Şarkıcı Gülşen tutuklanarak cezaevine gönderildi
Nisan ayında verdiği konserinde imam hatiplilere yönelik sarf ettiği sözlerden dolayı 'halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan hakkında başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan şarkıcı Gülşen, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Gülşen, gece Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na götürüldü.
Şarkıcı Gülşen'in geçtiğimiz nisan ayında verdiği bir konserde imam hatiplilere yönelik sözleri tepkilere neden oldu.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, şarkıcı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu hakkında, "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" suçundan resen soruşturma başlattı.
Savcılığın talimatı üzerine Gülşen, polis ekiplerince gözaltına alındı. Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne getirilen Gülşen, savcılık işlemlerinin ardından tutuklanma talebiyle Nöbetçi İstanbul Sulh Ceza Hakimliğine sevk edildi. Hakimlik, şüphelinin üzerine atılı bulunan ''halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etme'' suçunu işlediği hususunda kuvvetli suç şüphesinin varlığını, gösterir somut delillerin mevcut olması, suçun yasal alt ve üst sınırı dikkate alındığında adli kontrol hükümlerinin yetersiz kalacağının anlaşılması, bu anlamda tutuklama tedbirinin daha uygun ve orantılı olacağını değerlendirerek şüphelinin tutuklanmasına karar verdi.
Gülşen, kararın ardından Bakırköy Kapalı Kadın Cezeevi'ne gönderildi.
Gülşen'in ifadesi
Suçlamayı kabul etmeyen Gülşen, savcılığa verdiği ifadesinde, olaya konu sözlerin 30 Nisan 2022'de Ataşehir konserinde geçtiğini belirterek, "Ben 25 yıllık sanatçıyım. Müzisyen çalışma arkadaşlarım var. Bu grupla birlikte konserlerde sahne alırım. Kadromda klavye müzisyeni olarak yer alan Miraç isimli arkadaşımın lakabı 'imam'dır. Ayrıca arkadaşlarla kendi aramızda 'aptal, salak, sapık' olarak şakalaşırız. Talihsizlik olarak bu iki kelime bir araya gelmiştir. Arkadaşımız imam hatipte okumamıştır. Grupta tüm arkadaşlarımın lakabı mevcuttur. Bu konuşma, bu diyalog, konserin hatırlamadığım bir aşamasında, muhtemelen bir şarkı arasında Miraç ile aramızda geçen bir konuşmadır. Orkestrama, 'Beni seyircilerimin arasına omuzlarınızda taşıyın' demem üzerine, bana orkestra arasından 'Seni imam taşısın' şeklinde cevap gelince bahse konu konuşma Miraç ile aramızda geçmiştir. Bu konuşma, konsere gelenlere ya da medyaya hitaben yaptığım bir konuşma değildir'' şeklinde konuştu.
Ülkesini seven, fırsat eşitliğine inanan, kimseyi ayırıp örselemeyen bir sanatçı olduğunu söyleyen şüpheli Çolakoğlu, şöyle devam etti:
"Bu kısa görüntü aylar sonra kim tarafından ne amaçla servis edildi bilemiyorum. Ancak provokatif amaçlı olarak servis edildiğini düşünüyorum. Aramızdaki esprilerin bu haliyle kamuoyuna yansıması sonucu yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. Ben imam hatiplileri ya da ülkemizin bir kısmını kötülemek, onlara hakaret etmek amacıyla asla bu konuşmayı yapmadım. Ülkenin tüm değerlerine ve hassasiyetlerine saygım sonsuzdur. Ayrıca yaşanan olayın zamansız bir yerde gerçekleşmesi talihsizliktir. Ben memleketimin bütünlüğünü, dil, din, ırk hiçbir şekilde kategorize etmeden ülkemin bütünlüğünü ve refahını görmek için mücadele ediyorum. En yakın arkadaşımla yaptığım esprinin insanları kışkırtıcı bir şekilde yorumlanmasını kabul etmiyorum. Ben yıllardır tanınan bir insanım. Şu ana kadar meslek hayatımda herhangi bir grubu veya insanı ayırt ya da kategorize etmedim. Şakalaşmanın herhangi bir gruba yönelik nefret içerikli olarak algılanması beni çok üzmüştür."
Suç işleme kastı olmadığını ifade eden şüpheli, hakkındaki suçlamayı kabul etmedi.
Sosyal medyadan özür diledi
Gülşen, adliyeye sevk edilmesinin ardından sosyal medya hesabından açıklama yaptı.
Paylaşımında, "Söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum" diyen şarkıcı, “Uzun yıllardır birlikte çalıştığım çalışma arkadaşlarım ile iş ve çalışma ortamında yapmış olduğum bir espri toplumu kutuplaştırmayı hedefleyen kimseler tarafından öne çıkarılarak yayınlanmıştır. Sözlerimin ülkemizdeki kutuplaştırmayı hedefleyen kötü niyetli kimselere malzeme vermiş olmasından dolayı üzgünüm. İnandığım özgürlüğü savunurken, eleştirdiğim radikal uca kendimin savrulduğunu görüyorum. Videodaki söylemimden rahatsızlık duyan ve incinen herkesten özür diliyorum. Daha başka bir dil bulmalıydım; bulacağım." ifadelerini kullandı.