İcra yoluyla alınan çocuklar: Velayet krizi çözüme muhtaç

Boşanmış veya boşanma arefesindeki çiftlerin çocuklarının icra dairesi aracılığıyla teslim edilmesi işlemleri, yeni yasama yılında TBMM'ye sevk edilecek kanun teklifi ile sona ermesi bekleniyor.

Teklifin yasalaşmasıyla, çocuk teslimi ve çocukla kişisel ilişki tesisi işlemleri, kurulacak olan Çocuk Teslim Merkezlerince yürütülecek.

Çocuk teslimi sırasında kolluk görevlileri yer almayacak, psikolog ve pedagog gibi uzmanlar ile eğitimciler bulunacak. Bu arada konuyla ilgili Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da bir açıklama yaparak, 'velayetle ilgili davaya bakanlık müdahil olacak' denilmişti.

Teklifin henüz yasalaşmamasından dolayı üzücü olaylar yaşanmaya devam ediyor. Son olarak eski futbolcu Emre Aşık, 4 aydır göremediği çocukları 6 yaşındaki oğlu ile 2.5 yaşındaki kızının geçici velayetini aldı. Emre Aşık, haciz kararıyla çocuklarını alırken istenmeyen olaylar yaşandı.

Emre Aşık'ın avukatı Funda Sadıkahmet, 2 polis memuru, pedagog ve icra memuru, Yağmur Aşık ve annesinin kendilerine yumruklarla saldırdığını ileri sürdü. Darp raporu alan icra heyeti, Yağmur Aşık ve annesinden şikayetçi oldu.

İki çocuğunun velayetini alan Emre Aşık avukatı Funda Sadıkahmet Alp ile birlikte polis memurları eşliğinde mahkeme kararı doğrultusunda Yağmur Aşık'tan çocuklarını almak istedi. Yağmur Aşık çocuklarını vermeyince bu kez Emre Aşık icra emri çıkartarak icra heyeti ile tekrar Yağmur Aşık'ın yaşadığı Arnavutköy'deki evine gitti. İcra ile çocuk teslimi sırasında Yağmur Aşık, annesi ve iki kadın arkadaşının icra heyetine saldırdığı iddia edildi.

"Çocukların istekleri dikkate alınmalı"

Çocukların icra yoluyla alınması toplumsal vicdanı yaralarken çocuklar üzerinde de büyük yaralar açabiliyor.

GZT'nin ulaştığı Psikolog Burcu Düzoğlu Polat konuya ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Yaşanan olaylara ilişkin mahkeme kararı ne ise o uygulanır diyen Polat, "Bazı güç kullanımı durumlarında hiçbir şey olmadan da geri dönüldüğü olabiliyor." dedi.

Çocukların isteği konusunun muhakkak dikkate alınmasının önemine değinen Burcu Düzoğlu Polat, "Yaşanan üzücü olayda her şeyden önce çocukların isteklerinin de dikkate alınması gerekirdi." ifadesini kullandı.

Çocuklar üzerinde bir travma oluşur mu?

Çocuklar üzerinde büyük bir travmanın oluşacağına işaret eden Polat, "Anne ve baba en güvenli en kıymetli yanlarıdır çocukların. İkisinin bu şekilde bir tartışma ve çocuklar üzerinde bir hakimiyet kurmaya çalışmaları çocuklar üzerinde ciddi bir travma yaratır." şeklinde konuştu.

Anne ve babaya hangi görevler düşüyor?

"Anne ve babasından hangisini haklı görüyorlar?" sorusunu soran Psikolog Burcu Düzoğlu Polat şu ifadeleri kullandı:

"Her şeyden önce eşler anlaşabilmiş olmasa da tabi çocuklar üzerindeki nitelikleri ömür boyunca devam edecektir. Bunu kabul ederek aralarındaki iletişimi sağlam tutmaları gerekir. Bu olayda bu olmamış o yüzden çocukların yaşamış olduğu travmayı atlatılabilmesi için ciddi destek almaları gerekir. Anne ve baba uzlaşmaya gitmelidir ve barış şarttır. Anne ve baba, çocukların özel günlerinde mutlu anlarında hep yanlarında olacaklar. Görüşme hep devam edeceğinden travmanın atlatılabilmesi anne ve babanın barışından geçmektedir. Olmaması durumunda ise ileriye dönük ciddi sıkıntılar da beraberinde gelecektir."

Ne yapılmalı?

Çocukların zorla anne veya babasından alınması konusunda eksiklerimiz olduğuna dikkati çeken Polat, "Çocuklar kavga gürültü eşliğinde alınıp götürülüyor. Bu hiçbir şekilde olmaması gereken bir durum. Maddi manevi koşullar göz önünde bulundurularak mahkeme bu kararı veriyor ama burada çocukların ne istediği de en önemli konulardan bir tanesi." şeklinde konuştu.

"Çocuk kiminle kalmak istiyor? Evet, ebeveynin çocuğun bakımını karşılayamayacak şekilde psikolojik sorunları olabilir." diyen Polat şöyle konuştu:

"Belli bir yaşa kadar anne bakmalı"

"Maddi yetersizlik varsa bir şekilde destek verilmeli en önemli konu anne bakabilecek durumda ise belli bir yaşa kadar çocukları onun bakması gerekir. Hiçbir şekilde bir çocuğun zorla alınıp götürülmemeli ama maalesef bunlar yaşanıyor."

Ne olmuştu?

Yağmur Aşık hakkında Gaziosmanpaşa Asliye Ceza Mahkemesi’nde geçen ay çocuklarına şiddet uyguladığı iddiasıyla ‘basit yaralama ve kötü muamele’ suçundan 2,5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı. Emre Aşık, avukatı Funda Sadıkahmet Alp aracılığıyla boşanma davalarının görüldüğü İstanbul 10'uncu Aile Mahkemesi’ne bir dilekçe vererek çocuklarının geçici velayetini istemişti. Mahkeme geçtiğimiz cuma günü aldığı kararla çiftin 6 yaşındaki oğlu ile 2.5 yaşındaki kızlarının velayetini tedbiren baba Emre Aşık’a verdi.

Mahkeme Emre Aşık'a verilen çocuklar ile anne arasında her ayın 1. 2. ve 4. hafta sonu Cuma akşamından Pazar akşamına kadar, dini bayramların 2. gününden 3. günü akşamına kadar yaz tatillerinde ise 1-10 ağustos arasında annenin yanında kalması yönünde şahsi ilişki kurdu. Tedbiren velayeti Yağmur Aşık'ta bulunan 1,5 yaşındaki çocuğun ise yaşı, gelişimi, anne bakımı, anne sütüne muhtaç oluşunu dikkate alan mahkeme velayetin değiştirilmesi talebinin reddine karar verdi.

Çocuklar icra yoluyla alındı

İki çocuğunun velayetini alan Emre Aşık avukatı Funda Sadıkahmet Alp ile birlikte polis memurları eşliğinde mahkeme kararı doğrultusunda Yağmur Aşık'tan çocuklarını almak istedi. Yağmur Aşık çocuklarını vermeyince bu kez Emre Aşık icra emri çıkartarak icra heyeti ile tekrar Yağmur Aşık'ın yaşadığı Arnavutköy'deki evine gitti. İcra ile çocuk teslimi sırasında Yağmur Aşık, annesi ve iki kadın arkadaşının icra heyetine saldırdığı iddia edildi. İcra heyeti tarafından tutulan tutanakta yaşanan olaylar şöyle anlatıldı:
"Pedagog çocuklarla görüştükten sonra çocukların babaya tesliminde bir sakınca olmadığını belirtti. Yağmur Aşık çocukları sağ salim babaya teslim etti. Bu sırada Yağmur Aşık, "Oğlumu vermeyeceğim" diyerek çocuğu vermemek için direndi. Avukat Funda Sadıkahmet Alp'e küfürler edildi. Polis memurlarına yumruk ve tekme ile saldırıldı. Yağmur Aşık tehditler ederek çöp konteynerlerini fırlattı. İcra heyeti darp raporu alarak Yağmur Aşık, annesi ve yanındakilerden şikayetçi oldu."