Irak'ta 74 ölü: Öğrenciler de gösterilere katıldı
Irak’ta işsizlik, kamu hizmetlerinin yetersizliği ve yolsuzlukların protesto edildiği gösterilerin 3. gününde ölenlerin sayısının 74’e, yaralıların sayısının ise 3 bin 654’e yükseldiği açıklandı. Irak'ta polisin göstericilere sert müdahalesi, öğrencilerin de protestolara katılmasında etkili oldu. Öğrenciler, okullarında ve meydanlarda protestolara destek olurken pek çok okulun eğitime ara verdiği bildirildi.
Irak İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, hükümet karşıtı protesto gösterilerinde hayatını kaybedenlerin sayısının 74’e çıktığını açıkladı.
Irak İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Irak’ta işsizlik, kamu hizmetleri yetersizliği ve yolsuzluk protestolarının 3. gününde ölenlerin sayısının 74’e, yaralıların sayısının ise 3 bin 654’e yükseldiğini açıkladı.
Protestolarda, hükümet ve siyasi partilere ait 90 binanın da hasar gördüğü belirtildi. Başkent Bağdat’taki Tahrir Meydanı’nda toplanan binlerce gösterici sabah saatlerine kadar protestolarına devam ederken güvenlik güçleri ise göstericilere müdahale etmedi.
Binlerce Iraklı öğrenci sokaklarda
Irak’ta öğrenciler, polisin hafta sonu boyunca ve dün gece devam eden gösterilerde, protestocuları dağıtmak için sert müdahalesi sonucu onlarca insanın yaşamını yitirdiği kanlı müdahaleye karşı durmak için binlerce insanın kararlılıkla sürdürdüğü Bağdat’da Tahrir meydanındaki hükumet karşıtı protestolarda yerlerini aldı.
Aktivistler, pazar günü yaptıkları açıklamada, bazı öğrencilerin okullarının kampüsünde, bazılarının ise gösterilerin devam ettiği büyük meydanlarda protestolara katıldığını, pek çok okulun eğitime ara verdiğini belirttiler.
Polisin, hükumet binalarının bulunduğu Yeşil Bölge’ye girmeye çalışan göstericilere, göz yaşartıcı gazla müdahale ettiği ve göstericilerin bölgeye girişini engellemek için köprüde barikat kurduğu belirtiliyor.
Irak'ın güneyindeki Basra kentinde protesto nedeniyle uygulanan sokağa çıkma yasağı sadece bir saatliğine kaldırıldı. Kerbela kentinde ise dünden bu yana valilik binası önünde toplanan kalabalık binanın bazı kısımlarını ateşe verdi. Ancak güvenlik güçleri göstericilerin binaya girmesini engelledi.
Ülkenin birçok yerinde hükümet karşıtı gösteriler devam ederken Başbakan Adil Abdülmehdi, bugün bütün devlet kurum ve kuruluşlarının mesai yapmasını istedi. Verilen emirleri uygulamayan memurların hakkında yasal işlemlerin başlatılacağı uyarısında bulunan Abdülmehdi, devlet memurları ve öğrencileri mesai yapmaya çağırdı.
Abdülmehdi’yi istifaya çağıran protesto gösterileri siyasi krize yol açtı. Hükümet karşıtı gösteriler nedeniyle 4 milletvekili görevinden istifa etti. Irak Komünist Partisi üyeleri ve Şii lider Mukteda Sadr başkanlığındaki Sairun İttifakı milletvekilleri Raid Fehmi ve Hayfa el-Emin düzenledikleri ortak basın toplantısında, ülkede devam eden gösterilerdeki taleplerin hükümet tarafından yerine getirilmemesinden dolayı istifa ettiklerini açıkladı.
Şii Haşdi Şabi komutanlarından Ebu Mühendis’in “Haşdi Şabi ülkeyi korumaya hazır” açıklamasına Şii lider Sadr’dan cevap geldi. Haşdi Şabi güçlerinden vatandaşı öldürmek için alet olmamasını isteyen Sadr, protestocular ile Haşdi Şabi güçleri arasından çatışma çıkma konusunda uyarıda bulundu. Sadr’a bağlı silahlı Saraya Selam güçleri göstericileri korumak için Bağdat’ın bazı bölgelerine dağılmıştı.
Irak’ta Ekim ayının başında düzenlenen protesto gösterilerinde 157 kişi hayatını kaybetmişti. Irak’ta Erbain günü nedeniyle ara verilen gösteriler 25 Ekim’de yeniden başlamıştı.
Geniş katılımlı gösterilerin perde arkası
Irak'ta yeniden başlayan ve günlerdir devam eden protestolar, son yıllarda "ABD'nin DEAŞ’ı da kapsayan terör örgütlerine karşı uzun süredir devam eden mücadelesinin" de etkisiyle Irak'ta yaklaşık iki yıldır devam eden görece istikrar ortamını yerle bir etti.
Gösteriler, kabinede değişiklik yapan ve reform paketi açıklayarak göstericilerin talepleri ve şikayetleriyle yakından ilgileneceği sözünü veren Başbakan Abdülmehdi liderliğindeki hükumet için büyük tehdit oluşturuyor.
Irak’ta dini hareketlerin, gösterileri yatıştırmak için devreye girmediği görülürken, toplumun öfkesinin sadece Abdülmehdi hükumetine değil, aynı zamanda vatandaşların hayat standartlarını geliştirme noktasında sınıfta kalan Irak’ın köklü siyasi kuruluşlarına yöneldiği belirtiliyor.
Kaynak: Aljeezera