Hafter’den kendi kurduğu düzene darbe girişimi
Bu hafta İslam coğrafyasında; Halife Hafter'in Libya'nın doğusunda kendi kurduğu düzene darbe girişimi, ABD-Taliban arasında imzalanan barış anlaşmasının Afganistan'da şiddete çözüm olmaması, Lübnan'da gün geçtikçe etkileri ağırlaşan ekonomik kriz sebebiyle düzenlenen şiddetli protestolar, Batı Trakya'da ezan sesinin bazı çevrelerde "rahatsızlık uyandırması", Suriye rejiminin en büyük oligarkı Rami Mahluf ile Beşşar Esed rejimi arasında yaşanan gerginlik haberleri öne çıktı.
Hafter’den kendi kurduğu düzene darbe girişimi
Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter, son dönemde sahada aldığı askeri yenilgilerin ardından ülkenin doğusunda kendi tesis ettiği düzene ve müttefiklerine darbe girişiminde bulundu. Bu durum, "80'ine merdiven dayayan isyancı generalin beşinci darbe girişimi” olarak yorumlandı. Trablus merkezli UMH hükümetine yakın çevreler de Hafter’in girişimini, "ülkenin doğusunda kendi kurduğu düzene yaptığı darbe" şeklinde yorumladı. Hafter'in tek taraflı liderlik iddiası Tobruk Temsilciler Meclisi ve Başkanı Akile Salih'in devre dışı bırakılması olarak değerlendirilirken doğudaki bazı kabilelerin Hafter’e karşı ayaklanması ihtimalini gündeme getirdi. Öte yandan, Libya'nın Sebha kentindeki farklı oluşumlar dün gece ortak bir açıklama yaparak ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'den desteklerini çektiklerini duyurdu.
Barış anlaşması çözüm olmadı: Afganistan'da şiddet bitmiyor
ABD-Taliban arasında 29 Şubat'ta imzalanan barış anlaşması saldırıların ve çatışmaların son bulmasına yetmedi. İmzaların atılmasından bu yana ülke genelinde Taliban militanlarınca düzenlenen 2 bin 804 silahlı ve bombalı saldırıda yaklaşık 240 güvenlik görevlisi yaşamını yitirdi, 300'den fazla güvenlik görevlisi de yaralandı. Bu sürede bahsi geçen saldırılarda hayatını kaybeden ve yaralanan sivillerin sayısı da 789 olarak açıklandı. Taliban saldırılarına misilleme olarak güvenlik güçlerinin düzenlediği saldırılarda yaşamını yitiren ve yaralanan Taliban militanlarının sayısı 2 bin 737 oldu.
Lübnan'da ekonomik kriz halkı canından bezdirdi
Lübnan'da yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) etkisiyle gün geçtikçe kötüleşen ekonomik durum sebebiyle ülkenin pek çok kenti şiddetli protestolara sahne oldu. Bir askeri aracı ateşe veren göstericileri dağıtmak için güvenlik güçleri havaya ateş açtı ve göz yaşartıcı gaz bombasıyla müdahale etti. Nur Meydanı çevresinde göstericilerle polis arasında çıkan arbedede onlarca kişi yaralandı, bir kişi de yaşamını yitirdi. Ordudan yapılan açıklamada bazı göstericilerin kamu ve özel mülke zarar verdiği, banka şubelerinin ateşe verdiği belirtilerek güvenlik ve istikrarı ihlal edenlere müsamaha gösterilmeyeceği vurgulandı.
"Ezan sesleri şimdilerde birilerini rahatsız etmeye başladı"
Gümülcine seçilmiş müftüsü İbrahim Şerif, Gümülcine bölgesinde kendilerini 'yetkili' olarak tanıtan bazı sivillerin, camilerin imam ve müezzinlerini ziyaret ederek minarelerden okunan ezan sesini rahatsızlık yarattığı gerekçesiyle kısmaları yönünde telkinde bulunduğunu belirterek koronavirüs salgını sebebiyle camilerin kapalı olduğu bu süreçte bu müdahalenin azınlık toplumunda rahatsızlık ve endişeye neden olduğunu vurguladı. Batı Trakya Camileri Din Görevlileri Derneği Başkanı Sadık Sadık da Gümülcine ve İskeçe’de 6 haftadır cuma namazı kılınamadığını belirterek, "Toplu teravih namazları kılamıyoruz. Böyle giderse, korkarım bayram namazını da kılamayacağız." ifadelerini kullandı.
Rejimin finansörü Mahluf ile Esed arasında ipler gergin
Suriye rejiminin en büyük oligarkı Rami Mahluf, Beşşar Esed rejiminin kendisinden istediği vergilere tepki gösterdi. Uzun yıllar Esed rejiminin en önemli iş adamı olarak bilinen Mahluf Youtube'da paylaştığı videoda, Suriye'nin iki GSM şirketi Syriatel ve MTN'ye yönelik mali denetimlerde haksızlık yapıldığını savunarak, eleştirilerde bulundu. Beşşar Esed'in kuzeni olan Mahluf, şirketlerine giderek artan ve sonu gelmeyen vergi yükleri çıkartıldığını anlattı. Yasa dışı yollarla zenginleşme, yolsuzluk ve ekonomik adaletsizliğin sembolü olarak görülen Mahluf, ülkede 2011'de yönetimin reformu talebiyle başlayan halk hareketlerinde protestocuların hedefindeydi.