Başbuğ: Cumhurbaşkanı'nın bazı konularda yalnız bırakıldığı kanaatindeyim
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Başbuğ, "15 Temmuz öncesindeki süreçlerde Cumhurbaşkanı'nın bazı konularda yalnız bırakıldığı kanaatindeyim. Erdoğan, FETÖ'ye karşı tek başına mücadele verdi" dedi.
Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, 2012'den bugüne kadarki dönemde, FETÖ'ye karşı Erdoğan'ın tek başına mücalede verdiğini vurgulayarak, " 15 Temmuz öncesindeki süreçlerde Cumhurbaşkanı'nın bazı konularda yalnız bırakıldığı kanaatindeyim. Tek başına mücadele verdi. Cemaat tehdidinin Türkiye'den silinmesi lazım. Bu tehdidin ortadan kaldırılması lazım." ifadelerini kullandı.
Bursa Rotary Kulübünün ev sahipliğinde bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Başbuğ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) son dönemde yaptığı bütün tasarrufları desteklediğini dile getirdi.
HSYK'nın son dönemde yaptıklarının doğru olduğuna inandığını belirten Başbuğ, "HSYK, gerçekten büyük boyutta yargıyı bu çıkmazdan çıkarmak için büyük çaba sarf ediyor. Yargıtay eskisi gibi değil, büyük boyutta temizlendi." şeklinde konuştu.
Asker hastaneler konusu
Askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığına bağlanmasını eleştiren Başbuğ şunları kaydetti: "Dünyayı incelesinler, askeri hastanelerin olduğu ülkeleri de incelesinler, bu hastanelerin Sağlık Bakanlığı'na bağlı olduğu bir tane ülke var mı? Bu akla ve mantığa ters gelen bir şey. Bunun bir örneğinin olabileceğini ben düşünmüyorum. Bütün dünyada askeri hastaneler vardır ve bu hastaneler Milli Savunma Bakanlığı'nın bünyesindedir"
"3 Temmuz süreciyle beraber Fenerbahçe camiası başarılı bir mücadele verdi"
Başbuğ, cemaatin komplolarının ilklerinden birinin Van Üniversitesi'nde yapılan iftiralar olduğuna dikkati çekti. Kendisine 'Fenerbahçe süreçte nasıl davrandı' sorununa "Cemaatin komplolarına karşı 3 Temmuz süreciyle beraber Fenerbahçe camiası başarılı bir mücadele verdi. Onun dışında hiçbir kurum başarılı olamadı" diye cevap verdi.
"2009 yılından sonra TSK'ya karşı komplolar kurulmaya başlandı"
Başbuğ, FETÖ'ye ilişkin, "15 Temmuz süreci öncesinde uyaran olmadı mı?" sorusuna, uyaranlardan birinin de kendisi olduğu yanıtını verdi.
Harp Akademilerinde 2009 yılının nisan ayında yapılan değerlendirme toplantısında bu konuya değindiğini hatırlatan Başbuğ, şöyle devam etti:
"Burada Fetullah Gülen cemaatinin ne boyutta olduğunu ve ana hedeflerinin Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olduğunu ve bunlara karşı mücadele edeceğimizi kamuoyuna ifade etmiştik. 2009 yılından sonra TSK'ya karşı komplolar kurulmaya başlandı. Bu komploların arkasında temel unsur olarak cemaat olduğunun biz farkındaydık. Somut bilgi elimizde yoktu ama genel değerlendirmemiz cemaat olduğunu biliyorduk."
Bursa Rotary Kulübünün ev sahipliğinde bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Başbuğ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) son dönemde yaptığı bütün tasarrufları desteklediğini dile getirdi.
HSYK'nın son dönemde yaptıklarının doğru olduğuna inandığını belirten Başbuğ, "HSYK, gerçekten büyük boyutta yargıyı bu çıkmazdan çıkarmak için büyük çaba sarf ediyor. Yargıtay eskisi gibi değil, büyük boyutta temizlendi." şeklinde konuştu.
Asker hastaneler konusu
Askeri hastanelerin Sağlık Bakanlığına bağlanmasını eleştiren Başbuğ şunları kaydetti: "Dünyayı incelesinler, askeri hastanelerin olduğu ülkeleri de incelesinler, bu hastanelerin Sağlık Bakanlığı'na bağlı olduğu bir tane ülke var mı? Bu akla ve mantığa ters gelen bir şey. Bunun bir örneğinin olabileceğini ben düşünmüyorum. Bütün dünyada askeri hastaneler vardır ve bu hastaneler Milli Savunma Bakanlığı'nın bünyesindedir"
"3 Temmuz süreciyle beraber Fenerbahçe camiası başarılı bir mücadele verdi"
Başbuğ, cemaatin komplolarının ilklerinden birinin Van Üniversitesi'nde yapılan iftiralar olduğuna dikkati çekti. Kendisine 'Fenerbahçe süreçte nasıl davrandı' sorununa "Cemaatin komplolarına karşı 3 Temmuz süreciyle beraber Fenerbahçe camiası başarılı bir mücadele verdi. Onun dışında hiçbir kurum başarılı olamadı" diye cevap verdi.
"2009 yılından sonra TSK'ya karşı komplolar kurulmaya başlandı"
Başbuğ, FETÖ'ye ilişkin, "15 Temmuz süreci öncesinde uyaran olmadı mı?" sorusuna, uyaranlardan birinin de kendisi olduğu yanıtını verdi.
Harp Akademilerinde 2009 yılının nisan ayında yapılan değerlendirme toplantısında bu konuya değindiğini hatırlatan Başbuğ, şöyle devam etti:
"Burada Fetullah Gülen cemaatinin ne boyutta olduğunu ve ana hedeflerinin Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) olduğunu ve bunlara karşı mücadele edeceğimizi kamuoyuna ifade etmiştik. 2009 yılından sonra TSK'ya karşı komplolar kurulmaya başlandı. Bu komploların arkasında temel unsur olarak cemaat olduğunun biz farkındaydık. Somut bilgi elimizde yoktu ama genel değerlendirmemiz cemaat olduğunu biliyorduk."