İnme çaresiz bir hastalık değil

Arşiv
Arşiv

Türkiye’de her yıl 200 bine yakın kişi, damar tıkanıklığı ve beyin kanamalarına bağlı olarak inme geçiriyor. İnme nedeniyle hayattan kopma noktasına gelen hastalar, erken müdahale ile sağlıklı yaşamlarına dönebiliyorlar.

Dünyada en büyük sağlık sorunlarından biri olan ve halk arasında "felç" olarak bilinen inme, beyin damarlarında tıkanma veya kanama sonucu aniden ortaya çıkıyor. Hastalık, genellikle vücudun sağ ya da solunda felçle seyreden bir durum. Bunun yanında yutma, konuşma ve anlama bozuklukları tabloya eşlik edebiliyor. Yaş ilerledikçe artan inme riskinde yaşam tarzı önemli rol oynuyor. Diyabet, sigara kullanımı, yüksek kolesterol ve aşırı kilo inmeye neden oluyor.

Erken müdahale çok önemli

İnme sonrası doğru zamanda doğru tedavi yöntemi ile hasta eski sağlığına kavuşabiliyor. Fizik tedavi merkezinde uygulanan sanal gerçeklik teknolojileri ile hastalar tedavi ediliyor. Özellikle beyin kanaması, beyin ödemi beyin hasarı, beyin damar tıkanıklığı sonrası kısmi felç ya da tam felç olmuş hastalar yoğun bakım sonrası çok yoğun bir fiziki rehabilitasyon programına ihtiyaç duyuyor. Memorial Şişli Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölüm Başkanı Prof. Dr. Engin Çakar, yüzde 20’lik hasta grubunun, erken dönem yoğun bakım ile hastanın ilk 10 gün içinde hayatına kaldığı yerden normal bir şekilde devam edebileceğini belirtiyor. Çakar’a göre arada kalan yüzde 60’lık hasta grubu ise hızlı bir rehabilitasyonla, iyileşme gösterebiliyor.

Tedavideki önemli olan nokta, doğru hastayla, doğru zamanda ve kapsamlı fiziki tedaviye başlayabilmek. Hastanın ailesinden ve çevresinden aldığı destek de tedaviye katkı sağlıyor. Hasta yakınlarından Levent Çaycı, bu süreçte neler yaşadığını anlattı. Eşinin rahatsızlanmasıyla zor günler geçiren Çaycı, umutsuz olunmaması gerektiğini belirtti.


Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >