Kuveyt'in üçüz kuleleri

Seyir küreleriyle süslenmiş farklı bir tasarıma sahip üçüz kuleler günümüzde Kuveyt'in simgeleri arasında yer alıyor.

Başkent Kuveyt'te yüksek binalar ve gösterişli gökdelenlerin yanı sıra farklı mimarisi ve Basra Körfezi'ne bakan kritik konumuyla üçüz kuleler, ülkedeki en önemli turistik mekânlardan biri olarak öne çıkıyor.

• Resmî açılışı 1979'da yapılan üçüz kulelerden en büyüğü 187, ortancası 147, en küçüğü ise 113 metre yüksekliğinde.

İnşası yaklaşık 5 yıl süren ve Kuveyt'in en yüksek ikinci yapısı olma özelliği taşıyan kuleler, her gün çok sayıda yerli ve yabancı turisti ağırlayarak ülkeye büyük ekonomik değer katıyor.

Su deposundan turistik cazibe merkezine

Başlangıçta su deposu olacak şekilde inşa edilen kuleler, zamanla fotoğraf tutkunlarının, şehri kuş bakışı seyretmek ve restoranlarda lezzetli yemekler yemek isteyenlerin uğrak yeri haline gelmiş.

• Ana kulede, iki tane küre bulunuyor ve bunlardan üstte olanı 30 dakikada bir kendi etrafında 360 derece dönüş yapıyor. Asansörlerle ulaşılan bu seyir küresinden şehrin panoramik görüntüsüne ulaşmak mümkün oluyor.

Irak'ın Kuveyt'i işgal ettiği 1990-1991 yıllarında yaşanan Körfez Savaşı'nda büyük zarar görmesine rağmen kuleler, modern dokunuşlarla bugünkü haline kavuşturuldu. Bugün üçüz kuleler, ulusal ve uluslararası günlerde çeşitli renklerle aydınlatılıyor ya da ülkelerin bayrakları kulelere yansıtılıyor.

Kültürel miras

Ulusal günlerde Kuveyt bayrağı ve ülkenin tarihî eserleri ile yöneticilerinin resimlerinin yansıtıldığı üçüz kuleler, Kuveytliler için ulusal bilinci temsil ediyor.

• Kulelerin mimarisi ise Kuveyt'in kültürel unsurlarından olan buhurdan, gülabdan ve sürmedanların şeklinden ilham alıyor.

Kuveyt yönetimi de kulelerin, taşıdığı ulusal değerin yanı sıra dünya çapında bir yapı olarak öne çıkması için çalışıyor. Bu bağlamda, üçüz kulelerin Dünya Mirası Geçici Listesine alınması için büyük çaba sarf ediliyor.

İslâm mimarisi ödülü

Kuveyt'in üçüz kuleleri, modern teknoloji, estetik değerler ve fonksiyonelliği İslâm sanatıyla tek bir yapıda harmanlayan sıra dışı tasarımı sayesinde 1980'de, İslâm kültürünü başarıyla yorumlayan çağdaş tasarımlara verilen Ağa Han Mimarlık Ödülü'ne layık görüldü.

Turistik, kültürel ve modern bir yapı olarak önem taşıyan üçüz kuleler, içine girenler için tamamen güvenli olduklarından emin olmak amacıyla Elektrik ve Su Bakanlıklarının denetimi altında periyodik bakımdan geçmektedir.