Buldozerler, Kahire'nin tarihî İslâm mezarlıklarını yıkıp geçiyor
Kahire'deki insan ve araç yoğunluğunu azaltmak için yolları ve köprüleri genişletme projesi; geniş ve eski İslâm mezarlığındaki binlerce mezarı tehdit altında bırakırken, çevreciler ve aile üyeleri arasında tepkiye neden oldu.
Ölüler Şehri (The City of the Dead) olarak bilinen tarihî Kahire şehrinin doğu ucundaki mezarlıklar, milattan sonra 7. yüzyılda İslâm'ın bölgede yayılmasından bu yana Mısır'da ölenler için ebedî istirahatgâh olmuştur.
- Son aylarda ise Mısır hükümeti, Kahire'yi 50 kilometre doğuda yapım aşamasında olan yeni bir başkente bağlayacak geniş otoyollar için kazıcılar ve buldozerler kullanarak binlerce mezarı parçaladı.
Üstelik aile üyelerinin cenazelerini nakletmek isteyen bazı mezar sahipleri, önceden kendilerine çok az zaman verildiğini söylüyor.
Siyasî aktivist ve eski yayıncı Hisham Kassem, “Birkaç gün önce, annemin, anneannemin, babasının ve daha birçok aile ferdinin gömülü olduğu mezarlıktaki cesetleri al-Roubaiky adlı başka bir yere taşımaya hazırlanmam ve üç-dört gün önce bilgilendirileceğim söylendi.” dedi.
Sosyal medyada geniş tepki gören mezarlık yıkımlarının ardından Cumhurbaşkanı Abdülfettah el-Sisi geçen hafta, "Durumu incelemek ve mevcut alternatifleri değerlendirmek" için bir komite oluşturulması emrini verdi.
- Hükümet, tarihî olarak belirlenmiş anıtları yok etmeyeceklerini söylese de bölgeyi korumaya çalışan çevreciler, bölgedeki 2,5 milyondan fazla mezar arasından yalnızca 102 anıtın bu tarihî statüyü aldığını söylüyor.
UNESCO ise, Dünya Mirası alanı olan mezarlıkların korunması gerektiğini söylemesine rağmen davayı, Eylül 2023'te inceleyeceğini açıkladı.
Eşsiz mimarî
Uzmanlar, tipik olarak özel avlular etrafında inşa edilen türbelerin, İslâm tarihi boyunca, çoğu Mısır'a özgü çok sayıda stilde inşa edildiğini söylüyor.
Mezarların birçoğunda süslü Arabesk oymalı mermer, ahşap ve metal sanat eserleri bulunuyor.
- Mezarlar arasında İngiliz işgaline karşı direnen Mısırlı devlet adamı Ahmed Urâbî de dahil olmak üzere 19. ve 20. yüzyılın başlarındaki politikacıların mezarları ve MS 1250'den MS 1517'ye kadar Mısır'ı yöneten Memlûk sultanlarının muhteşem türbeleri de bulunuyor.
Sünnî fıkıh mezheplerinden Şâfiî mezhebinin kurucusu ve imamı olan ve 820 senesinde vefat eden büyük müctehid İmam Şâfiî’nin naaşı da burada gömülü.