Başbakan Yıldırım: Sokak kabadayısı gibi kavga ediyorlar
Başbakan Yıldırım'dan ABD ve Rusya'nın Suriye restleşmesine dair açıklama geldi.
Avrasya Ekonomi Zirvesi'ne katılan Başbakan Binali Yıldırım burada yaptığı açıklamada ABD-Rusya arasında yaşanan gerilime dair şu ifadeleri kullandı:
- "Tweetler atarak birbirlerini tehdit ediyorlar. Kardeşim dünyanın, bölgenin geleceğini sizin karşılıklı atışmanıza milyonlarca insanın yok olmasına seyirci mi kalacak? “Benim daha iyi füzem var, öbür diyor benim daha iyi füzem var. Gönder bakalım, göndermezsen şöyle.” Sokak kavgası, sokak kabadayıları gibi kavga ediyorlar"
Avrasya Ekonomi Zirvesi'ne katılan Başbakan Binali Yıldırım’ın konuşmasından satır başları şöyle:
“Avrasya Ekonomi Zirvesi'nin hem bölgesel hassasiyet açısından hem de yaşadığımız şartlar açısından önemi daha da artıyor. Bu karmaşık durumdan nasıl çıkabiliriz? Burada tartışılıp, geniş katılımlı, değişik kültürden ve dinden gelen sorumluluk taşıyan, katılımcıların görüşlerini ortaya koyacağı çok kaliteli bir platformdur. Türkiye, bu bölgede üstlendiği sorumluluğun yanı sıra bir yandan da ülkemizi geliştirmek için hedeflerimize erişmek için planladığımız şekilde işlerimizi yapıyoruz.”
“2023 hedeflerimiz var”
Dünyanın parmakla sayılan ülkeleri arasında gireceğiz. Satın alma gücü parametresine göre 13. sıradayız. Hedefimiz ilk 10'a gelmek. Geçen 15 yılda Türkiye 190 milyar dolar doğrudan yatırım aldı. İş kurma, yatırımcı olma, üretim yapıyor, istihdam sağlıyor... 2002'den önce ne kadardı? 15 milyar dolar! Bu neden oluyor? Güçlü iktidardan dolayı, güvenden dolayı oluyor. Türkiye'de büyümede kapsayıcılığı da sağladı. Son 10 yılda küresel krizin başladığı 2008'den bu yana 9 milyondan fazla vatandaşımıza iş/aş sağladı. Kamu borcu, ülkelerin durumunu gösteren bir başka önemli büyüklük. 15 yıl önce yüzde 70'lerden fazla olan kamu borcu şu anlarda yüzde 28.
“Türkiye’nin emperyal hedefleri hiç olmadı”
“Ortadoğu’da zaten yeterince sorunumuz var. Başka bölgelere de bu sorunun yayılmasının önüne mutlaka geçmemiz gerekiyor. İşte bunun için Türkiye Balkanlar’da bu anlayışla hareket ediyor. Türkiye’nin emperyal hedefleri hiç olmadı, bundan sonra da olmaz. Türkiye gittiği yere iyilik için gider, dostluk için gider, barış için gider.”Suriye’de iç savaş, Irak’ta keza aynı, Kafkaslar’da Azerbaycan – Ermenistan anlaşmazlığı, Filistin – İsrail meselesi, Balkanlar’da her an istikrarın bozulmasına yönelik riskler, Kuzey’de Kırım meselesi, Ukrayna-Rusya, İran – Suudi Arabistan, Katar – Körfez ülkeleri, say say bitmiyor. Bütün dünyanın olayları Avrasya coğrafyasında oluyor. Bu coğrafyanın ortasında Türkiye var.
“Bugün Fırat Kalkanı bölgesinde 140 bin kişi döndü, yerleşti”
“Bu görevimizi terörle mücadelede yapıyoruz. Suriye’deki Irak’ta Ortadoğu’daki bu bölgelerde oluşan savaşların sonucu ortaya çıkan veya çıkarılan terör örgütleri var. Bu terör örgütlerinin dünyanın başına bela olmaması için Türkiye büyük bir mücadele veriyor. Bizim zeytin dalı ile Afrin’e, Fırat Kalkanı ile Cerablus’a El Bab’a gitmemizin arkasında Suriye’nin topraklarında gözümüz yok. Ne var? Terörü orada kontrol etmek, ortadan kaldırmak ve ülkemize gelmek zorunda kalan kardeşlerimizin huzur içinde, barış içinde kendi bölgelerine gitmesini sağlamak. Bunu da başardık. Bugün Fırat Kalkanı bölgesinde 140 bin kişi döndü, yerleşti. Aynı şey Afrin’de olacak. Çünkü terör örgütü maalesef zulmediyor. Çocuklarını alıp dağa götürüyor, kalem tutacak eller silahla tanışıyor. Bütün bunların üstesinden gelmek için büyük bir mücadele veriyoruz. Bugüne kadar da başardık. Ama bunun takdir edilmesini beklerken, ne çıkıyor karşımıza? Aşırıcılık çıkıyor, islam düşmanlığı çıkıyor. Terör örgütlerine karşı muhabbet olarak bize dönüyor. Bunlar Türkiye’nin hak ettiği şeyler değildir. Dost ve müttefiklerimizden biz daha fazla empati bekliyoruz. Bu büyük bedel ödemenin karşılığı bu olmamalı. Balkanlarda’ da bu olmamalı, Ortadoğu’da da ve Türkiye’de de bu olmamalı.”