Halkın yaklaşık yüzde 95'i Müslümanlardan oluşan Gambiya'nın başkenti Banjul'da yer alan Kral Fahad Camii, şehrin en büyük ve en önemli ibadethanelerinden biri olarak dikkat çekiyor.

Suudi Arabistan'ın desteğiyle 1988'de inşa edilen cami, hem mimarî yapısı hem de dinî ve sosyal fonksiyonlarıyla bölgenin en önemli merkezlerinden biri olma özelliğini taşıyor.

Şehir merkezinde konumlanan bu görkemli yapı, büyük kubbesi ve yüksek minareleriyle Banjul'a estetik bir dokunuş katıyor.

Cami, sadece namaz vakitlerinde değil, aynı zamanda dinî eğitimler, kültürel etkinlikler ve toplumsal buluşmalar için de önemli bir merkez olarak kullanılıyor.

• Kral Fahad Camii, özellikle cuma günleri ve bayram namazlarında binlerce Müslümanı bir araya getirerek, Gambiya'daki İslâm kültürünün canlı bir yansıması olmayı sürdürüyor.

Turistlerin de ilgisini çekiyor

Yerel halk için büyük bir manevi değere sahip olan cami, şehrin farklı bölgelerinden gelen Müslümanların yanı sıra Gambiya'yı ziyaret eden turistlerin de ilgisini çekiyor.

Caminin iç dekorasyonu, geleneksel İslâm sanatından esinlenerek tasarlanmış zarif süslemeler ve hat sanatıyla bezeli detaylar içeriyor.

İbadet alanı geniş ve ferah olan cami, aynı zamanda şehrin en büyük cemaat kapasitelerinden birine sahip olmasıyla ön plana çıkıyor.

İmamlar ve din görevlileri tarafından düzenlenen vaazlar ve Kur'ân kursları, genç nesillerin dinî eğitimine katkı sağlarken, caminin sosyal yardımlaşma faaliyetleri de dikkat çekiyor.

Özellikle Ramazan aylarında düzenlenen iftar programları ve ihtiyaç sahiplerine yönelik yardımlar, Kral Fahad Camii'ni sadece bir ibadet yeri olmaktan çıkarıp, bir dayanışma merkezi haline getiriyor.

Banjul'un simge yapılarından biri olan Kral Fahad Camii, taşıdığı miras ile Gambiya'daki İslâm kültürünün ve toplumsal birlikteliğin önemli bir parçası olmaya devam ediyor.

"Banjul halkı, elinden geleni yaparak bu projeye destek oldu"

Kral Fahad Cami müezzini Saine Secka ise Banjul'daki ilk caminin, 1854 yılında cuma namazları için inşa edildiğini ancak ondan önce Banjul'da küçük bir zaviye (ibadethane) bulunduğunu aktardı.

Caminin 1932'de bambu ağaçları kullanılarak yenilendiğini vurgulayan Secka, "Ardından 1958'de beton bloklarla tamamen toplumun katkılarıyla yeniden inşa edildi. Banjul halkı, elinden geleni yaparak bu projeye destek oldu. Kimi kum getirdi, kimi çimento, kimi de emeğini ortaya koydu. Herkes fedakarlık yaparak 1958'de caminin tamamlanmasını sağladı." değerlendirmesinde bulundu.

Secka, 1988 yılında caminin Suudi Arabistan'ın desteğiyle yeniden inşa edilerek ibadete açıldığını sözlerine ekledi.