⛱Yaz tatilinde koronavirüse karşı nasıl önlem almalıyız?
Koronavürüsün neden olduğu COVID-19’la mücadele kapsamında alınan tedbirler yavaş yavaş gevşetilerek normale dönüş için adımlar atılıyor.Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Songül Özer, yaz tatilini salgın riskinden uzak şekilde geçirmek için tavsiyelerde bulundu.
Yaz mevsimi için yeni döneme uygun olan tedbirlerin önemini vurgulayan uzmanlara göre, seyahatlerde araç içinde mutlaka maske takılması gerekiyor. Otobüs yolculuklarında yan, ön ve arka koltukların boş olması gerektiğini kaydeden uzmanlar, havuz ve denize girerken de kalabalığa dikkat edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Yaz aylarında gerçekleştirilecek seyahatlerde alınması gereken önlemlere de dikkat çeken Dr. Songül Özer, “İleri yaştaki bireyler seyahat ederken ya yanlarına bir refakatçi alma durumları var ya da aileden birisi kendi aracını kullanıyor ve araçta 3-4 kişi birlikte seyahat ediyor. Eğer araçta kendilerinden başkaları da varsa, yolculuk ne kadar uzun olursa olsun mutlaka araç içinde maskeyi çıkarmamak gerekiyor. Çünkü aracın içi çok küçük, dar bir alan.Bizim fiziksel mesafemiz 1,5 – 2 metreyi aracın içinde koruyamıyoruz. O nedenle aile ferdi bile olsa maske ile yolculuk yapmak gerekiyor. Uzun süreli yolculuklarda ise ara ara durup, arabadan inip veya camı açıp maskeyi çıkarıp havalanma ihtiyacı hissedilecektir. 9-10 saat maske ile seyahat etme teorik olarak doğru ama uygulanabilirliği zor. O nedenle mutlaka iki saatte bir camı açıp havalandırma yapmalı. Sadece COVID-19 için değil genel uyarı olarak da araç içinde birden fazla kişi varsa kesinlikle tütün ve benzeri ürün de kullanılmaması gerekiyor” uyarısında bulundu.
Otobüs yolculuklarında yan, ön ve arka koltuklar boş olmalı
Otobüs ile seyahatlerde otobüs firmalarının mutlaka seyahat şartlarına uygun bir yolculuk planlamış olması gerektiğini kaydeden Dr. Songül Özer, “Yandaki koltuk boş olacak şekilde uygulama olmalı. %50 kapasite önemli. Yan koltuk boşsa diğer yan koltuk da boşsa ön ve arka koltuklar boşsa 1,5 – 2 metrelik fiziksel mesafe çapı korunmuş oluyorsa, bu koşullarda bir otobüs içinde mevcutsa maske takmak zorunda değiliz ama o mesafe yoksa yolculuk ne kadar uzun olursa olsun maske kullanımını gerekiyor” dedi.
Havuzda denizde de kalabalığa dikkat!
Tatil yapılacak otellerde dikkat edilmesi gerekenlere de değinen Dr. Songül Özer, “Bazı otellerin güneşlenirken veya denize girerken çok fazla insanın bir arada olmasını önlemek adına azaltma uygulamaları yaptığını okuyoruz. Bu çok güzel bir uygulama çünkü her ne kadar açık hava da olsa 1 metre, 1,5 metre mesafeyi korumakta fayda var. Şezlongları da sosyal mesafeli yerleştirmişler. Bazı oteller aileler için özel alanlar oluşturmuş. Denize girerken de fiziksel mesafeye dikkat edilmeli. Yoğunluğun olduğu bir anda girmemek lazım. Çünkü yüzüyorsunuz mesafeyi sürekli kollamanız mümkün değil. Denizde yoğunluk varsa girilmemeli. Sakin olan yerlere, tek başınıza yüzebilirsiniz. Virüsün suyla geçmediği bilgisini biliyoruz. Tuvaletle geçmediğini biliyoruz. Yeme içmeyle geçmediğini biliyoruz. Havuzda denizde maske kullanımı olmayabilir elbette ama sosyal mesafeyi korumamız gerekiyor” dedi.
Piknik yapmak bu dönemde riskli
Açık alanda yürüyüş yaparken maske takmanın önemini vurgulayan Dr. Songül Özer, kişilerin bir arada bulunduğu piknik gibi etkinlikleri bu yaz tavsiye etmediklerini belirterek “Piknik toplu olarak yapılan bir eylem, o nedenle bu dönemde riskli. İki kişi, üç kişi belki gidilebilir ama iş yerlerinin yaptığı organizasyonlar gibi ya da konu komşu toplanıp gitmek şeklinde toplu organizasyon şeklinde yapılmamalı. Bunları bu yaz bence yapmamalıyız. Hatta bu yaz düğün gibi toplu organizasyonlar da yapılmamalı. Nikah olabilir ama kalabalıkla yapılan her türlü toplu eğlencelerin Eylül, Ekim’e kadar olmamasında fayda var.Sahilde tek başına yürümek bence bu aralar yapılabilecek en güzel spor. Maskenizi takın, virüsün havada asılı kaldığını düşünmüyoruz ama yine de yanımızdan biri geçebilir, biz bir dükkana girebiliriz o sırada bir alışveriş yapabiliriz. Birisi ile karşılaşma ihtimalimiz var. En doğru şey maske takmak, açık havada mümkünse yalnız, en fazla bir arkadaşınızla yürüyüşler yapabilirsiniz” tavsiyesinde bulundu.
Çocuklara el yıkama çok iyi öğretilmeli
Çocukların sokakta nasıl korunması gerektiğine de değinen Dr. Songül Özer, “Çocuklara maske takmak zor. Çocuklar o kadar hareketliler ki. Normal masada çalışırken, otururken veya yürürken bile maskeyle nefes almak bir süre sonra zorlaşıyor. Temmuz - Ağustos gibi sıcaklarda o etkinlikleri yaparken çocuğunuzu maskeli tutamayabilirsiniz. Bildiğimiz güzel bilgi çocuklar çok fazla hasta olmadı. Koronavirüs çocuklarda çok ağır hastalıklar yapmadı. Birçok tartışmalar var, bu konuda hipotez atıldı, yoğun bağışıklıkları ile ilgili. Çocuklara maske taktıramasak da el yıkamayı öğretebiliriz. Kendi hijyenlerine dikkat etmesini öğretebiliriz. Tabii ki kendi başına yapabilen yaştaki çocuklar için söylüyorum. Diğer yaş grubu daha kolay çünkü onlar ebeveynlerinin sürekli gözetimindeler. Ebeveynler sürekli çocuklarının ağızlarını, ellerini, burunlarını sık sık yıkayacaklar. Ve mümkün olduğunca diğer çocuklarla, grup eğlenceleri ya da grup oyunları maalesef yaptıramayacaklar ama ferdi sporlar, oyunlar veya bir kişi iki kişi şeklinde daha küçük gruptaki aktivitelere yavaş yavaş izin verecekler” diye konuştu.