Yüzüncü yılında Birinci Dünya Savaşı: En çok kayıp verilen 10 cephe

Arşiv
Arşiv

Birinci Dünya Savaşı insanlık tarihinin en kanlı savaşlarından biri olarak tarihe geçti. Her iki taraftan da milyonlarca insan öldü, bir genç nesil neredeyse tamamen yok oldu. Ordular geçilmez siperlere saplandı, binlerce askerin tahkim ettiği cephelerde sonu olmayan çatışmalar yaşandı. Savaş aynı zamanda insanoğlunu yeni ve yıkım gücü daha yüksek silahlarla tanıştırdı. Çok kanlı, çok fazla muharebe yaşandı.

İdealler barış doludur tarih ise şiddet.

Fury(2014)

Tannenberg Savaşı (Toplam 182.000 ölü) 

                                    Ruslar, başarısız Doğu Prusya harekâtından sonra Gumbinnen’de Almanları yendiler ve batıya doğru ilerlemeye başladılar. Almanlar, Rusların ilerlemesini durdurmak için hızlıca Sekizinci Orduyu harekete geçirdi. Almanlar kendilerinden iki kat kalabalık olan iki Rus ordusunu da Tanneberg’de büyük bir yenilgiye uğrattı. Alman ordusunun kaybı 12.000 civarındaydı buna karşın Ruslar yaklaşık 170.000 askerini kaybetmişti. Osmanlı İmparatorluğunu, Almanların safına iten sebeplerden biri de bu zaferdi ancak Almanlar bu başarılarını batı cephelerinde sürdüremedi.
Tannenberg Savaşı (Toplam 182.000 ölü) Ruslar, başarısız Doğu Prusya harekâtından sonra Gumbinnen’de Almanları yendiler ve batıya doğru ilerlemeye başladılar. Almanlar, Rusların ilerlemesini durdurmak için hızlıca Sekizinci Orduyu harekete geçirdi. Almanlar kendilerinden iki kat kalabalık olan iki Rus ordusunu da Tanneberg’de büyük bir yenilgiye uğrattı. Alman ordusunun kaybı 12.000 civarındaydı buna karşın Ruslar yaklaşık 170.000 askerini kaybetmişti. Osmanlı İmparatorluğunu, Almanların safına iten sebeplerden biri de bu zaferdi ancak Almanlar bu başarılarını batı cephelerinde sürdüremedi.
Arras Muharebesi ( Toplam 278.000 ölü)

                                     1917 yılına gelindiğinde Batı Cephesi 2 yıldır bir çıkmazın içindeydi. Verdun ve Somme gibi birçok kanlı muharebede iki taraftan da milyonlarca insan ölmüştü. Savaş, Avrupa'nın enerjisini tüketmişti. İtilaf Devletlerinin komutanları, Alman hatlarını yarmak ve ilerlemek istiyordu. 

  
Alman ordusu sayıca daha azdı ve Alman hatlarını yaracak bir saldırı savaşı kolayca bitirebilirdi. 

  
Batı Cephesindeki çıkmaza son vermesi umuduyla, Arras şehrindeki Alman hatlarına saldırma kararı alındı. 

  
Arras Muharebesi 9 Nisan 1917’de başladı. İlk saldırılar, Kanada kuvvetlerinin stratejik açıdan önemli Vimy Tepesini ve İngilizlerin merkezde büyük başarılar elde etmesini sağladı. Ancak 16 Mayıs 1917’de muharebe bittiğinde İngilizlerin ilerlemesi durdurulmuştu. İngilizler her ne kadar taktiksel bir başarı elde etse de, istenilen zafer elde edilememişti. İngilizlerin 158.000, Almanların ise 120.000 kaybı vardı ve muharebeyi kimin kazandığı belli değildi.
Arras Muharebesi ( Toplam 278.000 ölü) 1917 yılına gelindiğinde Batı Cephesi 2 yıldır bir çıkmazın içindeydi. Verdun ve Somme gibi birçok kanlı muharebede iki taraftan da milyonlarca insan ölmüştü. Savaş, Avrupa'nın enerjisini tüketmişti. İtilaf Devletlerinin komutanları, Alman hatlarını yarmak ve ilerlemek istiyordu. Alman ordusu sayıca daha azdı ve Alman hatlarını yaracak bir saldırı savaşı kolayca bitirebilirdi. Batı Cephesindeki çıkmaza son vermesi umuduyla, Arras şehrindeki Alman hatlarına saldırma kararı alındı. Arras Muharebesi 9 Nisan 1917’de başladı. İlk saldırılar, Kanada kuvvetlerinin stratejik açıdan önemli Vimy Tepesini ve İngilizlerin merkezde büyük başarılar elde etmesini sağladı. Ancak 16 Mayıs 1917’de muharebe bittiğinde İngilizlerin ilerlemesi durdurulmuştu. İngilizler her ne kadar taktiksel bir başarı elde etse de, istenilen zafer elde edilememişti. İngilizlerin 158.000, Almanların ise 120.000 kaybı vardı ve muharebeyi kimin kazandığı belli değildi.
Gelibolu Muharebesi (Toplam 473.000 ölü)

                                     1915’te batıdaki savaş bir bataklığa dönüşmüştü. Her iki taraf da sürekli siperler inşa ediyor ve sonuç alınamayan saldırılarla askerlerini kaybediyordu. Rusların, Tannenberg’deki büyük yenilgisi diğer müttefiklerini de zora sokmuştu. Artan kayıplarla İtilaf Devletleri bir kumar oynamaya karar verdi; yeni bir cephe açılacaktı. O dönem Bahriye Nazırı olan Sir Winston Churchill, Osmanlının başkenti İstanbul’u ele geçirmek için Çanakkale’ye saldırılması kararını verdi. İtilaf Devletleri, açılacak cephenin, Batı Cephesini saplandığı bataktan kurtarmasını ve zor durumdaki Rusya’ya destek ulaştıracak yeni bir yol açmasını umuyordu. 

  
Başlangıçta donanma güçlerinin denizden yaptıkları saldırılar başarısız olunca karaya çıkartma kararı alındı

  İttifak Devletleri küçük kayıplarla, Osmanlıyı kolayca yeneceklerine inanıyorlardı. Osmanlı İmparatorluğu, o zamanlar "hasta adam" olarak adlandırılıyor ve zayıf görülüyordu. Ancak beklenenin tam tersi oldu. Osmanlı kuvvetleri güçlü bir direniş göstererek düşmanın çıkartmalarını engelledi. Bu başarısızlıkları İtilaf Devletlerini yeni bir batağa sapladı. İtilaf güçleri amaçlarına ulaşmakta başarısız olmuş ve Çanakkale sahillerine saplanmışlardı. İngilizler ve Anzaklar (Australia and New Zealand Army Corps ANZAC), sahillerde Osmanlı siperlerini ele geçirmeye çalışıyordu. Çanakkale, İtilaf Devletleri için Batı cephesi gibi bir bataklığa dönüşmüştü.

  
İttifak güçleri 220.000, Osmanlı güçlerinin ise 253.000 askerini kaybettiği muharebe, İtilaf Devletleri için ezici bir mağlubiyetti.
Gelibolu Muharebesi (Toplam 473.000 ölü) 1915’te batıdaki savaş bir bataklığa dönüşmüştü. Her iki taraf da sürekli siperler inşa ediyor ve sonuç alınamayan saldırılarla askerlerini kaybediyordu. Rusların, Tannenberg’deki büyük yenilgisi diğer müttefiklerini de zora sokmuştu. Artan kayıplarla İtilaf Devletleri bir kumar oynamaya karar verdi; yeni bir cephe açılacaktı. O dönem Bahriye Nazırı olan Sir Winston Churchill, Osmanlının başkenti İstanbul’u ele geçirmek için Çanakkale’ye saldırılması kararını verdi. İtilaf Devletleri, açılacak cephenin, Batı Cephesini saplandığı bataktan kurtarmasını ve zor durumdaki Rusya’ya destek ulaştıracak yeni bir yol açmasını umuyordu. Başlangıçta donanma güçlerinin denizden yaptıkları saldırılar başarısız olunca karaya çıkartma kararı alındı İttifak Devletleri küçük kayıplarla, Osmanlıyı kolayca yeneceklerine inanıyorlardı. Osmanlı İmparatorluğu, o zamanlar "hasta adam" olarak adlandırılıyor ve zayıf görülüyordu. Ancak beklenenin tam tersi oldu. Osmanlı kuvvetleri güçlü bir direniş göstererek düşmanın çıkartmalarını engelledi. Bu başarısızlıkları İtilaf Devletlerini yeni bir batağa sapladı. İtilaf güçleri amaçlarına ulaşmakta başarısız olmuş ve Çanakkale sahillerine saplanmışlardı. İngilizler ve Anzaklar (Australia and New Zealand Army Corps ANZAC), sahillerde Osmanlı siperlerini ele geçirmeye çalışıyordu. Çanakkale, İtilaf Devletleri için Batı cephesi gibi bir bataklığa dönüşmüştü. İttifak güçleri 220.000, Osmanlı güçlerinin ise 253.000 askerini kaybettiği muharebe, İtilaf Devletleri için ezici bir mağlubiyetti.
Marnes Muharebesi (Toplam 483.000 ölü)

                                    Eylül 1914’de Alman Ordusu, Belçika’yı geçmiş Fransa’ya doğru ilerliyordu. İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Almanların ilerlemesini durdurmaya çalışırken ciddi zayiatlar vermişti. Almanların, Paris’i ele geçirmesi muhtemeldi. 

  
Biçare İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Almanların ilerleyişini durdurmak için Paris’in hemen dışındaki Marnes nehrinde toplandı. İtilaf güçleri sonunda Fransa içindeki Alman ilerlemesini bir karşı saldırıyla durdurma imkânı bulmuştu. Almanlar büyük kayıplar vermiş, Schliffen Planı’ndan vazgeçerek geri çekilmeleri sağlanmıştı. “Marnes Mucizesi” olarak kayda geçen muharebeyi her ne kadar İtilaf Devletleri kazanmışsa da faturası ağır olmuştu. İtilaf Devletleri 263.000, Almanlar ise 220.000 kayıp vermişti.
Marnes Muharebesi (Toplam 483.000 ölü) Eylül 1914’de Alman Ordusu, Belçika’yı geçmiş Fransa’ya doğru ilerliyordu. İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Almanların ilerlemesini durdurmaya çalışırken ciddi zayiatlar vermişti. Almanların, Paris’i ele geçirmesi muhtemeldi. Biçare İngiliz ve Fransız kuvvetleri, Almanların ilerleyişini durdurmak için Paris’in hemen dışındaki Marnes nehrinde toplandı. İtilaf güçleri sonunda Fransa içindeki Alman ilerlemesini bir karşı saldırıyla durdurma imkânı bulmuştu. Almanlar büyük kayıplar vermiş, Schliffen Planı’ndan vazgeçerek geri çekilmeleri sağlanmıştı. “Marnes Mucizesi” olarak kayda geçen muharebeyi her ne kadar İtilaf Devletleri kazanmışsa da faturası ağır olmuştu. İtilaf Devletleri 263.000, Almanlar ise 220.000 kayıp vermişti.
Sırbistan Müdahalesi (Toplam 633,500+ ölü)

                                     Hepimizin bildiği üzere 1. Dünya Savaşı, bir Sırp milliyetçisi olan Gavrilo’nun, Avusturya-Macaristan veliaht prensi Arşidük Franz Ferdinand’ı öldürmesiyle başladı.

  
Kısa bir süre sonra Avusturya-Macaristan’ın Sırbistan’ı işgal etmesiyle; Rusların Avusturya-Macaristan’a, Almanların da Ruslara savaş ilan etmesiyle devam etti. 

  
Sırbistan Müdahalesi, Avusturya’nın 29 Temmuz 1914’te Belgrad bombardımanıyla başladı ve 12 Ağustos’ta ordunun işgal etmesiyle devam etti.

  
Sayıca az olmalarına rağmen Sırplar 1914 ve 1915’in büyük bir bölümünde Avusturya işgaline direnmeyi başardı. Almanların ve Bulgarların yeni bir saldırı için Avusturyalılara katılmasıyla yeni bir saldırı başlatıldı. 

  
1915’in Kasım ve Aralık aylarında Kosova savaşının şiddetini arttırmasıyla, Sırp ordusu yenildi ve Sırbistan düştü. Müdahale iki taraf için de korkunç derecede kanlıydı. Avusturyalılar, Almanlar ve Bulgarların toplam kayıpları 313.500, Sırpların ise 320.000 askerdi.
Sırbistan Müdahalesi (Toplam 633,500+ ölü) Hepimizin bildiği üzere 1. Dünya Savaşı, bir Sırp milliyetçisi olan Gavrilo’nun, Avusturya-Macaristan veliaht prensi Arşidük Franz Ferdinand’ı öldürmesiyle başladı. Kısa bir süre sonra Avusturya-Macaristan’ın Sırbistan’ı işgal etmesiyle; Rusların Avusturya-Macaristan’a, Almanların da Ruslara savaş ilan etmesiyle devam etti. Sırbistan Müdahalesi, Avusturya’nın 29 Temmuz 1914’te Belgrad bombardımanıyla başladı ve 12 Ağustos’ta ordunun işgal etmesiyle devam etti. Sayıca az olmalarına rağmen Sırplar 1914 ve 1915’in büyük bir bölümünde Avusturya işgaline direnmeyi başardı. Almanların ve Bulgarların yeni bir saldırı için Avusturyalılara katılmasıyla yeni bir saldırı başlatıldı. 1915’in Kasım ve Aralık aylarında Kosova savaşının şiddetini arttırmasıyla, Sırp ordusu yenildi ve Sırbistan düştü. Müdahale iki taraf için de korkunç derecede kanlıydı. Avusturyalılar, Almanlar ve Bulgarların toplam kayıpları 313.500, Sırpların ise 320.000 askerdi.
Passchendaele Muharebesi (Toplam tahmini ölü 848.614)

                                     1917 yılının Temmuz ve Kasım ayları boyunca devam eden bu muharebe Birinci Dünya Savaşı boyunca süregelen siper savaşları arasında en kanlılarından biridir. 3. Ypres Muharebesi olarak da bilinen bu muharebenin amacı Batı Flanders’taki Passchendaele köyünü ele geçirmek ve Belçika ve çevresinden Alman ordusunu atmaktı. Alman hatlarına karşı düzenlenen bir dizi “bite and hold”  diye adlandırılan yıpratma operasyonundan sonra Kanada Birlikleri 6 Kasım 1917’de Passchendaele’i ele geçirdi. 

  
Savaş sırasında yaşananlar insanlık dışıydı; Her iki taraf da korkunç kayıplara verdi; İngilizler büyük kayıplar vermesine rağmen yalnızca çok küçük kazanımlar elde etti.

  
Savaş alanı sonu olmayan bir çamur deryasıydı; öyle ki askerleri ve hatta tankları dahi boğuyordu. Müttefikler 448.614, Almanlar ise 400.000 kayıp verdi.
Passchendaele Muharebesi (Toplam tahmini ölü 848.614) 1917 yılının Temmuz ve Kasım ayları boyunca devam eden bu muharebe Birinci Dünya Savaşı boyunca süregelen siper savaşları arasında en kanlılarından biridir. 3. Ypres Muharebesi olarak da bilinen bu muharebenin amacı Batı Flanders’taki Passchendaele köyünü ele geçirmek ve Belçika ve çevresinden Alman ordusunu atmaktı. Alman hatlarına karşı düzenlenen bir dizi “bite and hold” diye adlandırılan yıpratma operasyonundan sonra Kanada Birlikleri 6 Kasım 1917’de Passchendaele’i ele geçirdi. Savaş sırasında yaşananlar insanlık dışıydı; Her iki taraf da korkunç kayıplara verdi; İngilizler büyük kayıplar vermesine rağmen yalnızca çok küçük kazanımlar elde etti. Savaş alanı sonu olmayan bir çamur deryasıydı; öyle ki askerleri ve hatta tankları dahi boğuyordu. Müttefikler 448.614, Almanlar ise 400.000 kayıp verdi.
Verdun Muharebesi (Toplam 976.000 ölü)

                                    Somme Muharebesi planlandığı sırada Almanlar, Verdun-sur-Meuse şehri yakınlarındaki Fransız kalesine büyük bir saldırı başlattı. Almanların hedefi her ne kadar kasabayı ele geçirmek gibi gözükse de asıl amaçlarının Fransızlara ağır zayiatlar verdirerek savaştan çekilmelerini sağlamak olduğu aşikârdı. Buna rağmen Fransızlar Verdun’u inatla savundu ve Almanlara çok büyük kayıplar verdirdiler. Karşılığında kendileri de çok korkunç kayıplar vermişti. Muharebe sırasında iki taraf toplam 40 milyon top mermisi kullandı. İki tarafın zayiatlarının en az yüzde 70’i topçu ateşi sonucu oluştu. Atılan topların ortaya çıkardığı kraterleri görmek hala mümkün. Fransız kayıplarının 542.000’i bulduğu muharebede Almanlar 435.000 kayıp verdi.
Verdun Muharebesi (Toplam 976.000 ölü) Somme Muharebesi planlandığı sırada Almanlar, Verdun-sur-Meuse şehri yakınlarındaki Fransız kalesine büyük bir saldırı başlattı. Almanların hedefi her ne kadar kasabayı ele geçirmek gibi gözükse de asıl amaçlarının Fransızlara ağır zayiatlar verdirerek savaştan çekilmelerini sağlamak olduğu aşikârdı. Buna rağmen Fransızlar Verdun’u inatla savundu ve Almanlara çok büyük kayıplar verdirdiler. Karşılığında kendileri de çok korkunç kayıplar vermişti. Muharebe sırasında iki taraf toplam 40 milyon top mermisi kullandı. İki tarafın zayiatlarının en az yüzde 70’i topçu ateşi sonucu oluştu. Atılan topların ortaya çıkardığı kraterleri görmek hala mümkün. Fransız kayıplarının 542.000’i bulduğu muharebede Almanlar 435.000 kayıp verdi.
Somme Muharebesi (Toplam 1.219.201 ölü) 

                                    Birini Dünya Savaşı’nın en büyük kıyımlarından biri olan Somme Muharebesi, İngilizlerin zihinlerinde hala savaşın anlamsız katliamlarına dair en büyük örnek. 1916’da planlanan muharebenin amacı; Fransız ve İngiliz kuvvetlerinin, Alman hatlarında bir kırılma yaratarak, Almanlara savaşın kaderini belirleyecek bir darbe vurmaktı. Fakat Verdun'a yapılan Alman saldırısı, İtilaf Devletleri komutanlarını planlarını değiştirmeye zorladı ve savaş, esasen İngiliz saldırısı haline geldi; yine de Fransızlar önemli ölçüde katkıda bulundu. İngilizler saldırıya birkaç gün sürecek topçu ateşiyle başladılar; topçu ateşinin Alman hatlarına İngiliz birliklerinin yarabileceği kadar zarar vermesini umuyorlardı. Muharebenin ilk günü İngilizler bu planlarının işe yaramadığını acı bir şekilde öğrenmişti; 60.000 askerini kaybeden İngiliz ordusu, bir günde en çok kaybı bu muharebede vermişti. İngilizlerin hücumları, Somme bölgesinde 13 Kasım 1916’ya kadar devam edebildi fakat artık tükenmişlerdi. Muharebe sonuçsuz kalmış, amaçlanan yarma harekâtı başarısız olmuştu fakat hala stratejik olarak önemliydi çünkü Almanlar 60 kilometreden fazla gerilemişti. Muharebe 1918’de İtilaf devletlerinin zaferine sahne olacaktı. Fakat İtilaf devletleri için bedeli çok ağır olmuştu. Toplam kayıpları 623.906 asker, 100 tank ve 782 uçaktı. Almanlar ise yaklaşık olarak 600.000 asker kaybetmişti.
Somme Muharebesi (Toplam 1.219.201 ölü) Birini Dünya Savaşı’nın en büyük kıyımlarından biri olan Somme Muharebesi, İngilizlerin zihinlerinde hala savaşın anlamsız katliamlarına dair en büyük örnek. 1916’da planlanan muharebenin amacı; Fransız ve İngiliz kuvvetlerinin, Alman hatlarında bir kırılma yaratarak, Almanlara savaşın kaderini belirleyecek bir darbe vurmaktı. Fakat Verdun'a yapılan Alman saldırısı, İtilaf Devletleri komutanlarını planlarını değiştirmeye zorladı ve savaş, esasen İngiliz saldırısı haline geldi; yine de Fransızlar önemli ölçüde katkıda bulundu. İngilizler saldırıya birkaç gün sürecek topçu ateşiyle başladılar; topçu ateşinin Alman hatlarına İngiliz birliklerinin yarabileceği kadar zarar vermesini umuyorlardı. Muharebenin ilk günü İngilizler bu planlarının işe yaramadığını acı bir şekilde öğrenmişti; 60.000 askerini kaybeden İngiliz ordusu, bir günde en çok kaybı bu muharebede vermişti. İngilizlerin hücumları, Somme bölgesinde 13 Kasım 1916’ya kadar devam edebildi fakat artık tükenmişlerdi. Muharebe sonuçsuz kalmış, amaçlanan yarma harekâtı başarısız olmuştu fakat hala stratejik olarak önemliydi çünkü Almanlar 60 kilometreden fazla gerilemişti. Muharebe 1918’de İtilaf devletlerinin zaferine sahne olacaktı. Fakat İtilaf devletleri için bedeli çok ağır olmuştu. Toplam kayıpları 623.906 asker, 100 tank ve 782 uçaktı. Almanlar ise yaklaşık olarak 600.000 asker kaybetmişti.
Bahar Taarruzu (Toplam 1.539.715 ölü)

                                    Ludendorff Taarruzu ya da Kaiserschlacht (Kaiser’in Savaşı), isminden de anlaşıldığı üzere 1918 baharında başladı. Almanlar limanlarındaki ambargodan dolayı zorlanmaya başlamış, çok büyük kayıplar verdikleri için artık ön cephelerde eğitimsiz yaşlılar ve çocuklar savaşmaya başlamıştı. Amerika’dan gelecek olan binlerce kişilik birliklerin ise savaşı Almanların aleyhine çevireceği çok açıktı. Alman General Eric Ludendorff, saldırıya geçmeyi tercih etti. Taarruz 21 Mayıs 1918’de başladı. Saldırının hedefi İngilizlerin elinde bulunan Somme cephesiydi. İtilaf devletlerinin dikkatini ana taarruz dışına çekmek için üç farklı saldırı daha yapılacaktı. Almanlar, taarruzla düşman hatlarını yarmayı ve itilaf devletlerini ateşkese zorlamayı umuyordu. Hızlı hareket eden “stormtroopers” birliklerini kullanan Almanlar, başlangıçta çok önemli ilerlemeler kaydetti. Ancak operasyon hedeften yoksundu; Almanlar o kadar hızlı ilerlediler ki birliklerine ilerlemeyi devam ettirmek için gerekli mühimmat ve diğer ihtiyaçları ulaştırma konusunda yetersiz kaldılar. Ayrıca ilerlemeyi devam ettirebilecek hızlı hareket kabiliyetine sahip birlikleri sağlamakta da başarısız oldular. Taarruz durdurduğunda Alman birlikleri savunmasız bir pozisyondaydı. Almanların kayıpları 680.000’in üzerindeydi ve çoğunluğu saldırılara liderlik eden “stormtroopers” birlikleriydi. İtilaf devletleri ise 850.000’in üzerinde kayıp verdi.  Taarruz amacına ulaşmakta başarısız olmuştu ve Amerikan askerlerinin desteğe geldiği İtilaf devletleri son bir saldırı için hazırdı.
Bahar Taarruzu (Toplam 1.539.715 ölü) Ludendorff Taarruzu ya da Kaiserschlacht (Kaiser’in Savaşı), isminden de anlaşıldığı üzere 1918 baharında başladı. Almanlar limanlarındaki ambargodan dolayı zorlanmaya başlamış, çok büyük kayıplar verdikleri için artık ön cephelerde eğitimsiz yaşlılar ve çocuklar savaşmaya başlamıştı. Amerika’dan gelecek olan binlerce kişilik birliklerin ise savaşı Almanların aleyhine çevireceği çok açıktı. Alman General Eric Ludendorff, saldırıya geçmeyi tercih etti. Taarruz 21 Mayıs 1918’de başladı. Saldırının hedefi İngilizlerin elinde bulunan Somme cephesiydi. İtilaf devletlerinin dikkatini ana taarruz dışına çekmek için üç farklı saldırı daha yapılacaktı. Almanlar, taarruzla düşman hatlarını yarmayı ve itilaf devletlerini ateşkese zorlamayı umuyordu. Hızlı hareket eden “stormtroopers” birliklerini kullanan Almanlar, başlangıçta çok önemli ilerlemeler kaydetti. Ancak operasyon hedeften yoksundu; Almanlar o kadar hızlı ilerlediler ki birliklerine ilerlemeyi devam ettirmek için gerekli mühimmat ve diğer ihtiyaçları ulaştırma konusunda yetersiz kaldılar. Ayrıca ilerlemeyi devam ettirebilecek hızlı hareket kabiliyetine sahip birlikleri sağlamakta da başarısız oldular. Taarruz durdurduğunda Alman birlikleri savunmasız bir pozisyondaydı. Almanların kayıpları 680.000’in üzerindeydi ve çoğunluğu saldırılara liderlik eden “stormtroopers” birlikleriydi. İtilaf devletleri ise 850.000’in üzerinde kayıp verdi. Taarruz amacına ulaşmakta başarısız olmuştu ve Amerikan askerlerinin desteğe geldiği İtilaf devletleri son bir saldırı için hazırdı.
100 Gün Taarruzu (Toplam 1.855.369 ölü) 

                                    Bahar Taarruzundaki başarısızlıklarında sonra Almanlar güçsüz bir durumdaydı. Doğru düzgün savunamayacakları kadar alan ele geçirmiş ve en iyi birliklerini taarruz esnasında kaybetmişlerdi.  Öte yandan İtilaf Devletleri yıpranmış ama yıkılmış değildi ve ABD’den, General John “Blackjack” Pershing komutasında binlerce yeni birlik gelmişti. 

  
İtilaf Devletleri, İkinci Alman Ordusuna Amiens’te saldırma kararı aldı. Amiens Muharebesi başarıyla sonuçlandı ve Almanlar tuttukları hatları bırakarak çekilmek zorunda kaldılar. Bunu İkinci Somme, İkinci Noyons ve İkinci Arras gibi diğer muharebeler takip etti. Sonunda Almanlar Hindenburg Hattına kadar çekildiler. Zayıf düşmüş, tükenmiş Almanlar direnmeye devam edemedi ve ateşkes talep ettiler. 11 Kasım 1918’de imzalanan ateşkesle Birinci Dünya Savaşı bitmişti. İtilaf Devletleri savaşı kazanmıştı fakat 127.000’i ABD askeri olmak üzere 1.609.636 asker kaybetmişlerdi. Almanların kayıpları ise 785.733 askerdi.
100 Gün Taarruzu (Toplam 1.855.369 ölü) Bahar Taarruzundaki başarısızlıklarında sonra Almanlar güçsüz bir durumdaydı. Doğru düzgün savunamayacakları kadar alan ele geçirmiş ve en iyi birliklerini taarruz esnasında kaybetmişlerdi. Öte yandan İtilaf Devletleri yıpranmış ama yıkılmış değildi ve ABD’den, General John “Blackjack” Pershing komutasında binlerce yeni birlik gelmişti. İtilaf Devletleri, İkinci Alman Ordusuna Amiens’te saldırma kararı aldı. Amiens Muharebesi başarıyla sonuçlandı ve Almanlar tuttukları hatları bırakarak çekilmek zorunda kaldılar. Bunu İkinci Somme, İkinci Noyons ve İkinci Arras gibi diğer muharebeler takip etti. Sonunda Almanlar Hindenburg Hattına kadar çekildiler. Zayıf düşmüş, tükenmiş Almanlar direnmeye devam edemedi ve ateşkes talep ettiler. 11 Kasım 1918’de imzalanan ateşkesle Birinci Dünya Savaşı bitmişti. İtilaf Devletleri savaşı kazanmıştı fakat 127.000’i ABD askeri olmak üzere 1.609.636 asker kaybetmişlerdi. Almanların kayıpları ise 785.733 askerdi.
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >