Bizi biz, Benyusuf ’u Benyusuf yapan hikayeler
Eğer okur, karakterin güldüğüne gülmez, üzüldüğüne üzülmez, ya da en azından bu duyguların sebebini anlamazsa, metin sahiciliğini yitirir. İşte Sezgin Kaymaz bu sahiciliği büyük bir ustalıkla veriyor. Yer yer kahkahalarla güldüren, yer yer geren, yer yer merak ettiren öyküleriyle Benyusuf, başarılı bir kitap.
“Onun ne hissettiğini düşünmeme gerek yok, ben onun yerine hissediyorum zaten.”
Benle Oynama
Bazı yazarların alametifarikası kendileriyle özdeşleşmiş karakterler ve hikayeler yaratıp bunun üzerine gitmeleridir. Edebiyat tarihçileri bu karakterleri yazarın alter egosu olarak okumaya meyillidir. Bu bir açıdan doğru olsa da, yazarın karakter yaratma gücünü hiçe sayarak onu günlük tutan biri konumuna düşürme tehlikesi barındırır. Sezgin Kaymaz’ın, sevenlerini memnun edecek son öykü kitabı Benyusuf da böyle bir kitap. Epigraftaki alıntı, bana göre bu öykünün temelini oluşturan cümle. Karakterimiz, çevresindekilerin ne hissettiklerini düşünmüyor. Bizzat onların yerine hissediyor. Belki de onlardan daha fazla hissediyor. Bir hasta için, hastanın üzüldüğünden daha çok üzülüyor.
Babası tarafından azarlanan bir çocuğun yerine üzülüyor, sonra babanın yerine geçiyor ve o da kızıyor çocuğa kendi içinde. Ve tekrar yer değiştiriyor hüznü daima. Belki de öykülerin başarısının sırrı budur(eğer bu bir sırsa). Yazar, anlattığı kim olursa olsun, ister kendisi ister bir başkası, anlattığı kişinin yerine hissedebiliyor. Bu, öykülerin duygusal yoğunluğunu güçlendiriyor ve okuru metne bağlıyor. Karakterlerin duygularındaki sahiciliği vermek zor ve kritik bir iştir. Eğer okur, karakterin güldüğüne gülmez, üzüldüğüne üzülmez, ya da en azından bu duyguların sebebini anlamazsa, metin sahiciliğini yitirir. İşte Sezgin Kaymaz bu sahiciliği büyük bir ustalıkla veriyor. Yer yer kahkahalarla güldüren, yer yer geren, yer yer merak ettiren öyküleriyle Benyusuf, başarılı bir kitap.