Arefe günü menüsü: Sivas'ın bereketli sofrası

Arefe günü menüsü: ​Sivas'ın bereketli sofrası
Arefe günü menüsü: ​Sivas'ın bereketli sofrası

İç Anadolu mutfağı denildiğinde akla ilk gelen şeylerden biri, elbette ki bereketli sofralarıdır. Sade ama lezzet dolu yemekleriyle, misafirperverliğiyle ve doğallığıyla bilinen Sivas mutfağı, hem göze hem de mideye hitap eden şahane lezzetler sunar. Bugün, Anadolu'nun sıcak kollarında kurulan bir sofraya konuk oluyoruz. Menümüzde toyga çorbası, Divriği dilavı, kaşık salatası, hibiskus şerbeti ve finalde tatlı bir veda için Kalbura Bastı var. Haydi, bu enfes menüyü keşfedelim!

Toyga Çorbası

İç Anadolu'nun serin akşamlarında, sıcak bir çorba gibisi yoktur. İşte Toyga Çorbası da tam olarak böyle bir çorba! Yoğurt, buğday ve nohudun buluştuğu bu nefis lezzet, hafif ekşimsi tadıyla damakta hoş bir tat bırakır. Üzerine tereyağında kızdırılmış anuk otu gezdirildiğinde ise sofraya mis gibi bir Anadolu kokusu yayılır.

Malzemeler:

1 su bardağı yarma

1 su bardağı nohut

1 su bardağı kuru fasulye

5 su bardağı su

3 su bardağı yoğurt

1 yumurta sarısı

1 yemek kaşığı un

Tuz

Üzeri için:

Tereyağı

Sıvı yağ

Anuk

Hazırlanışı:

Öncelikle nohut ve kuru fasulyeyi bir gece önceden bol suyla ıslatınız.

Ertesi gün, yarmayı birkaç kez yıkayıp tencereye alınız.

Suyunu süzdüğünüz nohut ve kuru fasulyeyi de ekleyerek 5 su bardağı su ve tuz ilavesiyle pişmeye bırakınız. Yaklaşık 30-40 dakika içinde bakliyatlar yumuşayacaktır.

Ayrı bir kapta yoğurdu, yumurta sarısını, unu ve bir miktar tuzu iyice çırpınız. Koyu kıvamlı bir karışım elde etmek için azar azar su ekleyerek açınız.

Hazırladığınız yoğurtlu karışımı süzgeçten geçirerek pişen bakliyatların üzerine ekleyiniz ve sürekli karıştırarak çorbaya yediriniz.

Çorbanın kıvamını ayarlamak için eğer suyu az gelirse bir miktar sıcak su ekleyebilirsiniz.

Kaynayana kadar karıştırmaya devam ediniz.

Küçük bir tavada tereyağı ile sıvı yağı eritiniz. Eğer kullanıyorsanız anuğu avuç içinde ovalayarak yağa ekleyiniz ve hafifçe yakınız.

Hazırladığınız bu yağlı karışımı kaynayan çorbanın üzerine gezdirerek servis edebilirsiniz.

Divriği Pilavı

Divriği Pilavı, Sivas mutfağının nadide miraslarından biri. Bol tereyağıyla kavrulan pirinç, kuzu etiyle buluştuğunda ortaya çıkan koku, tüm evi sarar. Üzerine eklenen bademler ve baharatlarla lezzeti zirveye ulaşır. Osmanlı saray mutfağından günümüze kadar uzanan bu pilav, her lokmada geçmişin izlerini hissettiren, zengin ve doyurucu bir ana yemek.

Malzemeler:

500 gr kuzu eti

250 gr taze kadayıf

2 yemek kaşığı tereyağı

2 su bardağı pirinç

1 tatlı kaşığı karabiber

1 çay kaşığı yenibahar

1 çay kaşığı tarçın (arzuya göre)

1 adet küp şeker (arzuya göre)

1,5 tatlı kaşığı tuz

3/2 çay bardağı kuş üzümü

Yarım su bardağı kabuksuz badem1 çay bardağı haşlanmış nohut

Sıvı yağ

Hazırlanışı:

Öncelikle kuşbaşı doğranmış etinizi, eğer dana eti kullanıyorsanız, düdüklü tencerede çok az su ekleyerek yumuşayana kadar yaklaşık 10-15 dakika pişiriniz. Eğer kuzu eti kullanıyorsanız, az yağ ile kavurarak pişirmeniz yeterli olacaktır. Pişirme işlemi tamamlandıktan sonra tuz ve karabiber eklemeyi unutmayınız.

Pilav için ayrı bir tencerede sıvı yağ ile kabuksuz bademleri kavurunuz. Ardından yıkayıp süzdüğünüz pirinci ekleyerek kavurmaya devam ediniz.

Pirinç kavrulurken baharatlarını, tuzunu ve küp şekerini ilave ediniz. Daha sonra 2-3 dakika sıcak suda beklettiğiniz kuş üzümlerini ve nohudu ekleyiniz.

Pilavın su miktarını pirince göre ayarlayarak, üzerini hafif geçecek kadar sıcak su ekleyiniz. Kısık ateşte pişmeye bırakınız ve ara ara kontrol ederek gerekirse az miktarda su ekleyiniz. Pilavınız tane tane piştiğinde ocaktan alıp bir müddet dinlendiriniz.

Dinlenen pilavı kavrulmuş et ile güzelce karıştırınız.

Isıya dayanıklı derin bir kaseyi bolca tereyağı ile yağlayınız.

Taze kadayıfı elinizle açarak yapışan yerlerini ayırınız. 2 yemek kaşığı erittiğiniz tereyağını ekleyerek kadayıfların her yerine eşit şekilde yediriniz.

Kadayıfları uzunlamasına çok kalın olmayacak şekilde kasenin etrafına yerleştiriniz ve tabanına da sererek hafifçe bastırınız. Orta kısmı çukur olacak şekilde bırakınız.

Hazırladığınız pilavı tam ortasına ekleyiniz ve üzerini tekrar kadayıfla kapatınız.

Fırını 200 dereceye ayarlayarak, hazırladığınız kaseyi fırının alt rafına yerleştiriniz. Kadayıflar nar gibi kızarana kadar pişiriniz.

Fırından çıkardıktan sonra ters çevirerek servis edebilirsiniz.

Kaşık Salatası

Her yemeğin yanına yakışan ferah bir lezzet: Kaşık Salatası! Bol domates, salatalık, biber, soğan ve maydanozun ince ince doğranarak hazırlandığı bu salata, üzerine zeytinyağı ve nar ekşisi gezdirildiğinde bambaşka bir hâl alır. Adını, çatal kullanılmadan kaşıkla yenmesinden alan bu salata, sofraya tazelik katan hafif bir eşlikçidir.

Hibiskus Şerbeti

Eskiden şerbet, Anadolu sofralarının olmazsa olmazıydı. Bugün de o geleneği yaşatmaya devam ediyoruz! Mor rengiyle göz kamaştıran, hafif ekşi ve ferahlatıcı bir içecek olan hibiskus şerbeti, soframıza renk katıyor.

Kalbura Bastı

Sivas yemekleri yapıldıysa tabii ki tatlısız bir sofra düşünülemez! Adını şekil verilen kalburdan alan kalbura Bastı, çıtır çıtır kıvamıyla damakta harika bir tat bırakıyor. Şerbeti içine güzelce çeken bu tatlı, bol ceviz dolgulu iç harcıyla her lokmada keyif verir. Çay veya kahvenin yanında, sohbet eşliğinde yenecek en güzel lezzetlerden biridir.

Şerbeti için:

4 su bardağı toz şeker

4 su bardağı su

1 dilim limon

Hamuru için:

150 gr tereyağı

1 çay bardağı sıvı yağ

1 çay bardağı yoğurt

1 paket vanilya

Yarım paket kabartma tozu

1 çay kaşığı karbonat

Birkaç damla limon suyu

1 adet yumurta

5 yemek kaşığı irmik

3 su bardağı un

İçi için:

1 su bardağı ceviz

Süslemek için:

Toz fıstık

Hazırlanışı

Öncelikle şerbeti hazırlamak için su ve şekeri bir tencereye alınız. Kaynamaya başladıktan sonra limon dilimini ekleyerek 10 dakika kadar kaynatınız. Ardından ocaktan alıp soğumaya bırakınız.

Geniş bir yoğurma kabına tereyağı, sıvı yağ, yoğurt ve yumurtayı alarak güzelce karıştırınız. Üzerine vanilyayı, kabartma tozunu ve karbonatı ekleyiniz. Karbonatı aktifleştirmek için birkaç damla limon suyu damlatınız.

İrmiği ekleyip karıştırdıktan sonra unu azar azar ilave ederek ele yapışmayan, yumuşak kıvamlı bir hamur yoğurunuz.

Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp avuç içinde açınız ve ortasına iri doğranmış ceviz içi koyup kapatarak yuvarlayınız.

Şekillendirdiğiniz hamurları yağlı kağıt serili fırın tepsisine diziniz.

Önceden ısıtılmış 180 derece fırında, üzerleri kızarana kadar yaklaşık 25-30 dakika pişiriniz.

Fırından çıkan sıcak tatlının üzerine soğuyan şerbeti gezdirerek dökünüz. Tatlıların şerbeti iyice çekmesi için bir süre dinlendiriniz.

Üzerini toz fıstık ile süsleyerek servis edebilirsiniz.

Yorumunuzu yazın, tartışmaya katılın!

YORUMLAR
Sırala :

Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım