Güvenli Bölge: Zeytin Dalı Zaferi'nin 1. yılında Fırat'ın doğusu ve batısı
İsmail Halis ve Mete Yarar'ın sunumuyla Güvenli Bölge'de, yeni dünyanın asimetrik savaşlar, bölgesel ve küresel gerilimler tüm derinliğiyle ele alındı. Zeytin Dalı Harekatı'nın 1. yılında Fırat'ın doğusu ve batısına yapılacak operasyona dair detayların paylaşıldığı Güvenli Bölge'de işte öne çıkan başlıklar...
Türkiye gündeminin nabzının tutulduğu "Güvenli Bölge"de Zeytin Dalı Zaferi'nin birinci yılında Fırat'ın doğusu ve batısındaki son durumun yanı sıra, Afrin Harekatı'nda yaşanan hikayelerden, Türkiye'nin ormanlık alanlarına kadar birçok konu ele alındı.
Her hafta salı günü ülke, bölge ve dünya gündemine dair bir çok konunun tartışıldığı “Güvenli Bölge”de İsmail Halis ve Mete Yarar, izleyenlerin sorularını cevaplayıp, katkı ve yorumlarını da dile getirdi.
Güvenli Bölge Afrin Harekatı’nın 1. Yıl dönümü dolayısıyla, şehit düşen askerlerimize rahmet ile başladı.
Afrin Zaferi'nin 1. yıl dönümü hakkında konuşan Mete Yarar, "Bu harekat PKK’nın sahada aciz kaldığı, kara propaganda yaptığı olaylardan bir tanesidir. Bu kadar aciz kaldığı bir operasyon ben hatırlamıyorum." dedi.
Her harekatın 'ilkleri'
Fırat’ın doğusuna operasyon ne zaman olacak?
Seyircilerin Fırat'ın doğusuna yapılacak operasyonun ne zaman yapılacağına dair sorulara Yarar, "Yarın sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin’le yapacağı görüşme çok önemli. Hatırlarsınız, bir önceki operasyonda Rusya’dan döndükten sonra başlamıştı. Tabi burada diğer operasyondan farklı olarak ABD’nin bulunduğu yerler var. Trump’la gerçekleştirilen konuşmalar var, artık bu görüşmeler gösteriyor ki kısa bir süre zarfında bu harekat başlayacak." diyerek cevap verdi.
Afrin Harekatı sırasında ilk gün sisli ve yağmurlu bir ortamda yapılmasından dolayı çatışmaların yakın mesafeden oluştuğuna vurgu yapan Mete Yarar şöyle konuştu:
"Devletimin o yüzden elini öpüyorum"
"Askerlerimizden iki tanesiyle iletişim kurulamadı. Daha sonra hayatlarının kaybedildiği öğrenildi ve naaşlarına ulaşılamadı. Harekat bittiğinde özellikle Milli İstihbarat teşkilatı bunun peşine düştü. Naaşları kaçıranlar ve nereye gömüldüğüyle ilgili çok ciddi bir istihbarat çalışması yapıldı. Hemen sonra iki şehidimizin naaşı bulundu ve ailelerine teslim edilip defin işlemleri yapıldı.
"Devletimin o yüzden elini öpüyorum"
O öyle bitmedi, İşte ben devletimin o yüzden elini öpüyorum orada, o naaşı kaçıranlar, o naaşa dokunanlar onları şehit edenler, bu işe karışanların her birinin Afrin Harekatı’nın ardından peşine düşüldü, Hatay’a getirildi ve Türk adaletinin önüne çıkarıldılar.
Suriye’de bırakmadı devlet, aldı getirdi Hatay’da yargılıyor. Şehit edeni, dokunanı ve bu işe karışanı dahil. 18 kişiyi alıp paketleyip Türkiye’ye getirdi. Bu geçmiş yıllarda hep istediğim ve ümit ettiğim hareketti.
"Bu millete kılıç çekenin cezası kılıçla verilecek"
Vatan evladına elini dokundurursan o elin yanacağını bileceksin. Bu devlet peşine düşüyor. Bu memleket seni alacak o Türk bayrağının önünde yargılayacak. Bu millete kılıç çekenin cezası kılıçla verilecek. Bu hikaye böyle artık…"