Esrarengiz kazının yapıldığı evlere servet teklif etmişler
Mersin’in Tarsus İlçesi’nde esrarengiz kazının yapıldığı evlere, 3 yıl önce servet teklif edildiği ortaya çıktı.
Mersin, Tarsus’ta bir yıl süren esrarengiz kazının yapıldığı evlerden birinin sahibi olan Emel İpekoğlu, “Bir otel sahibi, 30-40 bin lira etmeyen evi 230 bin liraya aldı. Ardından arkeolog bir kadın ile 20-30 kişi çalışmaya başladı. Bir gün o kadar derine inmişler ki avluya sular çıktığını gördüm. Adam bir çukurdan giriyor, başka çukurdan çıkıyor. Benim eve de 500 bin lira verdiler, satmadım” ifadelerini kullandı.
Tarsus’ta, 82 Evler Mahallesi’ndeki 4 evin avlusunda, 150 metrekarelik bir alanda polis gözetiminde gerçekleştirilen esrarengiz kazı, sona ererken kazının amacı ve sonucuna ilişkin sorular halen cevabını bulmadı.
Gündemden düşmeyen kazının hikâyesi, 2012’de polis memuru Mithat Erdal’ın öldürülmesiyle başladı. Öldürülen polisin eşi Sibel Erdal, 2016’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bir mektup yazarak dosyanın yeniden açılmasını talep etti. Erdal’ın iddiaları şöyleydi: “Eşim, müdürleri tarafından define avcılarının arasına ajan olarak sokulmuştu Bu evi kazı yapmak için kiraladılar. Başka bir noktada kral mezarı bulundu. Fakat içindeki hazine talan edildi. Eşimin amirleri de işin içindeydi. Ankara’ya durumu bildirmek isteyen eşim öldürüldü.” Suçlanan polisler, daha sonra FETÖ bağlantısı iddiasıyla görevden alındı. Mithat Erdal’ın ölümüyle ilgili soruşturma da yeniden açıldı.
Gazete Habertürk'ten Hakan Bulut'un haberine göre bir iddia, kazının cinayeti aydınlatmak amacıyla sürdürüldüğü yönündeydi. Bu sırada, Adana’da bulunan bir otel sahibi evleri satın almak istedi. Polis memuru Mithat Erdal’ın kiraladığı evi alamayan işadamı, 3 yıl önce 4 evden 1’ini satın aldı. Otel sahibi, avlusu ortak olan, 30 bin TL değerindeki eski yapı için de 230 bin TL ödedi.
Diğer evleri de almak isteyen işadamı, ev sahibi Ahmet İpekoğlu ve yakınlarına servet teklif etti. Habertürk’e konuşan Ahmet İpekoğlu’nun annesi Emel İpekoğlu, o günleri şöyle anlattı: “Bu 4 evin 3’ü bizimdi, 1’i başkasınındı. Ev o zaman 30-40 bin lira etmezdi. Ama Adana’dan 4 yıldızlı bir otelin sahibi, evi 230 bin liraya satın aldı. O da kendi üstüne almamış. ‘Ali’ isimli, sondaj işi yapan birinin adına almış. Sonra benim evi de satın almak için gelenler oldu. Bana ‘500 bin lira verelim, evi bize sat’ dediler. ‘Ev babamdan kalma’ diyerek satmayacağımı söyledim. Başka kişiler de gelip çok büyük paralar teklif etti ama ben yine de evi satmadım. Ben satmayınca da yeğenim ve halam da satmadı. Zaten evlerden 3’ü boştu, birisinde hâlâ yeğenim oturuyor.”
Öte yandan CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, dün akşam saatlerinde kazı alanına giderek brandalarla kapatılan alana girdi. Burada görevlilerle konuşan Atıcı, açıklama yaparak şunları kaydetti: “Yetkililer açıklama yapmadan kazı alanını hafriyatla doldurmaya başladı. Müze müdürü buradaydı. ‘Ne buldunuz?’ diye sorduğumda ‘Hiçbir şey bulamadık’ cevabını aldım. Katmanları incelediklerini ve bir şey bulamadıklarını ifade etti. Ne araştırıldı veya ne çıktı, belli değil. Akla yatkın senaryolardan birisi Aziz Paul’un İncil’inin arandığı, ikincisi Roma İmparatoru Dakyanus’un hazinesinin bulunduğu yönünde.”