Türkiye'nin gündemine oturan olay: Annenin korktuğu başına geldi
Amasya'da 5 aydır ayrı yaşadığı ve boşanma davasının sürdüğü eşi tarafından bıçaklanarak öldürülen kadının ablasına televizyonda kadın cinayeti haberi izledikleri sırada “Bir gün beni de bu şekilde haberlerde görürsün. Bir gün gelip beni keser” dediği ortaya çıktı.
Geçtiğimiz hafta Amasya'da cinayete kurban giden kadının ablası, kardeşinin televizyonda gördüğü kadın cinayeti haberinden sonra kendisine "Bir gün ben de bu şekilde haberlerde görürsün." dediğini söyledi.
Amasya’nın Suluova ilçesinde meydana gelen olayda, pazarcılık yapan Ferhat Z., bir gün sonraki boşanma davaları öncesi konuşmak için 5 aydır ayrı yaşadığı eşi Ayşe Zengin’in kaldığı eve gitmiş, küçük oğlu Metehan’ı (8) alıp gezdirdikten sonra tekrar geldiği evde çıkan tartışmada iki çocuğunun annesi Ayşe Zengin’i bıçaklayarak öldürmüştü. Boşanma davalarının görüleceği Salı günü toprağa verilen Ayşe Zengin’in tabutunu 11 yaşındaki oğlu Salih sırtlamıştı. Hayatının en ağır yükünü taşıyan çocuk, Türkiye gündemine oturmuştu.
“Bir gün beni de bu şekilde haberlerde görürsün”
Olay sonrası yeğenlerine kendisi bakmaya başlayan evli ve 3 çocuk annesi Hatice Çoban, 12 yıldır şiddet gördüğünü öne sürdüğü kardeşinin başına gelecekleri 4 ay önce dillendirdiğini söyledi. Birlikte televizyon izlerken karşılaştıkları kadın cinayeti haberi sonrası kendisinin “Yazık olmuş. Hele ki seni çektik, kurtardık” demesi üzerine kardeşinin “Ben sanmıyorum ondan kurtulacağımı. Bir gün beni de bu şekilde haberlerde görürsün. Bir gün gelip beni keser. Eğer bana bir şey olursa sana vasiyetim çocuklarımı hiç kimseye bırakma, sahip çık” dediğini gözyaşları içinde aktaran Hatice Çoban, kardeşini kurtaramamanın üzüntüsünü yaşadıklarını belirterek, tutuklanan katil zanlısının en ağır cezaya çarptırılmasını istedi.
“Ben annemi değil, melek taşıdım”
Babası tarafından öldürülen annesinin tabutunu taşımasıyla hafızalara kazınan 11 yaşındaki hafızlık eğitimi alan Salih’in “Ben annemi değil, melek taşıdım” dediğini anlatan Çoban, annesinin yönlendirmesiyle Kur’an kursuna yazılan, bir gözünde yüzde 20, diğerinde yüzde 40 oranında görme kaybı olan yeğeninin hedefinin en yakın zamanda annesinin isteği olan hafızlık eğitimini tamamlamak olduğunu söyledi.