Rüzgar Çetin'ine rüzgar gibi tahliye
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Beşiktaş'ta bilinçli taksirle bir polis memurunun şehit olmasına, birinin de ağır yaralanmasına neden olduğu gerekçesiyle 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılan Rüzgar Çetin'in, "Verilen ceza miktarı, tutuklulukta geçirdiği süre, mağdurların şikayetlerinden vazgeçmesini" göz önüne alarak tahliyesine karar verdi.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki karar duruşmasına, tutuklu sanık Rüzgar Çetin ve avukatları katıldı.
Sanık avukatı Mehmet Uysal, dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti ise mevcut delil durumunu ve yargılamanın geldiği aşamayı dikkate alarak talebi reddetti.
Cumhuriyet Savcısı Ekrem Şakar, esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu. Mütalaada, sanık Rüzgar Çetin'in "bilinçli taksirle bir kişiyi öldürmek ve bir kişiyi yaralamak" suçundan cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
Mütalaaya karşı beyanı sorulan sanık Çetin, ''Trafik kurallarını ihlal etmedim. Önümdeki aracı sollamak istedim. Hızlı değildim. Aracım ile trafiğe açık olan orta şeritte hareket ettim. Alkol sınırları içerisinde olduğunu düşünerek hareket ettim. Tahliyemi istiyorum. Çok üzgünüm. Keşke hiç olmasaydı.'' diye konuştu.
Sanık avukatları da mütalaaya karşı söz alarak, kazanın bilinçli taksirle değil, adi taksirle meydana geldiğini, kazada hayatını kaybeden polis memurunun ailesinin ve yine kazada yaralanan polis memurunun şikayetinden vazgeçtiğini söyledi.
- "Çok üzgünüm"
Davayı karara bağlayacağını belirten mahkeme heyeti, son sözünü sorduğu sanık Çetin, ''Çok üzgünüm, tahliyemi istiyorum.'' dedi.
Heyet, duruşmaya verilen kısa aranın ardından kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti, sanık Rüzgar Çetin'in, "taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma" suçunu işlediğinin sabit olmasını, suçun işlendiği yer ve zamanı, kusurun derecesi ile kazada mağdurun yaralanmasının niteliğini göz önüne alarak, 5 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
"Bilinçli taksir" sebebiyle kazanın meydana geliş şeklini dikkate alarak sanığa verilen cezayı 7 yıl 6 ay hapis cezasına çıkaran heyet, sanığın iyi hali, duyduğu pişmanlık ve duruşmadaki tutumlarını dikkate alarak, cezayı 6 yıl 3 aya düşürdü.
Sanığın sürücü belgesinin 1 yıl 6 ay süreyle geri alınmasına karar veren heyet, sanığa verilen ceza miktarı, tutuklulukta geçirdiği süre, mağdurların şikayetlerinden vazgeçmiş olmasını göz önüne alarak, sanık Çetin'in tahliyesine oy çokluğuyla hükmetti.
- Mahkeme Başkanı'nın muhalefet şerhi
Karara karşı oy kullanan Mahkeme Başkanı Erdoğan Şimşek, muhalefet şerhinde şunları kaydetti:
"Her ne kadar hakimlerce temel ceza 5 yıl hapis olarak belirlenmişse de olayın oluş şeklinin kamu hizmeti yapan müteveffa ve mağdurun görevi esnasında meydana geldiği, Adli Tıp Kurumunun raporunda kusurun tamamının sanığa ait bulunduğu, olayın oluş şekli, meydana gelen tehlike ve zarar dikkate alındığında, temel cezanın takdiren 10 yıl hapis olarak tayin edilmesi, 1/2 oranında arttırılmak suretiyle netice cezanın 15 yıl hapis olarak tayin edilmesi gerekirdi. Netice cezanın 15 yıl olduğu nazara alınarak da sanığın 8 ay gibi bir süre tutuklu kalması nedeniyle tahliye kararına karşıyım."
Sanık avukatı Mehmet Uysal, dosyanın Adli Tıp Genel Kurulu'na gönderilmesini talep etti.
Mahkeme heyeti ise mevcut delil durumunu ve yargılamanın geldiği aşamayı dikkate alarak talebi reddetti.
Cumhuriyet Savcısı Ekrem Şakar, esas hakkındaki mütalaasını mahkemeye sundu. Mütalaada, sanık Rüzgar Çetin'in "bilinçli taksirle bir kişiyi öldürmek ve bir kişiyi yaralamak" suçundan cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
Mütalaaya karşı beyanı sorulan sanık Çetin, ''Trafik kurallarını ihlal etmedim. Önümdeki aracı sollamak istedim. Hızlı değildim. Aracım ile trafiğe açık olan orta şeritte hareket ettim. Alkol sınırları içerisinde olduğunu düşünerek hareket ettim. Tahliyemi istiyorum. Çok üzgünüm. Keşke hiç olmasaydı.'' diye konuştu.
Sanık avukatları da mütalaaya karşı söz alarak, kazanın bilinçli taksirle değil, adi taksirle meydana geldiğini, kazada hayatını kaybeden polis memurunun ailesinin ve yine kazada yaralanan polis memurunun şikayetinden vazgeçtiğini söyledi.
- "Çok üzgünüm"
Davayı karara bağlayacağını belirten mahkeme heyeti, son sözünü sorduğu sanık Çetin, ''Çok üzgünüm, tahliyemi istiyorum.'' dedi.
Heyet, duruşmaya verilen kısa aranın ardından kararını açıkladı.
Mahkeme heyeti, sanık Rüzgar Çetin'in, "taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olma" suçunu işlediğinin sabit olmasını, suçun işlendiği yer ve zamanı, kusurun derecesi ile kazada mağdurun yaralanmasının niteliğini göz önüne alarak, 5 yıl hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
"Bilinçli taksir" sebebiyle kazanın meydana geliş şeklini dikkate alarak sanığa verilen cezayı 7 yıl 6 ay hapis cezasına çıkaran heyet, sanığın iyi hali, duyduğu pişmanlık ve duruşmadaki tutumlarını dikkate alarak, cezayı 6 yıl 3 aya düşürdü.
Sanığın sürücü belgesinin 1 yıl 6 ay süreyle geri alınmasına karar veren heyet, sanığa verilen ceza miktarı, tutuklulukta geçirdiği süre, mağdurların şikayetlerinden vazgeçmiş olmasını göz önüne alarak, sanık Çetin'in tahliyesine oy çokluğuyla hükmetti.
- Mahkeme Başkanı'nın muhalefet şerhi
Karara karşı oy kullanan Mahkeme Başkanı Erdoğan Şimşek, muhalefet şerhinde şunları kaydetti:
"Her ne kadar hakimlerce temel ceza 5 yıl hapis olarak belirlenmişse de olayın oluş şeklinin kamu hizmeti yapan müteveffa ve mağdurun görevi esnasında meydana geldiği, Adli Tıp Kurumunun raporunda kusurun tamamının sanığa ait bulunduğu, olayın oluş şekli, meydana gelen tehlike ve zarar dikkate alındığında, temel cezanın takdiren 10 yıl hapis olarak tayin edilmesi, 1/2 oranında arttırılmak suretiyle netice cezanın 15 yıl hapis olarak tayin edilmesi gerekirdi. Netice cezanın 15 yıl olduğu nazara alınarak da sanığın 8 ay gibi bir süre tutuklu kalması nedeniyle tahliye kararına karşıyım."