Lavabo açıcısı yüzünde patlayan kadın: 3 ay insan içine çıkamadım
Eskişehir’de yaşayan Alev Akyol'un marketten aldığı lavabo açıcısı patlayarak yüzünde ve vücudunun çeşitli yerlerinde 2’nci ve 3’üncü derece yanıklar oluşmasına neden oldu. Fiziksel ve maddi zarara uğrayan Akyol, psikolojik olarak da etkilendiğini belirtti.
Eskişehir’de yaşayan 4 çocuk annesi Alev Akyol, marketten aldığı lavabo açıcısı patlaması nedeniyle yüzünde ve vücudunun çeşitli yerlerinde 2’nci ve 3’üncü derece yanıklar oluştu.
Eskişehir’de yaşayan 43 yaşındaki 4 çocuk annesi Alev Akyol, 15 Haziran tarihinde marketten lavabo açıcı kimyasal satın aldı. Akyol’un iddiasına göre, mutfağındaki lavaboya kimyasalı döktükten sonra sıcak suyu üzerine ilave etti. Bir anda patlayan kimyasal, Akyol’un üzerine sıçradı. Kafasının ve yüzünün yanı sıra vücudunun bazı bölümlerinde 2’nci ve 3’üncü derece ciddi yanıklar oluşan Alev Akyol, 3 ay boyunca insanların içine çıkamadığını dile getirdi. Doktorların “yıllar geçse de bu yanık izleri geçmez” dediği mağdur kadın üretici firma ve ilgili markete başvuruda bulundu. Uğraşları sonucunda olumlu bir yanıt alamayan Akyol, mesleği olan temizliği şimdilerde koktuğu için yapamıyor. Elinden ayrı olduğu için 4 çocuğuna bakmak ve kirasını ödemek zorunda olduğunu belirten Alev Akyol çaresiz bir şekilde yardım bekliyor.
“3 ay insan içine çıkamadım”
Eşinden ayrı olarak kirada yaşayan 43 yaşındaki 4 çocuk annesi Alev Akyol, "Kurban Bayramı’nın arife günü, 15 Haziran’da marketten bir toz lavabo açıcısı aldım.
Sonrasında ürünün yarısını lavaboya döktüm, üzerine de sıcak su döktüm. Kullanma talimatına uygun bir şekilde davranırken benim yüzüme doğru patladı. Geriye çekilmeme rağmen tavana sıçrayan şeyler benim vücudumda 2’nci ve 3’üncü derece yanıklar oluşturdu. Bunun sonucunda biz yetkili yerlere başvurduk, zararımızın giderilmesini istedik. Fakat satıcı ve üretici firma bizi engelledi. Sürekli zararı gidereceklerini söyleyip bizi 3 ay oyaladılar.
Doktorlar bana yıllar geçse de bu izleri taşıyacağımı, psikolojik olarak yorulacağımı, artık eski işlerimi yapamayacağımı, deterjan korkum olabileceğimi ve temizlik bile yapamayacağımı söylediler. Gerçekten de öyle oldu. Ben 3 ay insan içine çıkamadım. İlk defa sizinle yayın yapmak için sokağa çıktım. İlgili markete başvuru yaptık, ’Bizim zararımız giderilsin. Biz dava yolundan gitmek, uğraşmak istemiyoruz. Sadece hastane masraflarım ve işe gidemediğim günlerin bedeli ödensin’ dedik.
Olumlu bir şey alamadık. Biz oluruna gitmişken onlar bize olumsuz şeylerle döndüler. Üretici suçu satıcıya atıyor, satıcı da üreticiye. Satıcı firma, ’Gel beraber yarı yarıya karşılayalım’ diyor. Ancak ne o kabul ediyor, ne de diğeri” dedi.
“Benim hayatımı kararttı”
Hakkını aradığını iddia eden Alev Aksoy şöyle devam etti;
“Biz kendilerinden çok büyük bir meblağ istemedik. Biz de konuyu kanuni yollara taşımak zorunda kaldık. Ben zaten zarar gördüm. Bu firma halen aynı ürünü satıyor. Benim başıma gelen ülkede yarın başka bir vatandaşın başına gelebilir.
Niye? Kimse durduk yerde canının yanmasını ya da canından olmak da istemez. Bu belki beni ölümcül dereceye de getirebilirdi. Ben normalde temizlik işi yapıyorum, evlere gidiyorum. Olayın olduğundan bu yana işe gidemiyorum. Gitsem de çamaşır suyu gibi temizlik ürünlerine elimi süremez hale geldim. Bir korku oluştu. Sıcak suyu bile lavabonun veya bir kabın içerisine dökerken sanki yüzüme patlayacakmış gibi geliyor.
Evim kira, bir gelirim de yok. Şu anda devletin yardımına yazılmak zorunda kaldım, benim kiramı devlet ödüyor. Çocuğum da var, okula gidiyor ama ihtiyaçlarını doğru düzgün karşılayamıyorum. Lavabo açıcısı aldım, benim hayatımı kararttı. Başka diyecek bir şeyim yok."