72 farklı işkence yönteminin kullanıldığı Suriye'de 14 bini aşkın kişi öldü

Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Suriye'de Mart 2011'den bu yana çoğu Beşşar Esed rejimi tarafından olmak üzere toplam 14 bin 388 kişinin işkenceden öldüğünü tespit ettiklerini açıkladı.

Sivillere yönelik hak ihlallerini belgeleyen SNHR, 26 Haziran İşkence Mağdurlarıyla Uluslararası Dayanışma Günü vesilesiyle Suriye'de işkence dolayısıyla hayatını kaybedenlere ilişkin Anadolu Ajansı'na (AA) özel rapor hazırladı.

• Rapora göre, Suriye'de halk ayaklanmasının başladığı Mart 2011'den bu yana çoğu Esed rejimi tarafından olmak üzere 177'si çocuk, 63'ü kadın toplam 14 bin 388 kişi işkence nedeniyle hayatını kaybetti.

Buna göre, Esed rejimi 173'ü çocuk, 46'i kadın toplam 14 bin 235 kişiyi bu yolla öldürdü.

Terör örgütü YPG/PKK, 1'i çocuk, 2'si kadın toplam 52 kişiyi işkence ederek katlederken, terör örgütü DEAŞ 1'i çocuk, 14'ü kadın toplam 32 sivili işkence ederek öldürdü.

Askeri muhalifler ve rejim karşıtı silahlı gruplar ise 2'si çocuk, 1'i kadın toplam 69 kişinin işkence sonucu ölümüne sebep oldu.

Raporda, Esed rejimi güçlerinin iç savaş boyunca alıkoyduğu 1,2 milyon Suriyeliye türlü işkenceyi uyguladığı ve bunların büyük bir kısmının halen tutsak olduğu belirtildi.

72 farklı yöntemle fiziksel işkence

"Suriye rejimi muhaliflerinden intikam almak için işkenceye başvuruyor." denilen raporda, rejim güçlerinin zindanlarında tuttuğu kişilere 72 yöntemle fiziksel, psikolojik ve cinsel işkenceler uyguladığı bildirildi.

Raporda, alıkonulanların sağlık şartlarından yoksun şekilde yaşadıklarının altı çizilirken, rejim zindanlarının çoğunda ortalama 24 metrekarelik odalarda 50 kişinin kaldığı vurgulandı.

Ağ, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının rejim bölgelerinde yayılması üzerine, zindanlarda tutsak bulunan kişilerin hayati tehlikeyle karşı karşıya olduğunu kaydetti.

Muhalif kaynaklar, halihazırda rejimin cezaevleri ve sorgu merkezlerinde en az 500 bin kişinin tutulduğunu belirtiyor.

Sebepsiz alıkonulan binlerce kişiye işkence

Esed rejimi, bir çoğunun yeri bile bilinmeyen cezaevleri ve sorgu merkezlerinde binlerce kişiyi sebepsizce alıkoyarak işkenceden geçiriyor.

Bunlardan yalnızca birisi olan 56 yaşındaki Muhammed Rahimo 5,5 yıl boyunca rejimin çeşitli hapishanelerinde suçu olmamasına rağmen tutuldu.

Rahimo, 26 Haziran İşkence Mağdurlarıyla Uluslararası Dayanışma Günü vesilesiyle AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Tutuklanıp arabaya bindirilirken kaburgalarımı kırdılar. Ayaklar altına aldılar. Kanlar içinde kalmıştım." dedi.

• Rejim güçlerinin evine baskın düzenlediği ve evde mermi buldukları iddiasıyla 2013 yılında tutuklandığını belirten Rahimo, "Hama'daki 48 adlı istihbarat biriminin merkezine girişimizde tekme ve tokat atarak bayılttılar. Hayatım boyunca hiç komutan karşısına çıkmamıştım. Hapishaneye girmemiştim ve hiç bu kadar aşağılanmamıştım. Yaşıma hürmet etmediler. İşkence dolayısıyla vücudumda morluklar oluştu." şeklinde konuştu.

Plastik su borusuyla işkenceye maruz kaldığını dile getiren Rahimo, "Gece gündüz işlemediğimiz suçu itiraf edene kadar dayak yiyorduk. Ağıza alınmayacak küfürler işitiyorduk. Geceleri iç çamaşırlarımızla 2 kişi tarafından sorguya alınıyorduk. Cevap vermediğim soru için dayak yiyordum. Su borusu ve elektrik kablosu ile dövüldüm." ifadelerini kullandı.

'Ölmek istiyor musun?' diye sorarlardı

Sürekli olarak ölümle tehdit edildiğini anlatan Rahimo, şöyle devam etti:

"Hapishane celladı (sorgucu) işkence süresi boyunca ölümle tehdit etti. Israrla 'Ölmek istiyor musun?' diye sorarlardı. Sorulara cevap vermezsen işkence devam eder. Ayrıca kadınların işkence seslerini duyardık. Sürekli tehdide ve şiddete maruz kalıyorlardı. 4 ya da 5 kişi tarafından tecavüze maruz kalanlar oldu."