"İsyancı generalin beşinci darbe girişimi”
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, son dönemde sahada aldığı askeri yenilgilerin ardından ülkenin doğusunda kendi tesis ettiği düzene ve müttefiklerine darbe girişiminde bulundu. Bu durum, "80'ine merdiven dayayan isyancı generalin beşinci darbe girişimi” olarak yorumlandı. Trablus merkezli UMH hükümetine yakın çevreler de Hafter’in girişimini, "ülkenin doğusunda kendi kurduğu düzene yaptığı darbe" şeklinde yorumladı. Hafter'in tek taraflı liderlik iddiası Tobruk Temsilciler Meclisi ve Başkanı Akile Salih'in devre dışı bırakılması olarak değerlendirilirken doğudaki bazı kabilelerin Hafter’e karşı ayaklanması ihtimalini gündeme getirdi.
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, son dönemde yaşadığı askeri yenilgilerin ardından ülkenin doğusunda kendi kurduğu düzene ve müttefiklerine darbe girişiminde bulundu.
Hafter, 27 Nisan Pazartesi gecesi görüntülü bir mesaj yayınlayarak, Birleşmiş Milletler (BM) himayesinde imzalanan "Suheyrat Anlaşması'nın hükmünü yitirdiğini ve ülkenin başına geçtiğini" iddia etti.
Kendi çağrısıyla gerçekleştirilen kitlesel gösterilere işaret eden Hafter, halkın kendisine yetki verdiğini ileri sürerek, "bu görevi" kabul ettiğini söyledi.
Başkenti ele geçirmek için Nisan 2019'da verdiği saldırı emrinin üzerinden bir yıl geçtikten sonra ülkenin batısında sahada yaşadığı askeri yenilginin ardından Hafter’in yaptığı bu son çıkış, "80'ine merdiven dayayan isyancı generalin beşinci kez darbe girişimi” olarak yorumlandı.
8 maddelik siyasi çözüm önerisi
Ülkenin doğusundaki Hafter yanlısı Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, 23 Nisan Perşembe günü Suheyrat Anlaşması'nda reform yapılmasını kapsayan 8 maddelik siyasi bir çözüm önerisinde bulundu.
- TM Başkanı Salih'in, yeni bir dönem ve siyasi çözümden bahseden önerisinde, Başkanlık Konseyinin 9 kişi yerine 3 kişiden oluşması, ülkedeki her bölgenin kendi temsilcilerini seçmesi, Trablus ve Tobruk’taki meclislerin görev süresinin uzatılması maddeleri öne çıktı.
Salih’in önerileri arasında sivil devletin prensiplerine aykırı olarak kabul edilen, askere ülke yönetiminde söz hakkı veren, "orduya, Savunma Bakanı atama hakkının verilmesi" maddesi de yer aldı.
Birleşmiş Milletler (BM) tarafından tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'ne (UMH) de göz kırpan Salih, “ordunun siyasi iradenin emri altına girmesini” de önerdi.
Salih’in önerileri; ülkeyi bölünmeye sürükleyen sistemi devam ettiren, Hafter ve milislerini koruyan, kendisinin başkanlığını yaptığı Tobruk Temsilciler Meclisini ise merkeze alan sivil ve askerlerin ülkeyi yönettiği 2 başlı bir sistem önerisi şeklinde değerlendirildi.
"Kendi kurduğu düzene darbe girişimi"
Salih'in bu konuşmasından çok kısa bir süre sonra yine perşembe akşamı Hafter, kameraların karşısına geçerek Suheyrat Anlaşması'nın geçerliliğini yitirdiğini ve "ülkeyi yönetecek uygun kuruma karar verilmesi gerektiğini" söyledi.
Bu konuşmanın ardından Hafter taraftarları sokağa inerek, Hafter'in görevi üstlenmesini talep eden gösteriler düzenledi. Hafter yanlısı basın da bunu geniş biçimde ekranlara taşıdı.
Pazartesi akşamı tekrar kameraların karşısına geçen Hafter, kendi kontrolündeki bölgelerdeki gösterilere işaret ederek, "halkın kendisine verdiği yetkiyi kabul ettiğini ve ülkenin başına geçtiğini" öne sürdü.
Trablus merkezli UMH hükümetine yakın çevreler, Hafter’in bu açıklamasını “ülkenin doğusunda kendi kurduğu düzene darbe girişimi” olarak değerlendirdi.
Tobruk Meclisinin, Trablus ile birleşme ihtimalini ortadan kaldıran Hafter’in bu manevrası, Trablus’tan Tunus sınırına kadarki 3 bin kilometrekarelik alanı kaybettiği" gerçeğinden kamuoyunun dikkatini dağıtmaya çalıştığı şeklinde yorumlandı.
"Hafter kendi sonunu mu hızlandırıyor?"
Hafter’in, kendisine Libya Ulusal Ordusu’nun komutanı unvanını veren ve siyasi müttefiki olarak kendisiyle aynı eksende hareket eden Tobruk Temsilciler Meclisini hedef alması dikkat çekici.
Yeni dönemde Hafter milislerinin etkili olduğu alanlarda askerin daha ağırlıklı olarak yönetimde rol oynaması ve Tobruk Temsilciler Meclisi ve Başkanı Akile Salih’in oyunun dışına itilmesi öngörülüyor.
Bu durum özellikle yerel medyada, "Hafter kendi sonunu mu hızlandırıyor?" şeklindeki soruların tartışılmasına neden oldu.
Ayrıca, sahada yaşadığı kayıpların artmasıyla müzakere masası olasılığının yeniden gündeme geleceği tabloda Hafter'in, kendisini ülkenin doğusundaki merkezde ve yegane aktör olarak tahkim etmeye çalıştığı uzmanlarca dile getiriliyor.
Ancak Akile Salih’in ve meclisin bu şekilde alaşağı edilmesi doğudaki bazı kabilelerin Hafter’e karşı harekete geçmesi ihtimalini gündeme getirdi.
Özellikle Salih'in de mensubu olduğu, ülkenin doğusundaki en büyük kabilelerden birisi olarak bilinen Abidat kabilesi yöneticilerinin, UMH ile iş birliği yapabileceği olasılığından söz ediliyor.