Biraz da televizyon başına geçelim: 15 yemek temalı film
Lokma olarak size daha çok lezzetli tarifler ve mutfak ipuçları paylaşıyor olsak da aslında ‘yemek’ konusundaki hemen her şey ilgi alanımıza giriyor. Dolayısıyla zaman zaman yemek temalı diğer içerikleri de sunuyoruz. Bu kapsamda tamamen yemek temasıyla oluşturulan 15 filmi konu alıyoruz.
Listemizdeki filmler arasında epey eski yapımlar da yer alıyor. Ayrıca hemen herkesin izlediği filmlerin yanı sıra kenarda köşede kalmış ve belki de unutulmuş filmlere de yer veriyoruz.
Big Night
1996 yılında vizyona giren Big Night, listemizin ilk sırasında yer alan yemek temalı film. Primo ve kardeşi Secundo’nun işlettiği bir restoranda işler aslında pek de yolunda gitmiyor. Bunun nedeni ise New Jersey halkının aslında Primo’nun yemeklerini yeteri kadar lezzetli bulmaması. Tüm film aslında müşterilere yemeklerin beğendirilip beğendirilemeyeceği ve dolayısıyla restoranın yaşam mücadelesini anlatıyor desek yanlış olmaz.
Fast Food Nation
Listenin ikinci sırasında bir 10 yıl ileri gidiyoruz, yıl 2006. Linklater ve Eric Schlosser tarafından yazılan film, aslında komedi-dama tarzında denilebilir. Ayrıca filmi izleyenlerin büyük bir kısmı yemek konusundaki kültürleri ve tercihleri tekrar tekrar değerlendiriyor.
Diner
Barry Levinson’ın ‘Baltimore Üçlemesi’nin ilk bölümü olarak çıkan Diner, aslında epey meşhur bir yapım. Aslında temelde 6 adamın yerel lokantalardaki durumlarını anlatıyor. Üstelik bu çoğu zaman eğlenceli şekilde yapılıyor.
Babette’s Feast
Danimarka yapımı Gabriel Axel filmi Babette’s Feast, aslında bu formatta ‘yemek temalı’ film denildiğinde akla gelen ilkler arasında yer alıyor. Başroldeki Babette’nin aslında bir püre için bile ne kadar emek harcadığını takdirle izlemek gerekiyor. Bolca lezzetli yemek göreceksiniz, kendinizi buna hazırlayıp izlemeye başlayın.
Eat Drink Man Woman
Yine lezzetli yemeklerle bolca karşılaşacağınız bir diğer yapım ise Eat Drink Man Woman. Ang Lee’nin yönettiği yapım aslında yemek konusunda mutlaka izlenmesi gerekenler arasında değerlendiriliyor.
Chocolat
Listemizdeki diğer birçok filme göre yeni sayılabilecek Chocolat, aslında tatlı ve çikolataları temel alıyor. Aslında doğrudan çikolata da diyebiliriz. Zira çikolata ve duyguların bağını en ince ayrıntısına kadar işleyen Chocolat’in başrolünde de Johnny Deep yer aldığını belirtmek gerekiyor.
Ratatouille
Meşhur yapımlardan bir diğeri ise Ratatouille. Bundan 13 sene önce çıkan film, çok ama çok eğlenceli. Bir farenin dünyanın en iyi ratatouillesini pişirme maceralarını temel alan film mutlaka izlenmesi gerekenler listesinde.
Cloudy With A Chance Of Meatballs
Yine Ratatouille formatında animasyon yapısında tasarlanan Cloudy With A Chance Of Meatballs, doğal afetlerin yiyecekler şeklinde gelmesini temel alıyor. Büyük bir kaosun yaşandığı filmi büyük bir eğlenceyle izleyeceğinize eminiz.
The Hundred-Foot Journey
Karşı karşıya açılan Fransız ve Hint restoranlarının rekabetini temel alan The Hundred-Foot Journey, aslında kültürlerin ne kadar farklı olduğunu gösteriyor. 2014 yapımı film yine ‘yemek teması’ denildiğinde gözden geçirilmesi gerekenlerden biri.
Le Chef
Takıntılı bir şefin hikâyesini temel alan Le Chef, aslında çalışma prensiplerine uygun bir restoranı asla bulamıyor. Sonunda pes eden şef bu aşamadan sonra boyacılık yapmaya başlıyor ama boyacılık ona yıllardır büyük bir hayranlıkla takip ettiği Alexandre Legarde ile tanışmasına vesile oluyor.
Sweat Bean
Tokue isimli yaşlı kadının başrolde yer aldığı Sweat Bean, aslında kültürel kodlar üzerinden ilerliyor denilebilir. Önerilerimiz arasında bu film de yer alıyor.
Sausage Party
Sausage Party’deki ‘yiyeceklerin ana karakter temasıyla’ sıkça karşılaşıyoruz. Aslında yiyecekler konuşuyor da diyebiliriz. Yine eğlenceli bir animasyon komedi vaktinizi güzel geçirmenizi sağlayacak doğrudan yemek temalı bir yapım.
Soul Kitchen
Soul Kitchen, batma aşamasındaki bir restoranın epey iyi bir şefle kurtulma hikâyesini temel alıyor. Fatih Akın’ın yönettiği filmde Moritz Bleibtreu, Pheline Roggan ve Adam Bousdoukos gibi önemli isimler var.
Burnt
Burnt yani Türkçesiyle ‘Çok Pişmiş’ isimli yapım, Paris’teki bir restoranda çalışan Adam Jones isimli bir şefin hikâyesini konu ediniyor. Özellikle kötü alışkanlıklarından vazgeçmesi konusunda ne yapsa başarılı olamayan şef, kendi mutfağını oluşturup tüm bu alışkanlıklarını geride bırakmaya odaklanıyor.
Comme un Chef
2012 yapımı Şeflerin Savaşı, aşçılığa gönül veren ama asla bir türlü istediğine ulaşamayan Michael Youn isimli şefi anlatıyor. Bu kategoride yine izlenmesi gereken yapımlar arasında yer aldığını söylemek gerekiyor.
