Ben-Gvir, 5 yıl sonra Mescid-i Aksa'ya baskın düzenleyen görevdeki ilk İsrailli Bakan oldu
Provokatif eylemleriyle tanınan aşırı sağcı İsrailli politikacı, 5 yıl sonra Mescid-i Aksa'ya giren görevdeki ilk İsrailli Bakan oldu.
İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'ya baskın düzenledi.
Ben-Gvir, sabahın erken saatlerinde İsrail polisinin yoğun koruması altında Harem-i Şerif'e girdi.
- Provokatif eylemleriyle tanınan aşırı sağcı Ben-Gvir, 5 yıl sonra Mescid-i Aksa'ya giren görevdeki ilk İsrailli Bakan oldu.
İsrailli politikacı, Mescid-i Aksa'daki statükoyu ihlal eden ve Filistinlilerce baskın olarak değerlendirilen bu eylemini, İbrani takvimine göre "Tevet" ayının 10'uncu gününde (Asara BeTevet) gerçekleştirdi.
Ben-Gvir'in daha önce Mescid-i Aksa'yı "ziyaret" edeceğini duyurması, işgal altındaki Filistin topraklarında tepkiyle karşılanmış ve gerilimi tırmandırmıştı.
"Benzeri görülmemiş bir provokasyon"
Filistin, İsrail'in aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir'in Mescid-i Aksa'ya düzenlediği baskını kınayarak yaşanan gerilimden İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'yu sorumlu tuttu.
Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "benzeri görülmemiş bir provokasyon" olarak değerlendirilen bu baskının, "çatışmaların tırmanmasına yol açacak ciddi bir tehdit, çatışmaları durdurma taleplerini hiçe sayma ve Mescid-i Aksa'ya yönelik Yahudi yerleşimci baskınlarının ve ihlallerinin daha da artmasının önünün açılması" olarak görüldüğü vurgulandı.
Dışişleri Bakanlığının açıklamasında, şu ifadelere yer verildi:
"Bakanlık, Mescid-i Aksa'ya yönelik bu açık saldırıdan Netanyahu'yu sorumlu tutmaktadır ve kardeş Ürdün Haşimi Krallığı ile koordineli olarak her düzeyde olayın takipçisi olacaktır."
Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin egemenliği ihlal ediliyor
Mescid-i Aksa, İsrail ile Ürdün arasında 26 Ekim 1994'te imzalanan barış antlaşmasına göre Ürdün Vakıflar, İslami İşler ve Mukaddesat Bakanlığına bağlı Kudüs İslami Vakıflar İdaresinin himayesinde bulunuyor.
Yahudiler, İsrail'in tek taraflı kararı ve bazı fanatik Yahudi örgütlerinin girişimleriyle, 2003'ten bu yana İslami Vakıflar İdaresinin izni olmadan polis eşliğinde kutsal mabede girerken, bu baskınlar özellikle 2022 yılında giderek artan bir hal aldı.