'Benim evladımı bana versinler artık yeter'
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutarak Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan Diyarbakır annelerine, bir aile daha katıldı. Kızı Şeyma için eyleme katılan anne Türkan Mutlu, "Benim çocuklarımın üzerinde Kürt siyaseti yapmayın. Artık biz anne olarak gözümüzü açtık. Benim evladımı bana versinler artık yeter" dedi.
HDP'nin Diyarbakır İl Başkanlığı önünde 3 Eylül'de oturma eylemi başlatan Diyarbakır annelerine, bir aile daha katıldı.
Eylem sürüyor
Çocuklarının dağa kaçırılmasından HDP'yi sorumlu tutarak 3 Eylül'de partinin il başkanlığı binası önüne gelen Diyarbakır annelerinin, başlattığı oturma eylemi devam ediyor.
Terör örgütü tarafından 7 yıl önce 17 yaşındayken kaçırılan kızı Şeyma Ceylan için oturma eylemine Bursa'dan katılan anne Türkan Mutlu, kızının eğitim fakültesini kazandığı yıl Barış ve Demokrasi Partililerce (BDP) kandırılarak kaçırıldığını söyledi.
- "Önce iyi bir dille kendilerini yaklaştırıyorlar sonra çocuklarımız bir bataklığa bir çamura giriyorlar, artık kurtulmak yok. Sonra çocuğumun üzerinden siyaset yapıyorlar. Dün akşam televizyonda izledim, onların çocukları nerede? Havuzlarda, denizlerde tatillerde benimki nerede?" ifadelerini kullanan anne Mutlu, kızının öğretmen olarak kimsesiz çocuklara yardımcı olmayı istediğini anlattı.
Televizyonda kızının Suriye'de olduğunu görmesi üzerine Irak'a gittiğini ifade eden Mutlu, şöyle konuştu:
"Gittim, kaç saat orada durdum yalvardım bana göstermediler. 'Bugün git, yarın gel' dediler. Sabah bana aracılık yapan kişide telefonunu kapattı. Bana 'Sultanbeyli'nin BDP binasına git, kızından haber alacaksın.' dediler. HDP Milletvekili Leyla Hanım (Güven) diyor ki 'Birkaç anne orada toplanmışlar. Onları kandırmışlar, oraya koymuşlar' diyor. Eminim o da bir anne onunda evladı var. Akşam oluyor kurduğu güzel sofrada çocuklarıyla, güzel yataklarında yatıyor. Bizim evlatlarımız da dışarıda yatıyorlar. Gittim o çocukların ne şartlarda yaşadığını gözümle gördüm."
"Benim çocuklarımın üzerinde Kürt siyaseti yapmayın"
Mutlu, siyasetle bir işi olmadığını vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
- "Benim çocuklarımın üzerinde Kürt siyaseti yapmayın. Artık biz anne olarak gözümüzü açtık. Ben binaya (BDP binası) gittim. Şeyma'yı bırakın Şeyma'nın geleceğiyle oynamayın, beni götürün, Şeyma'yı bırakın. 7 senedir kızımdan haber almadım. İsmi Kübra olan bir partili bana 'Şeyma, burada saatlerce ağladı. Annemin durumu ortada, ben nasıl annemi bırakırım?' dedi. Başka bir partili de 'Biz Şeyma'yı 3 ay önce vermişiz, artık Şeyma'yı alamıyorsun.' dedi. O kadar orada bir oyunun içinde anlatamıyorum, söylemek yetmiyor, ifade yetmiyor. Biz kendimiz bir anne olarak kendimizi ifade edemiyoruz."
"Benim evladımı bana versinler, artık yeter"
Bir anne olarak evladını istediğini dile getiren Mutlu, kızına da şöyle seslendi:
"Benim evladımı bana versinler artık yeter, yeter, yeter. Eyleme devam edeceğim. Şeyma gelsin. Şeyma eve gel, eve dön, sen neyin peşindesin kızım? Sen öyle insan değildin. Sen bana diyordun 'Anne, benim arkam yok, bir anne olarak sahip çıktın ama bir arkam yok. Bir baba tarafımız yok. Ben okuyacağım kimsesiz çocuklara sahip çıkacağım.' Seni Şeyma olmaktan çıkarmışlar."