Yeni başlayanlar için edebiyat
Halk arasında bir deyim vardır; karga, kekliğin yürüyüşünü taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü de unuturmuş. Kendini inkar etmek teriminin mecazi olarak bir karşılığı olmadığı gibi retorik olarak da bir anlam ifade etmiyor. Bu saçma, kibir, bencillik kokan, üstten bakan bir dildir.
Kendini İnkar Etmek: “Kendini inkar etmek” terimini genellikle söyleşilerde görürsünüz. Yazara, neden yazdığına dair bir soru sorulmuştur. Daha önce okuduğu kimi söyleşilerde, hemen bütün yazarların birbirine yakın cevaplar vermesinden şikayetçi olan yazarımız, farklı bir cevap vermek ister. Kendini tutamaz ve artistliği zirveye taşımaya karar verir. “Yazmazsam kendimi inkar etmiş olurum,” şeklinde cevaplar soruyu. Üstüne gidip, bu ne demek diye tekrar sorsanız, muhtemelen bir cevap veremeyecektir.
Peki, o zaman biz akıl yürütelim: Bir yazar, yazmadığında kendisini nasıl inkar eder? Her sabah aynaya bakıp, bugün yazmadım, öyleyse seni reddediyorum diyor mudur? Ya da bugün güzel yazdım, seni inkar etmiyorum mu diyordur? Sadece yazı için değil de, mesela ağaç oymacısı için böyle bir cümle kuralım: Bugün oymadım, oymalıyım, oymazsam kendimi inkar etmiş olurum! Ressam için: Resim yapmazsam kendimi inkar etmiş olurum. Yok. Sanırım hiç biri olmadı.
- O halde neden böyle bir şey söyler? Yazar, sıradan insanlarla, yani halkı arasında bir fark görmektedir. Bu farkı belli etmek boynunun borcudur. Bunu, halkın anlayamayacağı ama tam da bu sebepten dolayı kendisinin yüksek, ulvi biri olarak anlaşılmasına müsait bir şekilde ifade etmelidir.
Halk arasında bir deyim vardır; karga, kekliğin yürüyüşünü taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü de unuturmuş. Kendini inkar etmek teriminin mecazi olarak bir karşılığı olmadığı gibi retorik olarak da bir anlam ifade etmiyor. Bu saçma, kibir, bencillik kokan, üstten bakan bir dildir. Böyle bir ifade kullanarak, neden yazdığını izah etmeye çalışan bir yazardan uzak durmak en iyisi. Belli mi olur, belki sizi de inkar ediverir! (Akif Hasan Kaya)