Afgan ekmeği: Her öğünün mütevazı eşlikçisi

Bazıları yuvarlak, bazıları kano benzeri şekillerde gerilmiş, bazıları susam veya şeker serpilmiş ekmek yığınları, Afgan başkentindeki fırınların eğimli vitrinlerini kaplayan çatı kiremitleri gibi üst üste biniyor.
Bazıları yuvarlak, bazıları kano benzeri şekillerde gerilmiş, bazıları susam veya şeker serpilmiş ekmek yığınları, Afgan başkentindeki fırınların eğimli vitrinlerini kaplayan çatı kiremitleri gibi üst üste biniyor.

Afganistan, milyonlarca insanın gıda güvensizliği içinde yaşadığı bir ülkede herkesin karşılayabileceği birkaç gıdadan biri olan ekmeğe bel bağlama konusunda uzun bir geleneğe sahip.

Her gün şafak vakti, Cemil Gafori, beş adamla birlikte sıkışık bir Kabil fırınının zemininde çalışmaya başlıyor ve binlerce geleneksel yassı ekmek üretiyor.

Gafori'nin 27 yıldır yaptığı sıradan ekmek, her bir parçası zemine gömülmüş bir toprak fırının duvarına çarpılarak yapıştırılmış, doyurucu çıtır bir kenara sahip kabarık bir ekmek.

Afganlar ekmeğe bel bağlıyor, diyor Gafori. Bu yüzden kendisi ve beş adımlı sürecin bir kısmından sorumlu olan meslektaşları işleriyle gurur duyuyorlar.

  • Bazıları yuvarlak, bazıları kano benzeri şekillerde gerilmiş, bazıları susam veya şeker serpilmiş ekmek yığınları, Afgan başkentindeki fırınların eğimli vitrinlerini kaplayan çatı kiremitleri gibi üst üste biniyor.

Dükkânda bir günde yaklaşık 3.500 ekmek sattıklarını söyleyen fırın çalışanı Şefik ise, ekmeğe olan ihtiyacın asla ama asla azalmayacağını şu sözlerle ifade ediyor:

"Afganistan'ın ekmeğe bel bağlama konusunda uzun bir geleneği var. Burada ekmek tüketimi artabilir, ancak asla azalmayacak."

Erkekler, kadınlar ve çocuklar, zengin ve fakir, yağmurda veya güneşte, yemeklerine eşlik edecek taze ekmek almak için her gün birkaç kez en yakın fırına uğruyorlar.

"Ekmek, Afganistan'ın en sevilen ve en ünlü yiyeceklerinden biridir” diyen 28 yaşındaki Muhammad Masi, soğuk bir gecede bisikletiyle evine giderken aldığı ekmekleri göstererek şöyle diyor:

"Afganistan'da ekmek olmadan başkalarıyla yemek yemek eksik hissettirir."

Bey Murad Nabizada'nın Doğu Kabil'deki evinde, dört kişilik ailesiyle akşam yemeklerini yediği yerde, zemine serili renkli örtünün üzerinde, ev yapımı sert somunların parçaları yer bulunuyor. Çoğu gün birlikte yemek yiyebilecekleri tek zaman bu oluyor.

51 yaşındaki Nabizada, ekmek dilimlerinin arasına pilav, fasulye ve salata koyarak, "Ekmeğimizi evde yapmayı tercih ediyoruz çünkü kendi ellerimizle pişiriyoruz." diyor.

"Allah’a şükür doğduğumdan beri ekmeksiz bir gün geçirmedim. Başka hiçbir şeyimiz olmasa bile, her zaman bir parça ekmeğimiz vardı."

Kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği

Dünya Gıda Programı'na göre 12,4 milyon insanın akut gıda güvensizliği içinde yaşadığı dünyanın en fakir ülkelerinden biri olan Afganistan'daki birçok kişi için ekmek, öğünlerin en büyük bölümünü oluşturuyor.

  • Afgan ekmeği, ülkedeki herkesin karşılayabileceği birkaç yiyecekten biri olup fiyatları 10 Afgani (0,14 ABD senti) ile 50 Afgani arasında değişiyor.

Bir okulda öğretmen Azim, "Burada yoksul insanlar çoğu zaman sadece ekmek, çay veya su yiyor. Savaşlardan etkilenmiş Afganistan halkı fakir ve ekonomik durumları iyi değil. Bu yüzden biraz para kazandıklarında aileleri için biraz ekmek alıyorlar.” diyor.

Mavi burkalı kadınlar, birilerinin onlar için fazladan bir parça satın almasını umarak, parlak ışıklı fırın pencerelerinin dışında çocuklarıyla birlikte toplanıyorlar.

30 yaşındaki Vahide, ailesi iki yıl önce derin bir yoksulluğa düştüğünde, hayatta kalmak ve çocuklarını beslemek için ekmek yapmaya başladı. Ekmeklerini, Kabil'in dış mahallelerine dağılmış ve genellikle kırsal alanlarda bulunan, kadınların işlettiği ev tipi fırınlardan birinde üretiyor.

"Ekmek önemlidir, en çok sevilir ve yenir." diyen Vahide, "Kırsal kesim insanları ev yapmayı severiz; ekmek pişirmekle uğraşmak istemeyenler ise fırınlardan satın alır," diye ekliyor.

Ev yapımı veya fırından, Kabil diş hekimi Muhammad Masi için ise önemli olan tek şey, "kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeğinde ekmeğin olmazsa olmaz" olmasıdır. Zira o, "Ekmek yemezsem, hiçbir şey yememişim gibi hissediyorum." diyenlerden.

Yorumunuzu yazın, tartışmaya katılın!

YORUMLAR
Sırala :

Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım