Beş kitap 5 öykü

Bitmeyen hikayeler ve tuhaflıklar, labirent etkisi yaratıyor.
Bitmeyen hikayeler ve tuhaflıklar, labirent etkisi yaratıyor.

Kurgunun nerede başladığı ya da gerçeğin nerede bittiğine ilişkin tüm sorulardan kaçan anlatıcılar, hikayeler vasıtasıyla seyahat ediyor. İç içe ilerleyen öykülerde okur, anısızın kendini yeni soruların peşinde bulabiliyor.

İlk iki öykü kitabındaki katmanlı kurgu yapısını Hacivat Seni Çağırıyor satırlarında da sürdüren Bahri Vardarlılar, toplumun gerçeklik hakkındaki referanslarını sürekli sarsıyor. Kurgunun nerede başladığı ya da gerçeğin nerede bittiğine ilişkin tüm sorulardan kaçan anlatıcılar, hikayeler vasıtasıyla seyahat ediyor. İç içe ilerleyen öykülerde okur, anısızın kendini yeni soruların peşinde bulabiliyor. Bitmeyen hikayeler ve tuhaflıklar, labirent etkisi yaratıyor: “...kayıp dişler konusunda bir kez daha bir şeyler sormaya gidince gülüp, geriye bir tane kaldığını söyleyerek elindeki bembeyaz otuz üçlük tespihi göstermiş.”

Hacivat Seni Çağırıyor, Bahri Vardarlılar, Everest Yayınları

  • Her hikayeyi kendinden bir anıyı hatırlayabilmek adına anlatıyormuş gibi yapan karakterler, “Ölmek İçin Güzel Bir Gün”deki öykülerin satır aralarında okurun hatıralarına sızıyor. Hızla değişen ve eskiyen hayatı tutmaya çalışan kişilerin, okura mektupları tadında ilerleyen kurgular kırk yıl önce içilememiş kahvelerin hesabını soruyor. Kapanmış defterler teker teker açılırken Semra Aktunç nazik bir dil ve özgün üslubu ile hayattaki kırılmaları sayfalarına taşıyor: “Ve bu şehir de paylaşıyor beni kendisiyle, yitip gitmekte olan ve içinde çok şeyi saklamaya çabalayan, yüzü unutulmuş, ruhu duyumsanan soyluluğu sezebiliyorum çünkü.”
  • Ölmek İçin Güzel Bir Gün, Semra Aktunç, Yapı Kredi Yayınları

Murat Yalçın’ın son öykü kitabı Pera Mera, Can Yayınları’nca yayımlandı. Yalçın; Bâbıâli’den Pera’ya, oradan da Anadolu kırlarına uzanan, anımsamaktan müteşekkil bir köprü kuruyor. Peralı ehlikeyf karakterleri ve taşralı ciddiliğini daha iyi kavramak için kitabın sonunda bir de sözlük bulunuyor. Yazar, kimi zaman tekerlemeyi andıran cümleleri, eskilerin deyişleri ve alışılmadık mecazlarıyla öykünün kurguyla beraber ayrıca bir dil işçiliği olduğunu okura hatırlatıyor.

Pera Mera, Murat Yalçın, Can Yayınları

  • Çiyil Kurtuluş 19 öykü barındıran ilk kitabıyla öykü severlerle buluşuyor. Yazarın kullanmış olduğu üslubun dil hassasiyeti açısından yalın olması, betimlerin çoğu zaman ritmik ilerlemesi okuyucuya bir senfoni içinde kaybolma hissi veriyor. Kurtuluş kimi zaman başka memleketlere alıp götürürken kimi zaman da tanıdık bildik yörelerde adım adım ilerletiyor. Karakterlerin arada kalmışlıkları, obsesif takıntıları, otokontrol davranışları, kendisiyle hesaplaşanları, aslında her türden yaşanmışlıkları okuru bambaşka dünyalara götürüyor. Olayların geçtiği mekânlar, mekânların içindekilerin hayata karşı duruşları, maddi manevi enstrümanların okur için zaman zaman yabancı kalmasına rağmen nahif üslup duygu aktarımına engel olmuyor.
  • Kamçı, Ali Karaçalı, Hece Yayınları

Ali Karaçalı’nın ilk baskısı 1982 yılında mutfağında ter döktüğü Edebiyat Dergisi Yayınlarından çıkan “Kamçı” adlı eseri bu defa Hece Yayınları etiketiyle okuyucu ile buluşuyor. Ali Karaçalı zoru seçip edebiyatın mutfağında ter dökmüş emektar bir yazar. Eseri bu yönüyle daha da kıymetleniyor. Mensubu olduğu kuşağın öykü anlayışını benimseyen yazar, imgelerle dolu, insanlığın derinde duran meselelerini duyumsayan, bunu dile getirme gayreti içinde mesajını kurduğu öykü çatısına zarar vermeden anlatmayı becerebilmektedir. Anlaşılacağı gibi olay, zihinsel durumların berisinde bırakılmıştır. Post modern numaralarla dolu öykülerden kaçmak ya da kısa bir mola vermek isteyen okur için okunması gereken, yetkin bir metin onları bekliyor.

Çiyil Kurtuluş, Kasırga ve Yabanmersinleri, Dedalus Kitap