Whatsapp kullanma kılavuzu
Tuhaf bir döneme geldik vesselam sevgili okuyucular! Bugün elli yaşlarında olan insanlarla teknoloji hakkında konuşsanız duyduklarınıza inanamazsınız. Hayatımızın her alanında yaşadık ve yaşamaktayız bu gelişimi, kaldı ki bu alan çok uçsuz bucaksız olduğundan daha da neler göreceğiz kim bilir. Sağlık, otomotiv, elektronik cihazlar ve daha birçok alanda da ayakta alkışladığımız ilerlemeler oluyor ama kabul edelim, biz Türkler en çok telefonu sevdik, en çok da onu hayatımıza soktuk.
İletişim ve haberleşme insanlığın var olduğu her dönemde ciddi bir ihtiyaçtı ve çok amaçlı olarak da ayrıca bir önem arz ediyordu.
Şimdi tutup mevzuyu dumanla haberleşmeden alıp güvercinin ayağına mektup bağlamaya, oradan da ulaktı, mektuptu, telgraftı, yok efendim telefondu, teleksti, fakstı, e-maildi diye geliştirip, finalde akıllı telefonların bulunduğu bir haberleşme kronolojisi takip edip içinizi şişirmeyeceğim.
Akıllı telefonlar iletişim teknolojisinin bilişim deryasında beslenerek palazlanmış ürünleridir. 2002’li yıllarda ülkemizin havyarla beslenen kişilerinin ellerinde görülmeye başlandı, önceleri tuşlu, sonrasında dokunmatik derken, günümüzde yapay zekânın da akıllı telefonlara eklenmesiyle sadece sesle bile yönetilebilen bir cihaz hâline geldi.
Akıllı telefonlara akıl hizmetini verdiren internet ise başlarda el yakan ücretlerle sunulurken günümüzde telefon operatörlerinin rekabet ortamında sudan ucuz bir hâl aldı. Hele de Wİ-Fİ varsa tadından yenmez bir durum hasıl oldu. Wİ-Fi, internet kullanımında kota kelimesinden münezzeh bir kullanım anlamına geldi.
Akıllı telefonlar arabalar gibi neredeyse her yıl üst modelleriyle bir moda akımı yarattı, her üst model bir öncekini tedavülden kaldıran niteliklerle donandı. Bu donanmalar “aplikasyon” terimini de beraberinde getirdi. Telefonlara internet üzerinden indirilen bu aplikasyonlar/uygulamalar zaman ve işlev açısından çok daha pratik hâle getirilen özel yazılımlar olarak tanımlanabilir.
Bu sayede birkaç dokunuşla uçak bileti alabilme, istediğiniz kadar gazete okuyabilme hatta her nerede kaybolduysanız istediğiniz yere ulaşabilme gibi imkânlara sahip olundu, ilgi ya da ihtiyaç alanlarına göre çoğu ücretsiz olan bu aplikasyonlar telefonların ekranlarını doldurmaya başladı.
Öyle ki, telefon içinde telefon şeklinde tanımlayabileceğimiz aplikasyonlar bile ortaya çıktı, farkı sadece internet bazlı olmalarıydı. Yani aramada dakika hesabı, yazışmalarda da kontör hesabı yerine, giden sadece internetten gidiyordu, bu da kullanıcıya aslında gül bahçeleri vadediyordu…
İşte bu kapsamlı girizgâhtan sonra döne dolana konumuza da gelmiş bulunuyoruz pek muhterem okuyucularımız, en güzide iletişim aplikasyonu olan WhatsApp…
Yeni Başlayanlar İçin WhatsApp
2012 yazında yeni yeni pıtırdamaya başlayan WhatsApp çok kısa bir zamanda en çok indirilen, en çok kullanılan ve akıllı telefonlara hızlı uyum sağlayan aplikasyon oldu. Baht açık olunca horoz bile yumurtlarmış misali, WhatsApp çok kısa bir sürede milyonlarca insan tarafından kullanılmaya başlandı.
Günümüzde ise 1,5 milyar kullanıcısı var. Yani bir başka deyişle, günümüzde telefonunda WhatsApp uygulaması olmayan kişi sayısı turist olarak gittiği bir yerde fotoğraf çekmeyen Japon kadardır.
Türkçe aşağı yukarı “ne haber” manasında olan WhatsApp, söyleniş tınısına uyumlu bir Türkçeleştirme yaparsak “n’apper” olarak da açıklanabilir.
Başlarda atası SMS’in bir alternatifi idi, ama ekonomik olarak büyük avantaj sağlıyordu, çok seri bir yazışma ekranı, sınırsız karakter kullanımı artık kontör saymayı tarihe gömmüştü, dünyanın her yerine bedava ulaşmak yurt dışı SMS’lerinde eli titreyen herkese geçmişi çarçabuk unutturdu.
WhatsApp yeni yeni palazlandığı o dönemde hayatımıza “emoji” kavramını da soktu. Ufak tefek şekil ve şemallerden oluşan zibilyon tane ifade, yazışmalarda anlamı kuvvetlendirdi, ortama espri kattı, yeri geldi yazıya bile gerek kalmadan derdimizi anlatmaya yetti.
Ortaya çıktığı ilk günden beri kabına sığmayan bir uygulama olan WhatsApp, sürekli bir devinim hâlinde oldu, bu sayede kendisi ile hemen hemen aynı formattaki muadillerinin arasından keskince sıyrılıp zirveye çöreklendi ve o zirvede tek başına hâlen kendisi içinde kendisi ile yarışına devam etmektedir.
WhatsApp’ın Bölümleri
Çoktandır kullanıyorsunuz elbette ama yine de telefonuna yeni indirenleri düşünerek WhatsApp’ın bölümleri, amaç ve kullanım şekli hakkında küçük bir bilgilendirme yapalım.
WhatsApp zaman içinde kullanıcısına özel olmak gibi bir seyir izledi, yani uygulama kullanıcı tarafından kişiselleştirilme imkânı sundu. Böylece telefon listenizde bulunan ya da listenize eklemediğiniz, silmiş olsanız dahi sizin kayıtlı olduğunuz tüm telefonlarda görüldüğünüz geniş bir hinterlant sağladı.
Peki tüm bu insanlar sizinle ilgili ilk etapta neler görebilir?
Profil resmi: Kullanıcının kendisi, bebesi, torunu ya da şirket logosu, evcil hayvanı, paşa gönlü ne isterse onun resmini koyduğu bölümdür. Önemli de bir ilk izlenim imkânı sunar.
Hakkımda bölümü: Sınırlı karakter sayısı ile olmak kaydıyla kullanıcıya kendisi hakkında ipucu veren kısa bir yazı imkânı veren bölümdür. Veciz sözler, hadisler, aforizmalar derken zaman içinde “birilerinin” üzerine alınması için nazikçe göndermeler, ayar vermeler şeklinde naif ruhların içini boşalttığı, sübliminal mesajların hoyratça verildiği bir platform hâline geldi.
Durum bölümü: Instagram’la bir kuma çekişmesi gibi olan “senden neyim eksik” düsturuyla çıkarılan bu özellik yeni eklenmiştir. Birçok resim ve videonun ve dahi anketin yirmi dört saatliğine paylaşılabildiği bu bölümün sunduğu asıl güzellik ise paylaşımları listede kimlerin ne zaman gördüğünü kullanıcıya göstermesidir.
Böylece listede bulunan can dostların yanı sıra, limoni hatta küs olunanlar bile görüldüğünden kim ne yapıyor konusunda merak edene de merak edilene de üstün bir hizmet vermektedir. Dosta güven, düşmana nispet içerikli paylaşımlar her gün tazelenerek, görenlerin listesi heyecanla takip edilmektedir.
WhatsApp’ın İletişim Hizmetleri
Mesajlaşma: WhatsApp’ın hayatına başlama amacı mesajlaşmak olsa da son hâline bakacak olursak bu dönem için WhatsApp’ın prototipi desek yanılmış olmayız. Hâlbuki ilk çıktığı zamanlarda sadece mesajlaşma ve emoji imkânı sağlarken bile nasıl da buldumcuk olmuştu bizim için WhatsApp…
Çok kısa bir süre sonra resim gönderebilme özelliği de eklendi. Kullanıcılar daha bunun sevincini içinde sindirememişken sesli kayıt mesajları aktif oldu. Artık araba kullanırken ya da uzun konularda mıyır mıyır yazmak yerine sesli kayıt yapıp yollamak büyük kolaylık sağladı.
WhatsApp kullanıcısı sürekli eklenen yeniliklerle saadetten saadete koşuyordu âdeta, “bundan iyisi Şam’da kayısı” derken bir de videolu mesaj gönderme özelliği mesajlaşma hizmetinin zirvesi oldu.
Mesaj bölümünün kullanıcılarına en büyük hizmetlerinden biri de “konum” ve tarif sağlayıcısı oldu. Dünyanın neresinde kaybolursanız kaybolun gitmek istediğiniz yerden bir kişinin size yolladığı konum ile varacağınız yere üç aşağı beş yukarı değil nokta atışı varış garantisi ile yollara revan olduk.
Mesajlaşmak başlarda iki kişi ile sınırlı iken bununla yetinmeyen WhatsApp, iletişimi gruplar için de uyumlu hâle getirdi.
Ortak karar verilmesi gereken durumlarda herkesin tek noktadan iletişime geçmesi karar sürecini kısalttı. Şiir, felsefe, seyahat gibi ortak ilgi alanları olanlar grup kurarak tek payda altında toplanma imkânı buldular.
Haberleşmeyi tek bir mesajla tüm ilgililere ulaştıran bu grup özelliği diğer ülkeleri bilemem ama bizim ülkemizde zamanla insanların korkulu rüyası hâline geldi. Zira sabah erken kalkan kendine bir grup kurmaya başladı ve durup dururken bir gruba üye olarak buldu insanlar kendilerini ve WhatsApp listeleri onlarca grupla dolmaya başladı.
Akrabalar grubuyla tüm sülaleye dair doğum, ölüm, düğün gibi önemli ve gerekli haberlerin yanı sıra inceden gıybetler de dönmeye başladı. Hâl böyle olunca akrabalar grubu kendi alt klanlarını kurdu, her şeyi ortada konuşamayanlar kuzenler, gelinler, eltiler gibi küçük gruplar kurma eğilimi gösterdi.
İş yeri grubu ile idareciler ültimatomlarını buradan sıralamaya başladı.
Apartman yönetimi grubu aidatlar, otopark sorunları ve pazar sabahı hunharca yükselen matkap sesi gibi konuları buradan tartışmayı kolay buldu. Veliler grubu ile öğretmenler ve veliler ödevini yapmayanları, sınıfın huzurunu bozanları, arkadaşının saçını çekenleri burada konuşmaya başladı.
Kankiler grubu haberlerini taze taze gruba aktardı. Cuma günleri resimli videolu cuma mesajları, kandillerde manili kandil tebrikleri, bayramlarda eşin dostun bayram kutlamaları derken, bırakın telefonları, uydular ve feza bu yoğunluk karşısında yaka silkti…
Velhasıl WhatsApp’ın grup özelliği her ne kadar saf, temiz hislerle kullanılmak istense de gelinen son şekil itibariyle, tuttum bir deli, ne ben onu bırakabiliyorum ne beni bırakıyor minvalinde başlara dert olmuştur.
Sesli Arama: Sesli kayıt mesajından sonra aslında çok da şaşırtmayan bu özellik güncellendiğinde görünmeyecek bir biçimde elinde bir incir ağacı fidanı tutuyordu, bu fidan hatıra ormanı amacıyla değil telefon operatörlerinin ocağına dikilmek üzere bulunuyordu. Gerek ses kalitesi gerekse ekonomiklik açısından çok büyük avantajlar içeren sesli arama özelliği özellikle yurt dışı ile bağlantısı olanlara ilaç gibi geldi.
Telefon ile arandığında kontörlerin ve dakikaların bırakın suyu, şelaleler gibi aktığı bir ücretlendirme tarifesi karşısında Wİ-Fİ alanlarında bedavaya yakın bir maliyet tüm kullanıcılar için çok cezbedici oldu ve kullanımı güncelleştiği andan itibaren yaygınlaştı. Başta öğrenciler olmak üzere herkesin göz bebeği oldu…
Görüntülü arama: WhatsApp durdurulamaz yükselişi ile elindeki yeşil bayrağı zirveye bu özelliği ile taşımıştır. Klasik bir espri ile durumu açıklamak gerekirse, “Zeki Müren’in de sizi gördüğü” bir iletişim şeklidir. Özlenilen insanın sesi duyulunca bir nebze dinen hasretlere çok uzaklarda olsa dahi canlı canlı görüp konuşabilme gibi bir mucizevi imkân sunan WhatsApp artık tabiri yerindeyse iletişim konusunda pik yapmıştır.
Televizyonların habercilik alanında olay yerinden canlı bağlantı kurmasından, farklı yerlerde şubeleri olan şirketlerin ortak toplantı gerçekleştirmesine, torun özlemi çeken büyük annelerin canlı konuşma sırasında nazar duası okuyup ekrana üflemesine kadar çok geniş bir kullanım yelpazesi olan bir uygulamadır, kullanıcısının başının tacıdır.
WhatsApp’ı genel olarak bu şekilde özetledikten sonra her biri kendine münhasır bazı durumlara da değinmeden geçemeyeceğim, evet, belki biz özellik değil, bir upgrade değil, bir yenilik değil ama yine de insanda hissiyat uyandıran gizli öznelerdir onlar ve es geçilmemelidirler…
Son görülme: WhatsApp’ın eskiden otomatik mevcut olan sonraları tercihe terk ettiği bir özelliğidir. Her ne kadar şimdilerde herkesin işine geldiğinden kullanılmasa da mesaj almak istediğiniz ya da mesaj yolladığınız muhteremin hangi zamanlarda uygulamaya girdiğini gösteren bir ibareydi.
Çok tırnak yedirmiş, çok efkâra gark eden bir bilgi idi. Hele de sevdiceğin sabaha karşı çevrimiçi olmuş olmasının ardından gelen kafadaki deli sorular ve ciğerden gelen inceden bir yanık kokusu…
Mavi tik: Gönderilen mesajın okunduktan sonra altındaki iki çentiğin griden maviye dönüşmesidir. Yine tercihe sunuldu ve büyük bir çoğunluk iptal etmeyi uygun buldu, tabii ki yine esas olan işe gelip gelmemesiydi.
Zira işaretin mavi tike dönüşmesiyle artık o mesajı kesin olarak okumuş oluyor ve sorumlu hâle geliyordunuz ve bu durum, “vay efendim, ben görmedim, ben duymadım” deme olasılığını ortadan kaldırıyordu, kimse bu sorumluluğu almak istemedi, “mesajı görmemişim” demek daha cazip geldi.
Yazıyor… ibaresi: Aktif yazışmalar sırasında hâlen devam etmekte olan, henüz tercihe sunulmayan ibaredir. Muhatabın cevap yazmakta olduğunu gösterir, normal şartlar altında da kısa bir süre sonra karşıdan bir cevap yazısı gelir.
Bazen öyle sohbetler olur ki hayat memat meselesidir, belki de hayatınızın geri kalanını ilgilendirir, belki önemli kararlar içerir… İşte böylesi durumlarda o “yazıyor…” ibaresi belirdiğinde zaman geçmek bilmez, hele de o ibare belirip belirip yok oluyorsa yazan tarafın mesajı yazıp yazıp sildiğini, tekrar yazıp tekrar sildiğini anlatır ki bekleyene zulümdür.
Daha da kötüsü önce belirip cevabı heyecanla beklerken birden yok olur ve bir daha da görünmez ki bu da mesajın yazılmaktan vazgeçildiğine delalettir. Bu “yazıyor...” ibaresinin gözünün içine baka baka süren bekleyiş insana umuttan meraka, karamsarlıktan korkuya çok çeşitli duygular yaşatır ama genel anlamda bir dramdır.
Mesaj silme: Yeni bir tercih olarak sunulmuştur, yazıp yollanılan mesajdan yedi dakika içinde pişman olmak durumunda silebilme imkânı sunmaktadır. Ancak mesajın silindi bilgisi her iki taraf için göründüğünden karşı tarafa “ne yazdın da sildin” deme hakkını doğurur. Yollanan mesajdan pişmanlık durumu ya da yanlış kişiye mesaj gönderilmesi durumunda kullanılması muhtemelse de kurtarıcı özelliği yoktur.
Özellikle yanlış kişiye yanlış mesaj gönderilmesi durumunda içerik ne kadar tehlike arz ediyorsa ortam o kadar gerilir, bırakın mesaj silmeyi, gezegeni terk etseniz çare olmaz, yine de naçizane ortalık soğuyana kadar ölü taklidi yapmanızı öneririm…
Kişi engelleme: Yine bir tercih söz konusudur. Belki bir anlık sinirle belki de düşünülüp karar verilerek yapılmıştır bilinmez ama çok içler acısı bir durumdur. Adı üzerinde engellemek, mesaj alış verişine müsaade etmez. Engellenmeyi en iyi belli eden şey, daha önce profil resmi görülen şahsın resminin gri, soğuk, beynelmilel bir şekilde görülmesidir.
Malumunuz biz Türklerin, her şeyi kendimize uydurmakta, kendimizce bir gelenek oluşturmakta üzerimize yoktur. WhatsApp da bundan nasibini aldı, hayatımıza gireli az bir süre olmasına rağmen kendi âdetini ve töresini oluşturdu. Birkaç örnekle mevzunun naifliği konusunda bilgilendirme yapmak isterim.
Efendim, samimi dostlarla mesajlaşmalar sonunda veda kelimelerinin ardından mutlaka kalpli ya da sevgilerini yollayan bir emoji ile final yapmak önemlidir.
Akrabaların olduğu mesaj gruplarında kayınvalidelere ve annelere ayrıcalıklı davranmak esastır, onların ortaya yazdığı her mesaja öncelikli cevap vermek bir bilişim hürmetidir, atlanılması hâlinde ciddi sorunlar doğurur.
- Hangi grupta olursanız olun, hafazanallah yolladığınız mesajlara hiçbir şekilde cevap gelmiyorsa birkaç mesaj daha atıp bu durumdan emin olmanız hâlinde net olarak anlayın ki, o grupta istenmiyorsunuzdur. Böylesi durumlarda üç seçeneğiniz vardır; ya sorunun ne olduğunu öğrenip çözmeyi deneyebilirsiniz, ya duygusal bir son mesajla gruptan ayrılırsınız ya da WhatsApp tribi atmak suretiyle son sözlerinizi püskürüp ortamı terk edersiniz.
Görüldüğü üzere WhatsApp çıktığı ilk günden itibaren kabına sığmayan, durdurulamayan, upgradelere doymayan ve kullanıcısını her zaman şımartan, her kesimden ve her yaş grubundan insanın severek kullandığı bir uygulama olmuştur.
Çok değil daha birkaç sene öncesine kadar kendimizi parçalaya parçalaya klasik SMS yollamayı öğrettiğimiz ebeveynlerimiz bile bugün cayır cayır WhatsApp kullanabilmekte, bizler ise onların bu gelişimleri karşısında duygulanmaktayız.