79 yıldır dinmeyen bir acı: Ahıska Sürgünü
Ahıska Türkleri, Sovyetler Birliği'nin lideri Stalin tarafından 14 Kasım 1944'te Gürcistan'ın güneyindeki Ahıska şehri ve çevre ilçelerden Orta Asya'ya sürüldü. Sürgünde binlerce Ahıska Türkü hayatını kaybetti.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin lideri Josef Stalin tarafından 14 Kasım 1944'te Gürcistan'ın güneyindeki Ahıska şehri ve civar ilçelerden Orta Asya'ya sürülen Ahıska Türklerinin sürgün acısı ve vatan hasreti sonlanmadı.
Bin yıllık geçmişi olan Ahıska (Ahaltsihe/Yeni kale) şehri, bugünkü Gürcistan Cumhuriyeti sınırları içinde yer alıyor. İdarî merkez konumundaki Ahıska'ya bağlı Adigön, Ahıska, Aspinza, Ahılkelek ve Bagdanovka gibi 5 büyük ilçedeki 200 civarındaki köyde 14 Kasım 1944'te başlayacak olan trajik sürgüne kadar, 86 bin ila 117 bin Türk ve Müslümanın yaşadığı biliniyor.
Eli silah tutan erkeklerin İkinci Dünya Savaşı'nda cephede olduğu bir dönemde, kendilerini sürgüne gönderecek bir demir yolu olduğundan haberleri olmayan Ahıska Türkü kadın ve yaşlılar, bölgedeki demir yolu inşaatında çalıştırıldı.
Gürcistan'ın Türkiye sınırında yer alan Ahıska, 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nın ardından imzalanan antlaşmayla Rus Çarlığı'na bırakıldı.
Rus Çarlığının 1917 yılında yıkılıp yerine Sovyetler Birliği'nin kurulmasıyla sonuçlanan gelişmeler, Ahıska'daki Türklere Osmanlı'ya yeniden bağlanma umudunu verdi.
Sovyetler Birliği ordusu, bundan 79 yıl önce 14 Kasım 1944’te Ahıska şehri başta olmak üzere 200 civarında köyün bulunduğu Adigön, Ahıska, Aspinza, Ahılkelek ve Bagdanovka ilçelerine aynı anda girdi.
Bölgeye olası savaşın sıçramasını gerekçe gösteren askerler, kısa süre sonra evlerine geri getirecekleri vaadiyle, buradaki nüfusun tamamını birkaç saat içinde ABD yapımı Studebaker marka kamyonlara bindirdi.
Kadın, çocuk ve yaşlılar bu baskının şokunu yaşarken yanına yeterli kışlık elbise ve gıda alamadan yük vagonlarının bulunduğu tren istasyon duraklarına taşındı.
Geriye, tek veya çift katlı taş evleri, camileri, evdeki mülkleri, ziynet eşyaları, depo odalarındaki dolu rafları, küçük ve büyük baş hayvanları ile at arabaları kaldı.
- Derme çatma vagonlarda mevsimin en soğuk ve karlı döneminde yaşanan bu olayda bölge sakinlerinin zorunlu yolculuğu yaklaşık 1 ay sürdü. Ve yolculuk sonunda, Gürcistan topraklarından Orta Asya’daki Özbekistan, Kırgızistan ve Kazakistan topraklarına getirilerek dağıtıldılar.
Yıllarca birbirlerinden haber alamadan yaşadılar
Orta Asya'da dağıtılan Ahıska Türkleri, 12 yıl boyunca sıkı yönetim rejimi altında tutuldu ve şehirlere yerleşmelerine yasak getirildi, köyden köye gitmeleri izne tabi tutuldu. Bulundukları yerlerden izin almadan ayrılmamaları için kural konuldu ve bu kuralı ihlal eden Ahıskalılar cezalandırıldı.
Sovyet yönetimi, oluşturduğu çalışma kamplarında kadın, yaşlı, çocuk ayrımı yapmadan Ahıskalıları en ağır işlerde çalıştırdı, eziyete maruz bıraktı.
- Stalin’in ölümünün ardından 1956-1957 yıllarında Ahıska Türklerine yönelik birçok yasağı barındıran sıkı yönetim rejimi kaldırıldı ancak geçen dönemde hastalıktan ve açlıktan binlerce Ahıska Türkü yaşamını yitirdi.
Stalin, sürgünle Karadeniz çevresini Türklerden temizlemeyi amaçlamıştı
Stalin yönetimi, sürgünün gerekçesini "Tüm erkekleri Ruslarla cephede olan Ahıska Türklerinin 2. Dünya Savaşı'nda Nazilerle iş birliği yapması" olarak gösterdi fakat Sovyetlerin dağılmasıyla, bu iddianın doğru olmadığı ve gerçek amacın başka olduğu ortaya çıktı. SSCB kayıtlarına göre, Kırım ve Ahıska Türklerine yönelik sürgünü Karadeniz çevresini Türklerden temizlemek amacıyla yapıldığı anlaşıldı.
Sovyetler Birliği hükümetleri, tüm çabalara rağmen Ahıska Türklerinin Ahıska'ya dönmelerine izin çıkarmadı.
Ahıska Türkleri hâlâ sürgün acısı ve vatan hasreti çekiyor
Sovyetlerin Türk kimliğini ve dinini unutturma politikasını uygulamasına rağmen Ahıskalıları, Türk kimliğinden, Türk dilinden, Türk kültüründen ve töresinden vazgeçiremedi.
Bu ülkelerin resmî nüfus kurumları ve derneklerin sayım kayıtlarına göre, Özbekistan'da 70 bin, Kırgızistan'da 45 bin, Kazakistan'da 85-105 bin, Azerbaycan'da 80 bin, Rusya Federasyonu'nda 105 bin, Ukrayna'da 8 bin, ABD'de 25 bin ve Türkiye'de 80 bin civarında Ahıska Türkü'nün kaydı görülüyor.
Gürcistan yönetimi ise 2007 yılında kabul edilen Ahıska Türklerinin ana vatanlarına geri dönüşünü kapsayan yasaya karşın hâlâ somut adımlar atmadı.
Merkezi İstanbul'da bulunan ve 2010'da Türkiye Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu kararıyla kurulan Dünya Ahıska Türkleri Birliği'nde (DATÜB) 26 Ekim 2022 tarihinde, "Vatan Ahıska'ya Dönüş ve Hakların İadesi Komisyonu" kuruldu.
- SSCB’nin dağılmasıyla Ahıska Türklerinin sivil toplum kuruluşlarında gündeme gelen “Ahıskalı Türklerinin topraklarına dönüş” ve "hakların iadesi" meselelerin talebine yıllara rağmen bir çözüm üretilemedi.
Ahıska Türklerinin Anadolu'ya yerleşmesi devam ediyor
Sovyetler Birliği'nin yıkılmasının ardından 1991 yılında bağımsızlıklarını ilan eden Orta Asya'daki cumhuriyetleri ilk tanıyan Türkiye Cumhuriyeti devleti oldu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından çıkarılan Ahıska Türklerinin Kabul ve İskanına Dair Kanun gereğince bir grup Ahıska Türkü 1991’de Türkiye’nin Iğdır şehrine yerleştirildi.
Bu ilk yerleştirilenler dışında Türkiye’ye kendi imkânlarıyla gitmeyi sürdüren Ahıskalılar, İstanbul, Bursa, Ankara, İzmir, Denizli, Kocaeli, Eskişehir ve Antalya gibi şehirleri tercih etmeye devam ediyor.
Ukrayna-Rusya savaşından etkilenen Ukrayna'daki Ahıskalı Türkü aileler de Erzincan'ın Üzümlü ve Bitlis'in Ahlat ilçesine yerleştirildi.