Moria'daki yangının etkileri sürüyor
Yunanistan’ın Midili Adası’ndaki Moria sığınmacı kampında geçen hafta çarşamba sabahı çıkan yangın sonucu barınma ve hijyen imkanlarını kaybeden binlerce kişi tarlalarda ve yollarda yatıyor.
Midilli Adası'nda bulunan, Yunanistan’ın en büyük sığınmacı kampı Moria’da, 9 Eylül'de erken saatlerde çıkan yangının ardından tamamen kullanılamaz hale gelen kamptaki yaklaşık 13 bin sığınmacı, dağıldıkları farklı bölgelerde yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor.
Karatepe bölgesinde geçici olarak oluşturulan 5 bin kişilik yeni kampa girmeyi reddeden sığınmacılar bir an önce adadan ayrılmak istiyor.
- Yangın sonrası olağanüstü hal ilan edilen adada, Moria bölgesini terk eden aralarında kadın ve küçük çocukların da bulunduğu binlerce sığınmacı 7 gecedir çevredeki boş arazilerde ve sahillerde konaklıyor.
Temel ihtiyaçlardan mahrum şekilde yaşam mücadelesi veren sığınmacı aileler, ısınmak ya da yemek pişirmek için ateş yakıyor, sahil bölgelerinde konaklayan bazı aileler ise gündüzleri serinlemek için denize girerek Avrupa hayali ile beklentilerini sürdürüyor.
Koronavirüs testi pozitif çıkan 21 sığınmacı karantina altında
Sığınmacılar, yangın sonrası adaya gelen çok sayıda yerli ve yabancı gazeteciye yaptıkları açıklamalarda, Karatepe’deki yeni kampı bir cezaevi olarak gördüklerini belirterek, içerisinde bulundukları temel yaşam ihtiyaçlarından yoksun olumsuz koşullara rağmen bir daha kamplara girmek istemediklerini ve bir an önce adadan ayrılmalarına izin verilmesi gerektiğini dile getirdi.
- Sığınmacılarla kendilerini toplamaya çalışan emniyet güçleri arasında zaman zaman gerginlik yaşanırken, adada bulunan yaklaşık 13 bin sığınmacıdan sadece 800’ünün Karatepe kampına yerleşmeyi kabul ettiği belirtiliyor.
Kampa girişte yapılan kontrollerde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testi pozitif çıkan 21 sığınmacı ise karantina altına alınmış durumda.
Kampa gelmeyen sığınmacılara iltica hakkı verilmeyecek
Diğer yandan, Yunan yetkililer yaptıkları açıklamalarda yangın sonrasında adaya dağılan sığınmacıların Karatepe kampında toplanmaları yönünde çağrıda bulunarak, kampa girmeyen sığınmacıların iltica başvurularının değerlendirmeye alınmayacağını duyurdu.
Vatandaşı Koruma Bakanı Mihalis Hrisohoidis, Karatepe kampının geçici olduğunu savunarak, iltica hakkı tanınmayan sığınmacıların adadan ayrılmasına izin verilmeyeceğini, taleplerinin değerlendirmeye alınması için ise kampta bulunulmasının şart olduğunu söyledi.
Midilli’de önceki aylarda 23 bin civarında sığınmacı toplandığını, yapılan çalışmalarla bu sayının 12 bine düşürüldüğünü belirten Hrisohoidis, buradaki tüm sığınmacıların aşamalı olarak en geç Ortodoksların bahar aylarındaki Paskalya Bayramı’na kadar Atina’ya ve ülkenin diğer bölgelerine nakledilmesinin planlandığını kaydetti.
- Yunan basınındaki haberlerde, Moria’daki yangının ardından Atina ve diğer bölgelerden çok sayıda çevik kuvvet ekibinin Midilli’ye gönderildiği, adaya dağılan yaklaşık 13 bin sığınmacının yeniden kamplara yerleştirilmesi için ileriki günlerde bir “süpürge” operasyonu yapılmasının planlandığı belirtildi.
Ada halkı tepkili
Diğer yandan Midilli Adası’nda, son yıllarda sayıları giderek artan sığınmacılar yerel halkın tepkisine yol açıyor.
Midilli’deki sığınmacı kamplarının boşaltılmasını isteyen ve yeni kamp inşa edilmesine itiraz eden vatandaşlar Moria’daki yangının ardından adada protesto gösterisi düzenledi.
Kent meydanında toplanarak motosikletler ile Ege ve Adalar Politikası Genel Sekreterliği binası önüne giden göstericiler, adanın sığınmacılardan arındırılmasını ve bir an önce normalleştirilmesini istedi.
Midilli'deki kamu kurumları tarafından Göç ve İltica Bakanlığına gönderilen bir mektupta da, vatandaşların adaya yeni kamp inşa edilmesine karşı olduğu belirtildi ve Kovid-19 testi negatif çıkan tüm sığınmacıların bir an önce gemilerle ana karaya taşınması talep edildi.
Midilli, Sakız ve Sisam Adalarında, daha önce de kamu kurumları göçmen krizine dikkati çekmek amacıyla birçok kez greve gitmiş, dükkanlar kepenk kapatmıştı.