırma konusunda 'tek merci' olduğu dönemler geride kalırken şirket, rakiplerinin 'kendisinden daha iyi olan' özellikleriyle baş etmek zorunda kaldı diyebiliriz.
Amazon Prime'ın içerik kalitesi ve çeşitliliği noktasında neredeyse yerle bir ettiği Neflix, Amazon'la içerik noktasında yaşadığı rekabeti, Disney+ ile de fiyatlandırma konusunda yaşayabilir. Sektörün tekeli gibi davranarak neredeyse 'her şeye' kendisi karar veren Netflix, Disney+'ın da dahil olduğu denklemle bambaşka bir döneme girecek gibi görünüyor. Netflix'in en dişli rakibi olacak olan Disney+, Kasım ayında hizmet vermeye başlayacak ve sektördeki ezberleri bozmaya gayret edecek.
Disney+'ın fiyat politikası Netflix'i zorlayacak
The Walt Disney Company'nin hizmete sunduğu Disney+ ile ilgili detaylı açıklamalarda bulunan şirket CEO'su Bob Iger, platformun ücretlendirilmesi ve paketlerin içeriğine dair de bilgi paylaşımında bulundu. Bunun dışında Iger, Disney+'ın projeleriyle ilgili de merak edilenleri yanıtladı. Evde Tek Başına, Müzede Bir Gece, Saftrik Greg'in Günlüğü ve Sürüsüne Bereket gibi projelerin Disney+ için yeniden çekilebileceğini dile getiren Bob Iger, 'orijinal yapımlar' dendiğinde akla gelen ilk platform olmak istediklerinin de altını çizdi.
Disney+'ın fiyatlandırma periyotlarıyla da ilgili açıklamalarda bulunan Iger, müşterilerin sadece Disney+ üyeliği almak istedikleri takdirde 6.99 dolar (yaklaşık 40 TL) ödeyeceklerini belirtti. ABD'de popüler olan Hulu ve ESPN'nin de dahil edildiği bir Disney+ paketinin de olacağını belirten Iger, bu paketin fiyatının 12.99 dolar (yaklaşık 70 TL) olacağını ifade etti. Disney+'ın en önemli rakibi Netflix'e baktığımız zamansa fiyatlar 8.99 dolar, 12.99 dolar ve 13.99 dolar olarak belirlenmiş durumda. Bu da Disney+'ın, Netflix'in işlerini zorlaştıracağı anlamına geliyor.
Öncelikli olarak Amerika Birleşik Devletleri'nde hizmete girecek olan Disney+, 12 Kasım'dan itibaren kullanılabilir olacak. Şirket, kısa bir sürenin sonunda platformu diğer ülkeler için de erişilebilir kılacak. Türkiye pazarının da gündemde olduğunu bildiğimiz Disney+ için Netflix tekelliğine son verebilmek ve son kullanıcı için alternatif fazlalılığı oluşturmak gibi konularda faydalı olabileceğini söyleyebiliriz.
Netflix-Obama ilişkisi, yayınlardaki dili de değiştirdi
Yayın politikasını radikal bir propaganda üzerine kuran Netflix, dizi/film yayınlarını sektörel kaygılarla değil ideolojik kaygılarla sürdürmekte ve liberal elitlerle sadece düşünsel değil fiziki ortaklıklar da kurmakta. Mayıs 2018’de Eski ABD BaşkanıBarack Obama ve eşi Michelle Obama Netflix ile bir yapım anlaşması imzaladı. Anlaşma kapsamında Obama çifti kendilerinin kurduğu Higher Ground Productions vasıtası ile Netflix’e içerik üreten yapımcılar olacak. Bir anlamda içerik ortaklığı. Aralık 2018’de Obama’nın başkanlık yaptığı dönemde ulusal güvenlik danışmanı olan Susan Rice Aralık Netflix’in yönetim kurulu üyeliğine getirildi.
“The Final Year” gibi bizzat Barack Obama’yı konu alan içerikler Netflix’te yayınlanmaya başladı. Siyasete bu derece açık şekilde giren Netflix, ideolojik propaganda yayınlarına aktif protest eylemleri de ekledi. Örneğin ABD’nin Georgia eyaletinde çıkan yeni bir yasayla fetüste kalp atışı belirlendiği andan itibaren kürtaj yapılmama kararı alındı. Cumhuriyetçilerin desteklediği bu yasaya liberaller karşıydı. Yasanın geçmesi ardından ilk tepkilerden biri de Netflix’te geldi. Şirket artık hiçbir yapımında Georgia eyaletinde çekim yapmayacağını duyurdu.
Bu ve bunun gibi onlarca örnek üzerinden bilfiil eleştirilen Netflix'in Disney+ ve Amazon Prime ile rekabette geride kalabileceği öngörüsü de güçleniyor.
