YouTube'un tehlikeli yüzü: Gençlerin hayatında büyük bir yer kaplıyor

YouTube, gençlere yönelik birçok yayını içerisinde bulunduruyor

YouTuberlar Danla Bilic, Enes Batur ve sosyal medya fenomeni Kerimcan Durmaz hakkında, gençlere kötü örnek oluyorlar gerekçesiyle dava açıldı. Peki gerçekten de bu kavram, gençlerin gelişimine ve yaşam şekillerine olumsuz mu etkiliyor?

Sosyal medyanın etkileri gün geçtikçe devam ediyor. Öyle ki artık bu konu mahkemelere de taşınmış durumda.

Çocukları Taciz ve Sosyal Medyadan Koruma Derneği sosyal medya fenomenleri Kerimcan Durmaz, Enes Batur ve Danla Bilic hakkında 'çocuklara kötü örnek oluyorlar' gerekçesiyle suç duyurusunda bulunmuştu.

Bu duruma hem hak verenler vardı hem de karşı çıkanlar. Fenomenler de, haklarında açılan bu davaya tepki gösterdiler.

Peki konuyu sosyolojik ve psikolojik açıdan incelersek, karşımıza nasıl bir sonuç çıkıyor?

Daha önce sizler için, 'Tükenmişlik Sendromu', 'Şunu Yap, X TL Kazan' ve 'Halloween' konularını psikolojik açıdan inceleyen bir dosya haber hazırlamıştık hatırlarsınız:

Konuyu, daha iyi kavrayabilmek ve psikolojik açıdan algılayabilmek için Uzman Psikolog Şeyla İbrahimoğlu Delen'e sorduk. Delen, GZT için bu konuya özel bir yazı kaleme aldı:
Konuyu, daha iyi kavrayabilmek ve psikolojik açıdan algılayabilmek için Uzman Psikolog Şeyla İbrahimoğlu Delen'e sorduk. Delen, GZT için bu konuya özel bir yazı kaleme aldı:
'Gençlerin rol modeli: YouTuberlar'

                                    
                                    Biliyorsunuz ki artık internetle geçirdiğimiz zaman dilimi iyice arttı. Üç yaşındaki çocuklar bile YouTube’dan video izlemeden yemek yiyemiyor veya uyuyamıyorlar. Daha küçük yaşlardan itibaren hayatımızın her alanına giren internetin kolaylaştırdığı birçok durum olmasına rağmen kontrolsüz kullanımının verdiği zararlar da gün geçtikçe artıyor. Hepimiz biliyoruz ki çocuk ve gençlerin artık en çok vakit geçirdiği yerler YouTube kanalları oldu. Youtube kanallarını takip etmek onlar için her gün yaptıkları bir alışkanlık haline dönüştü. Orada izledikleri hayatlar, durumlar ve olaylar hepsi için sosyal hayatlarında arkadaşları ile konuştukları sohbetler haline geldi.
'Gençlerin rol modeli: YouTuberlar' Biliyorsunuz ki artık internetle geçirdiğimiz zaman dilimi iyice arttı. Üç yaşındaki çocuklar bile YouTube’dan video izlemeden yemek yiyemiyor veya uyuyamıyorlar. Daha küçük yaşlardan itibaren hayatımızın her alanına giren internetin kolaylaştırdığı birçok durum olmasına rağmen kontrolsüz kullanımının verdiği zararlar da gün geçtikçe artıyor. Hepimiz biliyoruz ki çocuk ve gençlerin artık en çok vakit geçirdiği yerler YouTube kanalları oldu. Youtube kanallarını takip etmek onlar için her gün yaptıkları bir alışkanlık haline dönüştü. Orada izledikleri hayatlar, durumlar ve olaylar hepsi için sosyal hayatlarında arkadaşları ile konuştukları sohbetler haline geldi.

                                    
                                    Youtuberlar onların hayran oldukları kişiler oldu. Peki bu sonsuz YouTube denizinde çocuklar ve gençler izledikleri şeyleri bu kadar önemsiyor ve hayatlarına katıyorken; kontrolsüz içeriklerin de onları bir o kadar olumsuz etkilediğinin farkında mıyız? Çocuklar ve gençler toplum içinde yer edinebilmek ve kabul görmek için dünyayı izler ve kendilerine uygun olanı taklit edip kanıksarlar. Bu taklit eğilimi de eskiden dinledikleri müzisyenler, okudukları yazarlar, hayran oldukları anne babalar iken artık hayatlarının büyük çoğunluğunu kaplayan YouTuberlar olmuş durumda.
Youtuberlar onların hayran oldukları kişiler oldu. Peki bu sonsuz YouTube denizinde çocuklar ve gençler izledikleri şeyleri bu kadar önemsiyor ve hayatlarına katıyorken; kontrolsüz içeriklerin de onları bir o kadar olumsuz etkilediğinin farkında mıyız? Çocuklar ve gençler toplum içinde yer edinebilmek ve kabul görmek için dünyayı izler ve kendilerine uygun olanı taklit edip kanıksarlar. Bu taklit eğilimi de eskiden dinledikleri müzisyenler, okudukları yazarlar, hayran oldukları anne babalar iken artık hayatlarının büyük çoğunluğunu kaplayan YouTuberlar olmuş durumda.

                                    
                                    Arkadaşları tarafından popüler algılanan sosyal medya fenomenlerinin yaptıklarını izleyip beğeniyor, onların özendirerek sunup yaşadığı hayatı yaşamak istiyorlar. 

  
İzledikleri yanlışlar ve olumsuz durumlar özellikle ergenlik dönemindeki gençlerin temel gelişim özelliği olan kimlik oluşturma aşamasında onların karakterlerini etkiler duruma geldi. Arkadaşları ve toplum tarafından onaylanan insanlar olmak, onlar gibi beğenilmek, onların yaşadığı hayatı yaşamayı istemek kimlik oluşturma dönemindeki çocukları en çok etkileyen durumların başında yer alıyor.
Arkadaşları tarafından popüler algılanan sosyal medya fenomenlerinin yaptıklarını izleyip beğeniyor, onların özendirerek sunup yaşadığı hayatı yaşamak istiyorlar. İzledikleri yanlışlar ve olumsuz durumlar özellikle ergenlik dönemindeki gençlerin temel gelişim özelliği olan kimlik oluşturma aşamasında onların karakterlerini etkiler duruma geldi. Arkadaşları ve toplum tarafından onaylanan insanlar olmak, onlar gibi beğenilmek, onların yaşadığı hayatı yaşamayı istemek kimlik oluşturma dönemindeki çocukları en çok etkileyen durumların başında yer alıyor.

                                    
                                    Sunulanların gerçek olup olmadığı ile çoğu zaman ilgilenmeyip doğru olarak kabul ediyor ve hayatlarına yerleştiriyorlar. Sosyoekonomik seviyesi izlediklerine yetmeyen çocuklar ailelerinin onlara sunduklarını yetersiz buluyor ve mutsuz oluyorlar. Hayatlarından aldıkları tatmin azalıyor ve kendi hayatlarını sürekli sosyal medyada gördükleri hayatlarla kıyaslamaya başlıyorlar. Bu da onların özgüvenlerini ve hayat doyumlarını düşürüyor. Onlar gibi olmak ve onlar gibi yaşamak için limitlerini zorlayabiliyorlar.
Sunulanların gerçek olup olmadığı ile çoğu zaman ilgilenmeyip doğru olarak kabul ediyor ve hayatlarına yerleştiriyorlar. Sosyoekonomik seviyesi izlediklerine yetmeyen çocuklar ailelerinin onlara sunduklarını yetersiz buluyor ve mutsuz oluyorlar. Hayatlarından aldıkları tatmin azalıyor ve kendi hayatlarını sürekli sosyal medyada gördükleri hayatlarla kıyaslamaya başlıyorlar. Bu da onların özgüvenlerini ve hayat doyumlarını düşürüyor. Onlar gibi olmak ve onlar gibi yaşamak için limitlerini zorlayabiliyorlar.

                                    
                                    Biz çocuklarımızın gelişiminin olumsuz etkilenmemesi için onların hayatında internetin yerinin kontrolsüz ve fazla olmasını engellemeliyiz. Peki bunun için ne yapabiliriz? Onlarla geçirdiğimiz kaliteli zamanları ve oyunlarımızı arttırarak işe başlayabiliriz. Sosyal medya artık 7’den 70’e hepimizin hayatının içine bu kadar dahil olmuşken çocuklarımızın ve gençlerimizin internete ayırdıkları zamanda ilgilendikleri konulara biz de dahil olup onlarla paylaşabiliriz. İçerik açısından kontrolsüz sunulan videoların olumlu olduğu kadar olumsuz öğretileri de var, ama onlara doğruyu yanlışı ayırt etme bilincini anne babalar olarak biz vermeliyiz.
Biz çocuklarımızın gelişiminin olumsuz etkilenmemesi için onların hayatında internetin yerinin kontrolsüz ve fazla olmasını engellemeliyiz. Peki bunun için ne yapabiliriz? Onlarla geçirdiğimiz kaliteli zamanları ve oyunlarımızı arttırarak işe başlayabiliriz. Sosyal medya artık 7’den 70’e hepimizin hayatının içine bu kadar dahil olmuşken çocuklarımızın ve gençlerimizin internete ayırdıkları zamanda ilgilendikleri konulara biz de dahil olup onlarla paylaşabiliriz. İçerik açısından kontrolsüz sunulan videoların olumlu olduğu kadar olumsuz öğretileri de var, ama onlara doğruyu yanlışı ayırt etme bilincini anne babalar olarak biz vermeliyiz.
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >