Japon kadınlar bu adamı konuşuyor

İddianame ve suç duyurusuna göre Japon vatandaşı 48 yaşındaki Y.K. 11 Şubat 2013 günü İstanbul'a tatile geldi. Sultanahmet'i gezen Japon kadın Ayasofya Müzesi'nde video çekerken yanına hanutçuluk yapan sanık 31 yaşındaki M.G. geldi.

Bir Japon kadar iyi konuşuyor

Anadili gibi Japonca konuşan M. G. gün boyu Y.K. ile gezdi. Ertesi gün de birlikte gezen çiftin arasında duygusal yakınlaşma başladı. Tatilin ardından ülkesine dönen Y.K. ile M.G. internet üzerinden görüşmeye devam etti.

Japon kadından borç para istemeye başladı

Sanık M. G. güvenini kazandığı Japon kadından borç para istemeye başladı; memleketten bir arsa satın aldığını borcu olduğunu söyleyerek para aldı. Ardından kendine iPhone marka telefon aldırdı. Türkiye'den ev almak istediğini söyleyen Japon kadın, M. G.'ye 230 bin TL para gönderdi. Japon kadın da birlikte yaşayacakları hayalini kurduğu ev için çeyiz eşyaları alarak Türkiye'ye gönderdi. M. G. bir süre sonra Y.K.'yı arayarak memlekete döneceğini söyledi. Evi sattı. Çeşitli bahanelerle Japon kadından para istemeye de devam etti.

Telefonlara çıkmaz oldu. Sırra kadem bastı

M.G. ailesinin evinde yapılacak tadilatı gerekçe göstererek kadından yine para istedi, ancak Japon kadın bu talebi reddetti. Y.K, M.G'nin evli olduğunu öğrendiği gün paralarının tamamının geri ödemesini istedi. M.G. de parayı ödeyeceğini, bunu Japonya'ya gittiğinde yapacağını söyledi ama bir süre sonra telefonlara çıkmaz oldu. Bunun üzerine Japon kadın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.

“Evlilik vaadinde bulunmadım"

Soruşturma sonunda hakkında dava açılan sanık M. G.'nin “dolandırıcılık" suçundan 2 yıldan 7 yıla kadar hapsi istendi. Suçlamaları reddeden sanık, Y.K.'ya tanıştığında evli olduğunu söylediğini belirterek kendini şöyle savundu:

"Japon eşim orada boşanma davası açtı"

Japon eşimin orada boşanma davası açtığını orada mahkemenin karar verdiğini ancak Türkiye'de boşanma için burada da dava açmam gerektiğini bunun için de boşandığım eşimin bana vekalet vermesi gerektiğini söylemiştim. Dolayısıyla müşteki benim evlilik hayatımın bu şekilde olduğu konusunda tanıştığımızda bilgi sahibidir. Y.K. ile sohbetimiz sırasında kendisinin belli bir miktar parası olduğunu, bunu değerlendirmek istediğini söyleyince kendisine yatırım amaçlı ev alabileceğimizi söyledim. O da bunu mantıklı buldu sonra da kendisine Türkiye'den bir ev aldık. Kendisi yabancı uyruklu olduğu için ve yabancı bir kişinin Türkiye'de ev alırken yabancı kişilerin ev almak için ne işlemlere tabi tutulduğunu ve hazırlanması gereken evrakın içeriğini bilmediği için evi benim üzerime aldık. Daha sonra evi kendisine tapudan devredecektim. Arabamın motoru yanmıştı bunun tamiri için Y.K.'dan para istemiştim, o da bana gönderdi. Ben de bu parayla arabamın tamirini yaptım. Ben Y.K'dan aldığım parayla ev almıştım, araba almıştım. Arabamın tamirini yaptırdım. Çeşitli masraflar sonucu para bitince Türkiye'de işlerim iyi olmadığı için Japonya'ya çalışmaya gidecektim. Gittiğimde de Y.K.'ya olan borcumu ödeyecektim. Y.K. ile aramızda ilişki başladıktan sonra problem yoktu ancak Y.K. 'nin kıskançlıkları başlayınca iş para meselesine döndü. Bu sebeple Y.K. kendisini dolandırdığım iddiasıyla şikâyetçi oldu. Ben ona evlenme vaadinde bulunmadım. Birlikteliğimiz vardı. Sonlandıktan sonra şikâyetçi oldu. Paraları aldığımı kabul ediyorum. İade edeceğim. Bugüne kadar imkânım olmadığı için iade edemedim."

"Türkiye'ye gelip gelin olacağını düşünüyordu"

Y.K.'nin avukatları Enver Aksakal ve Hülya Aksakal ise şunları söyledi: Sanık, müvekkilimi evlilik vaadiyle kandırmıştır ve çok miktarda parasını almıştır. Nüfus kayıtlarında yapılan incelemelerde görüleceği üzere sanık başka bir Japon uyruklu kadınla evlidir. Sanık müştekinin zararını gidermemiştir. Ayrıca müvekkilimin kronik bir rahatsızlığı bulunmaktadır, kemikleri eriyor ilerde yürüyemez hale gelecek. Müvekkilim her şeye olan inancını kaybetti, Türkiye'ye gelip gelin olacağını düşünüyordu. Ama sevgilisi olduğu adamın evli olduğunu ve dolandırıldığını öğrendi. Müvekkilimizim hastalığı çok ilerlemiş durumda çok paraya ihtiyacı var. Bu bahsettiğimiz paralar tüm var mal varlığıydı. Şikâyetçiyiz, cezalandırılmasını talep ederiz" diye konuştu.

2 yıl 6 ay hapis ve 50 bin TL adli para cezasına çarptırıldı

Davayı karara bağlayan mahkeme, sanık M. G.'nin üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin anlaşıldığını belirtti. Mahkeme, Sanık G.'nin 2 yıl 6 ay hapis ve 50 bin TL adli para cezasına çarptırdı. Cezayı ertelemeyen mahkeme, sanık M.G.'nin yurtdışına çıkış yasağı da koydu.

Hukuk mahkemesine de dava açtılar

Öte yandan Japon Kadın Y.K.nin avukatı Enver Aksakal, İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine sanık M.G. hakkında 370 bin TL'lik tazminat davası açtı. Dilekçede, sanık M. G.nin banka hesaplarına, Güngören'deki eve ve BMW marka araca ihtiyari tedbir kararı konması da istendi.

Japonya'da kadınlar birbirlerini uyardı

Öte yandan Japon kadınlar Twitter hesabı üzerinden şu sözlerle M.G. ile ilgili olarak birbirlerini uyardı: "Türkiye'yi seven Japonları dolandıran kötü dolandırıcı, yaklaşınca kaç veya polisten yardım iste, en iyisi görmezden gel" , "İstanbul özellikle Mavi Camii veya Ayasofya çevresine gidecek planları olanlar Türk dolandırıcıya dikkat ediniz. Türkiye'yi seven Japonları aldatan adam, Japonlara parası ve vücudu için yaklaşır", "Ben ve arkadaşım Türkiye'yi çok seviyorduk. Ama bu adamın bizi dolandırmasından sonra Türkiye'yi çok sevdiğimiz için şoktayız", "İyi derce Japonca konuşarak para ve vücudu amaçlayan kötü adam. Arkadaşım gibi acı çekmenizi istemem, dolandırıcıya dikkat ediniz"