Putin'e karşı darbe ve suikast söylentileri büyüyor
Rusya'nın Ukrayna'ya saldırısı 17 gündür devam ederken tüm dünya tarafından tepki gösterildi. Uygulanan yaptırımların yanı sıra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında birçok iddia ortaya atıldı. Özellikle Putin hakkında çıkan suikast, görev değişikliği gibi iddialar gündemde bir numaralı konu haline gelmiş durumda.
Rusya’nın yıllardır görevde olan Devlet Başkanı Vladimir Putin aldığı savaş kararı ile dünyayı geri dönülemez bir uçurumun eşiğine getirdi. Savaşın yıkıcı gerçeği tüm dünyayı Rusya’ya karşı birleştirirken herkesin hedefindeki isim ise ortak…
Görev değişikliği iddiası gündemde konuşuluyor
Ukrayna'ya başlattığı askeri operasyonla tüm dünyanın tepkisini çeken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hakkında ortaya birçok iddia atılmaya devam ediyor. Özellikle Putin hakkında çıkan suikast, görev değişikliği gibi iddialar gündemde bir numaralı konu haline gelmiş durumda.
Özellikle Batı ve ABD'nin Rusya'ya karşı uyguladığı ekonomik yaptırımlar, Moskova yönetiminin elini kolunu bağlamış durumda. Bir anda sistemden kopartılan Rusya, ilaçlar, temel gıda maddeleri ve bebek mamaları gibi hayati önemdeki ürünleri için nasıl fiyat ayarlaması yapacağını düşünüyor.
Rusya'nın hedefi değişti mi?
Savaşın 17'nci gününde Putin, işgalin başladığı ilk hedefinden uzaklaşmış durumda. İlk günlerde tüm Ukrayna'yı ele geçirmek isteyen ve ülkeyi Nazizm’den arındırma amacı güttüğünü iddia eden Rus lider artık Kırım ve Donbas bölgesinin Ukrayna tarafındantanınmasına ve konunun burada kapanmasına ikna olmuş durumda. Ancak bunu yaparken saldırıların şiddetini giderek artırıyor ve müzakere masasına eli güçlenmiş, daha fazla şehri ele geçirmiş şekilde oturmak istiyor.
Hastalık şüpheleri sorgulanıyor
Yaşananlardan sonra Rus lider hakkında hastalık söylentileri çıkmaya başladı. Özellikle Brezilya lideri Bolsonaro’nun kendisiyle el sıkışabilmek için 5 kez test yaptırmak zorunda kalması gibi faktörler Rus liderin bağışıklığını azaltan ve kendisini tehlikeye atan bir hastalığı olabileceğini düşündürüyor.
Ellerinin titrediği videolar “Parkinson’u olabilir mi?” sorusunu sorduruyor, yüzünün şiş görüntüsü kortizonlu ilaçlar kullandığının kanıtı olarak görülüyor, davranışlarındaki anlık ve ani değişimler ölümden korkmasını sağlayan büyük bir hastalığı mı var şüphelerini doğuruyor.
Putin'in görevden alınması mümkün mü?
Öte yandan Putin'in görevini ve gücünü kendi isteğiyle bırakacağına kimse şans vermiyor. Özellikle Putin'in oluşturduğu seçim sistemi işleri zorlaştırmış durumda. Ama anayasının 93'üncü maddesine göre Putin görevden alınabilir. Bu madde teoride devlet başkanları işledikleri ciddi suçlar nedeniyle yerinden edebilecek bir yasa. Ancak bunun gerçekleşmesi için parlamentodan mutlaka çoğunluk kararı çıkması gerekiyor. Üstelik Anayasa Mahkemesi ve Yüksek Mahkeme de bu kararı onamalı. Oysa tüm bu kurumlar Putin tarafından kontrol ediliyor ve fikirleri Putin’in görevden alınması bile olsa bunun Kremlin’in gözünden kaçmasına olanak yok.
Ülkede tüm elitleri ve siyasetçileri takip eden iki kurum var: Federal Güvenlik Servisi (FSB) ve daha gizli çalışan Federal Koruma Servisi (FSO). Bu kurumların görevlileri her sabah Putin'e güvenlik raporlarını ve casuslar yoluyla elde edilen bilgileri veriyor ve ülkede neler olup bitiği aktarıyor.
Suikast iddiaları Putin için düşük ihtimal
Batı’da çok dillendirilen bir olasılık olarak karşımıza suikast tehlikesi geliyor. Fakat çok karmaşık güvenlik protokolleriyle korunan Putin için bu ihtimal oldukça düşük. Kaldığı her yerleşim karadan ve havadan gözleniyor, araçla bir yere gidiyorsa özel bomba imha ekipleri onunla birlikte yol alıyor ve tıpkı bir imparator gibi yemeklerini ondan önce tadan birileri bile var.
Rusya’nın son Çar’ı II. Nicholas, Bolşevikler tarafından ancak ailesi de kendisiyle birlikte ele geçirilince öldürülebilmişti. Putin’in çevresindeki güvenlik kuvvetleri ise 140 yıl önce yaşananlar tekrar edilemesin diye var.
Darbe olması mümkün mü?
Öte yandan ordunun en üst düzey isimleri bile FSB tarafından gözleniyor. Üstelik Putin’in ‘ordu içinde ordu’ diye tanımlanabilecek, kendi mühimmatı ve donanımı olan özel bir muhafız birliği var. Bu birliğin başındaki Viktor Zolotov da Putin’e en sadık isimlerden biri olarak tanımlanıyor.
FSO’nun 5 bin 500 görevlisi ise bağlılıkları ve özel yetenekleri tespit edilerek seçilmişler. Kendini tüm bu koruma altında güvende hissetse de tam da bu hassasiyet her şeyin sonu olabilir: Putin’in özenle yaptığı seçimler ve bu koruma ordusunun yetenekleri rüzgâr tersine döndüğünde onun aleyhine işleyip tehlikeli bir durum oluşturabilir.
Kaynak: Türkiye Gazetesi