Mısır’da, 3 Temmuz 2013’te gerçekleştirdiği askeri darbeyle, ülkenin demokratik biçimde seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi görevinden uzaklaştıran Abdulfettah Sisi’nin, ordu içinde kendisine karşı düzenlenecek bir askeri darbeden korktuğu iddia ediliyor. Arap basınında yer alan haberlere göre, geçtiğimiz haziran ayından bu yana orduda kritik mevkilerde bulunan çok sayıda subay, general ve istihbaratçı görevden alındı. Son olarak Askeri İstihbarat Müdürü Muhammed Ferac Şehhat’ın azledilmesi, Sisi’nin kendisine karşı bir komplodan çekindiği iddialarına ciddiyet kazandırdı. Sisi, geçtiğimiz haziran ayında da, güçlü Savunma Bakanı Sıdkı Subhi’yi aniden görevinden alarak şaşkınlık uyandırmıştı.
Arap medyasında yer alan analizlere göre, Abdulfettah Sisi’nin Muhammed Mursi’yi devirerek cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturduğu 2013’ten bu yana, Mısır’da her alanda ciddi bir kriz yaşanıyor. Ülkenin ekonomisi son yılların en kötü seviyelerine gerilerken, güvenlik ve dış politika alanlarında da zaaf görüntüsü var. Bu manzaranın, Mısır ordusunun üst düzey yönetiminde rahatsızlık uyandırdığı, Sisi’nin de durumdan haberdar olarak, devrilmemek için önlem almaya çalıştığı kaydediliyor.
Darbe yaparak işbaşına gelen liderlerin, yine ordu içinden bir başka darbeyle görevden uzaklaştırılması, Arap dünyasının yabancı olduğu bir durum değil. 1963’te Irak ve Suriye’de darbeyle yönetime el koyan Baas Partisi, sonraki yıllarda arka arkaya darbelerle sarsılmıştı. 1970’de Hâfız Esed, ordu içi darbeyle iktidara gelirken, 1979’da da Irak’ta Saddam Hüseyin aynı yöntemle ipleri ele almıştı.