İngiliz mezarlıkları, İsrail'in Gazze'de yok etmediği tek yer...
İsrail 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ndeki tüm altyapıyı, evleri, hastaneleri, yolları, mülteci kamplarını ve hatta Filistinlilere ait mezarlıkları yerle yeksan ederken, tarihî İngiliz mezarlıklarına dokunmuyor.
Gazze Şeridi'nde, çoğu I. Dünya Savaşı'nda, bir kısmı da II. Dünya Savaşı'nda ölen İngiliz askerlerinin naaşlarının olduğu iki mezarlık var.
- Birleşik Krallık merkezli İngiliz Milletler Topluluğu Savaş Mezarları Komisyonu'na ait olan bu mezarlıklar, bölgede İngiliz Mezarlıkları olarak biliniyor ve Gazze’deki önemli bir kültürel ve arkeolojik alan olarak kabul ediliyor.
Çalılarla süslenmiş, etrafı yüksek selvi ağaçlarıyla çevrili ve çeşitli çiçeklerin açtığı alçak bir duvarla sakin bir atmosfere sahip olan bu bölge, yıllardır Gazzelilerin dinlenmek için ziyaret ettikleri bir alan.
İngiliz mezarlıklarından ilki, Gazze Savaş Mezarlığı, Gazze'nin kuzeyindeki Tuffah semtinde yer almaktadır. Burada 781'i kimliği belirsiz olmak üzere 3217 mezar bulunmaktadır. II. Dünya Savaşı'ndan kalma cenaze sayısı 210’dur ve savaş sonrası defnedilmiş 30 naaş ile diğer milletlerden 234 kişinin savaş mezarı vardır.
Diğer mezarlık ise Gazze Şeridi'nin merkezindeki Deyr el-Balah'ın kuzeyinde, Zuveyda bölgesinde bulunmaktadır. İçinde hepsi İngiliz olan 724 asker yatmaktadır.
Mezarlığın en eski definlerinden bazıları 1917 ve 1918 yıllarında Osmanlı İmparatorluğu ile Gazze için yapılan savaşa katılan İngiliz askerleri tarafından yapılmıştır. II. Dünya Savaşı sırasında, çoğunluğu Avustralyalı olan Britanya İmparatorluğu güçleri, Gazze'de bir dizi hastane işletmiştir.
Her iki mezarlık da İsrail'in Gazze savaşının başlamasından bu yana, tıpkı daha önce birçok çatışmadan sağ çıktığı gibi, ayakta kalmayı başarmış.
2006 yılında İsrail füzeleri tarafından vurulan Gazze Savaş Mezarlığı kısmen hasar gördü. İsrail tazminat olarak 90.000 pound ödedi. Ayrıca İsrail'in 2009'da Gazze'ye yönelik üç hafta süren saldırısı sonrasında yaklaşık 350 mezar taşının onarılması gerekti.
- Gazze'nin çok az bölgesi İsrail'in 7 Ekim’den bu yana devam ettirdiği askerî saldırılardan kurtuldu. Ancak saldırı sonucu harabeye dönen çok sayıda Filistin mezarlığıyla karşılaştırıldığında, İngiliz mezarlıklarına hasar vermekten bilinçli olarak kaçınılmış gibi görünüyor.
Yakınlarda gerçekleşen saldırılar sonucu iki mezarlık sadece kısmî hasara maruz kalırken, ne mezarlara ne de mezar taşlarına dokunulmadı.
Saldırılarına dur durak vermeyen İsrail işgal kuvvetleri, bölge sakinleri ve gazetecilerin Deyr el-Balah'taki mezarlığın önünden geçmesini ve fotoğraf çekmesini engelliyor.
Geçtiğimiz günlerde mezarlığı ziyaret etmeye çalışan Gazze'nin kuzeyinden yerinden edilen Gazzeli Fadıl Keşko, insanların mezarlığı görmelerini engelleyen kısıtlamaların "büyük bir soru işareti" bıraktığını söyledi:
“Büyükannemi ziyaret etmiştim ve eve dönerken mezarlığı görmeyi hayal etmiştim. Hiçbir mezara dokunulmadığını görünce şok oldum. Yakındaki hava saldırıları mezarlığın sadece dış çitlerinde ve duvarlarında kısmî hasara yol açmış. Diğer mezarlık için de durum aynı. Bunlar olurken, Gazzelilerin mezarları buldozerlerle yıkıldı, cesetleri çalındı. Bu çok insanlık dışı bir durum."
"İngilizlerin mezarları İsrailliler için kutsal"
7 Ekim'de İsrail saldırılarının ardından savaşın başlamasından bu yana Gazze'deki neredeyse tüm Filistin mezarlıkları yıkıldı ve yağmalandı.
Şucaiyye, Beyt Hanun ve Han Yunus mezarlıklarının yanı sıra dünyanın en eski üçüncü kilisesi olduğuna inanılan Saint Porphyrius Kilisesi'nin mezarlığı da enkaz haline getirildi.
İsrail Gazze'deki askerî operasyonlarını genişletmeye devam ederken ölü sayısı da artıyor. Refah'ın işgalinden sonra 1 milyondan fazla insanın barındığı Deyr el-Balah'ta şu anda iki mezarlıktan yalnızca biri işlevsel halde.
Ocak ayından bu yana kapasitesi tükenen ve her gün çok sayıda naaşı teslim alan Deyr el-Balah Belediyesi, cenaze akışını karşılamak için toplu mezarlara güveniyor.
Mezarlıkta cenaze işleri yapan 64 yaşındaki Abu Cevad Baraka bu durumu şöyle dile getirdi:
- “İsrail'in aralıksız bombardımanı bize başka seçenek bırakmıyor. İnsanları gömmek için onlarca metre derinliğe kazıyoruz. 300-400 kişiyi gömmek zorunda kaldığım günler oldu. Sadece Deyr el-Balah'tan veya Gazze'nin merkezinden değil, aynı zamanda Han Yunus, el-Karara ve el-Mevasi'den de cenazeler geliyor. Mezarlıklarımız ağır hasar görmüş ve çalınmış olmasına rağmen hiçbir tazminat alamıyoruz. Hatta mezarlıkları koruyamıyoruz bile. Ama İsrail, İngiliz mezarlıklarına zarar veremez ve zar zor zarar hasar görenleri onarmak için çok fazla tazminat ödeyecek. Mezarlar onlar için kutsal ve bunu düşünmek bile acı veriyor."
İsrail, 7 Ekim'deki Hamas liderliğindeki saldırıda esir alınan esirlerin kalıntılarını aramak için çok sayıda mezar kazdı; pek çok Filistinli, İsrail birlikleri geri çekildikten sonra akrabalarının cesetlerini bulamadı. Bu, birçok Filistinliyi, katledilen sevdiklerini mümkün olduğunca evlerine yakın bir yere gömmeye sevk etti.
Kaynak: Middle East Eye