0

MECRA HAKKINDA // NEDİR, KİMDİR?

Dodik, Bosna’nın birliğini tehlikeye atmaya devam ediyor

Furkan Özkul
FURKAN ÖZKUL
14 EYLÜL 2023 , PERŞEMBE 10:30
Abone ol
Taşınmaz mülklerin Bosna Hersek’te 1992-1995’te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması’na göre entitelere ait olduğunu savunan Sırp Cumhuriyeti, söz konusu mülkiyet yasasıyla mülklerin idaresinin de kendilerinde bulunduğunu ileri sürüyor.
Taşınmaz mülklerin Bosna Hersek’te 1992-1995’te yaşanan savaşı sonlandıran Dayton Barış Antlaşması’na göre entitelere ait olduğunu savunan Sırp Cumhuriyeti, söz konusu mülkiyet yasasıyla mülklerin idaresinin de kendilerinde bulunduğunu ileri sürüyor.

Bosna Hersek'in iki entitesinden biri olan Sırp Cumhuriyeti Başkanı Milorad Dodik, ayrılıkçı söylemleriyle gündeme gelmeye devam ediyor.

Banja Luka'da konuşan Sırp Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Milorad Dodik, bugünlerde yaptığı açıklamada, Yüksek Temsilci Christian Schmidt'in mülkiyetle ilgili bir yasayı geçirmesi halinde Sırp Cumhuriyeti’nin bağımsızlık yönünde oy kullanacağını söyledi.

Milorad Dodik, dün, Sırp Cumhuriyeti (Republika Srpska-RS) kurumlarından temsilciler, parti liderleri ve Bosna Hersek kurumlarındaki Sırp temsilcilerle bir toplantı gerçekleştirdi. Bosna Hersek ve bölgedeki durumdan, RS’nin konumlanacağı yerle ilgili süreçten bahsetti.

İlginizi çekebilirBosna’nın birliğiyle oynamaya kalkan sonuçlarına katlanır
Bosna özerk Sırp Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Milorad Dodik, son iki yıldır Sırp nüfusun yoğunlukta olduğu bölgeyi Bosna'dan ayırmak için harekete geçti ve 1992-95 savaşında yaklaşık 100 bin kişinin öldüğü Bosna'daki siyasî muhaliflerini ve Batılı büyükelçileri defalarca kınadı.
Bosna özerk Sırp Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı Milorad Dodik, son iki yıldır Sırp nüfusun yoğunlukta olduğu bölgeyi Bosna'dan ayırmak için harekete geçti ve 1992-95 savaşında yaklaşık 100 bin kişinin öldüğü Bosna'daki siyasî muhaliflerini ve Batılı büyükelçileri defalarca kınadı.

Dodik, "RS'nin anayasasını ve bütünlüğünü savunmaya hazır olduğunu vurguluyoruz. RS, Bosna Hersek Federasyonu ve üç kurucu ülkeyle birlikte Bosna Hersek’in özüdür. Schmidt'in kararlarının RS'de uygulanamayacağı sonucuna varmış bulunuyoruz.” dedi.

  • Milorad Dodik, "RS, kendi topraklarında ve siyasî faaliyetlerinde benzersiz kalmaya muktedir ve hazırdır. Bosna Hersek’i yazılı olarak onaylıyoruz, ancak RS anayasasını savunmaya hazırız. Çıkarlarımızı koordine ederek çalışmaya devam edeceğiz ve ancak bu şekilde karar alacağız.” ifadelerini kullandı.

Sırp Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, büyükelçiliklerin temsilcileriyle görüşmeyeceklerini RS’ye karşı olumsuz yaklaşıma ve art niyete sahip olduklarını sözlerine ekledi. Dodik, "Abluka yok, biz sadece pozisyonumuzu belirtiyoruz. O yasadışı Schmidt'in bize RS'den bahsetmesine izin vermeyeceğiz.” diye ekledi.

İlginizi çekebilirBirlik içinde olmak herkese kazandırır
Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Christian Schmidt, Temmuz ayında Bosna'nın ceza kanununu, Bosna devlet kurumlarına saldırdığı düşünülen kişiler hakkında dava açılmasını sağlayacak şekilde değiştirdi. Yasaya göre, Bosna'da uluslararası Yüksek Temsilci’nin kararını uygulamayan veya herhangi bir şekilde engellemeyen herhangi bir yetkili, beş yıla kadar hapis cezasına çarptırılabiliyor.
Bosna Hersek Yüksek Temsilcisi Christian Schmidt, Temmuz ayında Bosna'nın ceza kanununu, Bosna devlet kurumlarına saldırdığı düşünülen kişiler hakkında dava açılmasını sağlayacak şekilde değiştirdi. Yasaya göre, Bosna'da uluslararası Yüksek Temsilci’nin kararını uygulamayan veya herhangi bir şekilde engellemeyen herhangi bir yetkili, beş yıla kadar hapis cezasına çarptırılabiliyor.

Schmidt’in tehditlerinin anlamı kalmadı

Geçtiğimiz günlerde Yüksek Temsilci Christian Schmidt, Dodik’i hapsetme ve korumalarının silahlarına el koyma tehdidinde bulunmuştu. Yüksek Temsilci’nin tehdidine Dodik, Schmidt’in Sırp Cumhuriyeti’ne gelmesi halinde tutuklanacağını açıklayarak cevap vermişti. Schmidt bu ifadelerin üzerine Sırp Cumhuriyeti’ne gitme planlarını iptal etti. Bunun üzerine yapılan yorumlarda, Schmidt’in Dodik’ten çekindiği ve ona yönelik tehditlerinin anlamının kalmadığı belirtiliyor.