Sonbahar ve kış aylarında beklenen yağışların yetersiz kalması, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerde su sıkıntısını daha derinleştirdi. Her iki şehirde de içme suyu temin eden barajlardaki doluluk oranları hızla düşerken, uzmanlar su tasarrufu konusunda halkı uyarıyor.

Ankara'da, başkentin içme suyu ihtiyacını karşılayan barajlardaki doluluk oranı, geçtiğimiz yıllara kıyasla önemli ölçüde azaldı. Şu anki doluluk oranı, kış aylarında olması gereken seviyenin çok altında. Aynı durum İzmir için de geçerli. Ege'nin incisi, yaz aylarında yaşadığı kuraklıkla mücadele ederken, kış dönemi de yağışsız geçiyor. İzmir'deki barajlardaki su seviyesi, bu yılın başında beklenen seviyeye ulaşamadı.

İzmir

İzmir'e içme suyu sağlayan barajlardaki seviyenin düşmesi nedeniyle su ihtiyacının büyük bölümü yer altı kaynaklarından sağlanıyor.

Uzun yıllar 1 Ekim-28 Şubat yağış ortalaması metrekareye 373,4 kilogram olan Ege'ye bu senenin aynı döneminde 269,6 kilogram yağış düştü. Bir önceki dönemin yağış miktarı ise 336,8 kilogram olarak kayıtlara geçti.

Bu verilere göre yağışlar, uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 28, bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 20 azaldı.

Sonbahar ve kışı kurak geçiren İzmir, mart ayında da beklenen yağışı alamadı.

Yarıdan fazla azalma

İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresinin 22 Mart verilerine göre, kentteki tüm barajların doluluk oranı, geçen senenin aynı ayına göre azaldı.

Doluluk, şehrin normal şartlarda içme suyunun yaklaşık yarısının karşılandığı Tahtalı'da yüzde 32'den yüzde 15'e gerilerken, Balçova'da yüzde 75'ten yüzde 37'ye, Güzelhisar'da yüzde 88'den yüzde 68'e, Alaçatı Kutlu Aktaş'ta yüzde 46'dan yüzde 17'ye, Ürkmez'de yüzde 44'ten yüzde 27'ye düştü.

"Yüzde 70-80'i yer altı suyundan sağlanıyor"

İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) Uluslararası Su Kaynakları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Baba, AA muhabirine, Tahtalı Barajı'nın kentin içme suyunun önemli kısmını karşılaması nedeniyle büyük önem taşıdığını söyledi.

Barajlardaki su seviyesinin azalmasının endişe verici olduğunu ifade eden Baba, şunları kaydetti:

"Tahtalı Barajı'nın su seviyesi yüzde 15 civarında. Bu çok düşük bir değer. Yakın zamanda bir yağış alamazsak, artık barajdan yararlanamaz duruma gelebiliriz. Çünkü yüzde 10 seviyelerine düştüğü zaman o barajın ölü hacmi oluyor ve biz bunu kullanamıyoruz. Dolayısıyla İzmir, yer altı sularına bağlı. Yer altı su kaynaklarına bağlı olduğu için bu alanların çok iyi korunması ve iyi denetim yapılması gerekiyor. Son dönemlerde aşırı çekimler nedeniyle kıyı kesimlerde tuzlanma problemleri çok arttı. Bunların kontrol edilmesi gerekiyor. Bunun için yerel yönetimler ekstra çözümler aramaya çalışıyor. Su kısıtlaması ile ilgili kesintiler ya da buna yönelik yakın zamanda problemler yaşayabiliriz."

Prof. Dr. Alper Baba, yer altı su kaynakları sayesinde kentte suyla ilgili şu anda bir sorun bulunmadığını aktararak, "Bu kaynakları gözümüz gibi korumalıyız. Bunun için de bunları kirletmememiz lazım. Tahtalı Barajı'ndaki su oranı nedeniyle yer altı sularına yoğunlaşılmış durumda. Kentin şu anda su ihtiyacının yaklaşık yüzde 70-80'i yer altı suyundan sağlanıyor. Birçok alanda da yer altı kuyularından su çekimi yapılıyor. Bu yer altı kaynaklarının çok iyi beslenmesi, çok iyi korunması ve iyi geliştirilmesi gerekiyor." dedi.

Ankara

Başkent Ankara’da barajlardaki su seviyesi günden güne azalarak kuraklık riskini artırıyor. Yağışların yetersiz olması ve su tüketiminin artması nedeniyle barajlardaki doluluk oranları kritik seviyelere düştü.

Toprak alanlar açığa çıktı

Dünya Su Günü kapsamında havadan görüntülenen Ankara barajları, yaşanan su kaybını gözler önüne serdi. Barajlarda su seviyesinin düşmesiyle birlikte geniş toprak alanlar açığa çıkarken, kuraklık tehdidi daha da belirgin hale geldi.

ASKİ verileri endişelendiriyor

Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi (ASKİ) tarafından açıklanan verilere göre, 22 Mart 2025 itibarıyla Ankara’ya su sağlayan barajlardaki toplam su miktarı 431 milyon metreküp olarak ölçüldü. Geçen yıl aynı dönemde bu miktar 751 milyon metreküp seviyesindeydi. Son üç ayda barajlara gelen su miktarı da büyük ölçüde azaldı.