Berlin'de Libya zirvesi: 55 maddelik barış planında neler var?
Türkiye'nin kilit rol üstlendiği Libya'da, siyasi çözüm için önce ateşkes, ardından tarafların Moskova'da bir araya gelmesi sağlandı. Siyasi çözümün son ayağı ise Almanya Şansölyesi Angela Merkel'in davetiyle Berlin'de gerçekleştirildi.
12 ülke liderinin katıldığı Libya temalı konferansın ardından 55 maddelik siyasi çözüm paketi açıklandı. Libya'nın toprak bütünlüğüne vurgu yapılan bildiride, ateşkesin devam etmesi, ekonomik reformlar ve silah ambargosuna vurgu yapıldı.
Aylardır süren çatışmaların durması için Türkiye ve Rusya'nın öncülüğünde ateşkes sağlanan Libya'da Moskova'dan sonraki durak Berlin oldu. Kalıcı ateşkes ve siyasi sürecin başlatılması için 'büyük bir adım' olarak değerlendirilen konferansa 12 ülke lideri ve beş uluslararası kuruluşun başkanı katıldı.
Almanya Şansölyesi Angela Merkel'in daveti üzerine gerçekleşen konferans 4 saatten fazla sürdü. Zirvenin ardından Merkel, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Almanya Duşişleri Bakanı Heiko Maas ve BM'Nin Libya Temsilcisi Ghassan Salame basın toplantısı düzenledi.
Libya'nın toprak bütünlüğüne vurgu yapılan bildiride; ateşkes, silah ambargosu, siyasi sürecin başlaması, güvenlik alanında reform, ekonomik ve finansal reformlar başta olmak üzere 55 madde ile Libya'daki çatışmaların yerine siyasi çözüm hedeflendi.
'Tek otorite'nin altı çizildi
"Merkezi ve sivil otoritenin kontrolünde birleşik bir Libya ulusal güvenlik sisteminin kurulmasını destekliyoruz" ifadesine yer verilen bildirgede, bu çerçevede polis ve askeri güçlerin tek otorite altında birleşmesi gerektiğinin altı çizildi.
Ateşkes için BM'den denetleme
Bildirgede, ateşkesin uygulanmasını kontrol edecek ve denetleyecek teknik komiteler kurması için Birleşmiş Milletler'e (BM) çağrıda bulunulurken, aynı zamanda BM'nin taraflar arasında ateşkes müzakerelerini kolaylaştırıcı rol oynaması talep edildi.
Bildirgede, "Ateşkesin başlamasından itibaren taraflara ve destekçilerine askeri faaliyetlerine son vermeleri çağrısında bulunuyoruz." ifadesine yer verildi.
Libya'da tüm taraflara özgür, kapsayıcı ve adaletli seçimlerle geçiş sürecini sonlandırmaları için çağrı yapılan bildirgede, "Libyalılar tarafından yürütülen kapsayıcı siyasi sürece" tekrar dönülmesi talebine yer verildi.
Uluslararası İzleme Komitesi oluşturulacak
Bildirgede, "BM himayesinde Berlin zirvesi sonrasında koordinasyonu sürdürmek için bir Uluslararası İzleme Komitesi oluşturuyoruz" denildi.
Berlin Konferansına katılan tüm tarafların ve uluslararası örgütlerin dahil olacağı Komitenin BM öncülüğünde koordinasyonu sağlayacağı belirtilen bildirgede, üst düzey yetkililerin katılımıyla aylık toplanacak Komitenin uzmanlar düzeyinde de 4 teknik çalışma grubu içereceği aktarıldı.
Silah ambargosuna uyma çağrısı
Metnin "silah ambargosu" bölümünde, BM'nin 2011 yılında alınan ilgili kararlarının kesin surette ve tam anlamıyla uygulanması taahhüt edilerek "Tüm uluslararası aktörlere de aynısını yapmaları konusunda çağrıda bulunmaktayız." denildi.
Tüm aktörler, askeri imkan ve kabiliyeti finanse etmek, paralı asker görevlendirmek dahil, çatışmayı alevlendirecek, BMGK silah ambargosu veya ateşkes ile çelişecek her türlü eylemden kaçınmaya davet edildi.
Silah ambargosu veya ateşkesi ihlal ettiği öğrenilenlere BM yaptırımlarının uygulanması çağrısı yapıldı.
"Etkili bir Libya hükümeti"
"Siyasi sürece dönüş" bölümünde, faal bir Başkanlık Konseyi kurulması ve Temsilciler Meclisi tarafından onaylanan tek, birleşik, kapsayıcı ve etkili bir Libya hükümeti kurulması istendi.
Metinde, "BM Libya Destek Misyonu’nun (UNSMIL) himayesinde Libya'daki bütün tarafları Libyalıların başını çektiği ve sahiplendiği kapsayıcı siyasi süreci yeniden başlatmaya çağırıyoruz." ifadesi kullanıldı.
Tarafların bu sürece yapıcı katkıda bulunması ve geçiş sürecinin de "özgür, adil, kapsayıcı ve inanılır parlamento ve başkanlık seçimleriyle" sona erdirilmesi istendi. Seçimlerin de bağımsız ve etkin bir Ulusal Yüksek Seçim Konseyince örgütlenmesi çağrısı yapıldı.
Bildirgede bütün taraflara ülkede yürütme, yasama, yargı ve diğer devlet kurumlarının bütünlüğünün yeniden sağlanması ve bunlara saygı gösterilmesi için çağrıda bulunulurken, kamu refahının ve kaynaklarının ülkenin farklı coğrafyalarına adil ve saydam bir şekilde dağıtılması istendi.
Metinde, "güvenlik alanında reform” başlığı altında ise "kuvvetin meşru kullanımında devlet tekelinin yeniden sağlanması" çağrısında bulunuldu. Merkezi, sivil otorite altında birleşik Libya ulusal güvenlik, polis ve asker güçlerinin teşkiline destek de ifade edildi.
Ulusal Petrol Şirketi
"Ekonomik ve mali reform" başlıklı bölümde de aralarında Libya Merkez Bankasının, Libya Yatırım Otoritesinin, Ulusal Petrol Şirketinin ve Teftiş Bürosunun da yer aldığı ülkenin egemen kurumlarının bütünlüğünün, birliğinin ve yasal yönetiminin korunmasının önemine dikkat çekildi.
BMGK'nin ilgili kararları gereği Ulusal Petrol Şirketinin Libya'nın tek bağımsız ve meşru petrol şirketi olduğunun teyit edildiği metinde, şunlar kaydedildi:
- "Bütün tarafları onun tesislerinin güvenliğini garanti etmeyi sürdürmeye ve petrol tesislerine ve altyapısına yönelik düşmanlıklardan geri durmaya çağırıyoruz. Libya'nın petrol altyapısına zarar veren, Libya haklına ait olan enerji kaynaklarını Libya ham petrolünü ve türevlerini Ulusal Petrol Şirketini kontrolü dışında alıp satarak yasa dışı kullanan her girişimi reddediyoruz."
Metinde, petrol gelirlerinin saydam ve adil paylaşımı çağrısı da yer aldı.
Ülkede yeni, temsili, birleşik ve Libya'nın bütün topraklarında yetkisini kullanan bir ulusal uyum hükümetinin himayesinde bütün bölgelerde kalkınma ve yeniden inşayı destekleyecek bir mekanizma kurulmasının teşvik edileceği belirtilen metinde, Bingazi, Derne, Murzuk, Sabha, Sirte ve Trablus öncelikli alanlar olarak sıralandı.
Sivillere karşı güç kullananlardan hesap sorulması istendi
"Uluslararası insani hukuka ve insan haklarına saygı" alt başlığı altında da taraflara sivilleri, havalimanları dahil sivil altyapıyı korumaları çağrısı yapılırken, insani yardım personelinin ve gözlemcilerinin muhtaçlara erişimine izin verilmesinin önemi vurgulandı.
Sivillere karşı ayrımsız güç kullanımı, yoğun nüfuslu yerleşik alanlara saldırı, yargısız infaz ve insan kaçakçılığı dahil uluslararası hukuku çiğneyenlerden hesap sorulmasının öneminin altı çizildi.
Uluslararası Takip Komitesi kurulacak
Ülkedeki taraflarının askeri "5+5 Komitesi" için adaylarını belirlemiş olmasından duyulan memnuniyetin dile getirildiği metinde, "5+5 Komitesinde ciddi ve önemli görüşmelerin gerçekleşmesine izin verilmesi için konferansın bütün katılımcıları ateşkese saygı gösterildiği sürece daha fazla askeri yayılmadan veya operasyondan geri duracaklarını ilan eder." ifadeleri kullanıldı.
İmzacı ülkeler metinde öngörülen hususların hayata geçirilmesini takip edecek ve gerektiğinde nüfuz kullanacak Uluslararası Takip Komitesi (IFC) kurulmasını da kararlaştırdı.
Berlin Konferansı'na katılan bütün ülkelerin ve uluslararası kuruluşların yer alacağı BM himayesinde çalışacak komitenin, UNSMIL başkanlığında kıdemli memurlar düzeyinde ayda bir toplanması ve kaydedilen ilerlemeyle ilgili rapor hazırlaması üzerinde de anlaşıldı.
Komiteni başkan yardımcılığı ve toplanma yerinin de dönüşümlü olacağı kaydedildi. Daha alt düzey uzman çalışma gruplarının ise sürecin başlangıç aşamalarında ayda iki kez toplanması kararlaştırıldı.