Anayasada siyasi partilerin bankalar ile ilişkileri nasıl olmalı?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İş Bankası Yönetim Kurulu’ndaki CHP temsilcilerinin yerini Hazine temsilcilerinin alması gerektiğini söyledi. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin de bu görüşe destek vermesi üzerine İş Bankası’ndaki Atatürk hisseleri konusu yeniden gündeme geldi. Peki siyasi partilerin banka ve bankacılık kurumları ile ilişkileri nasıl olmalı?
1983 yılında kabul edilen Siyasi Partiler Kanunu ile siyasi partilerin bankalar ile nasıl bir ilişki kurması madde madde belirtilmiş.
Siyasi partilerin bankalardan nakdi gelir elde edemeyecekleri Siyasi Partiler Kanununun 66'cı maddesinde açıkça belirtiliyor ayrıca aynı madde de siyasi partilerin bağış alamayacağı yerlerde açıkça belirtilmiş.
Madde madde Siyasi Partiler Kanununda: Bankacılık
- 66'ncı madde: Bankalar ve diğer kuruluşlar, bağlı oldukları kanun hükümleri dışında siyasi partilere ayni hakların devrine dair tasarruflarda bulunamazlar.
- Siyasi partiler, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan, Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden herhangi bir suretle ayni veya nakdi yardım ve bağış alamazlar.
- 67'nci madde: Siyasi partiler, ticari faaliyette bulunamazlar, kredi veya borç alamazlar.
- 68'inci madde: Siyasi partiler, ikametleri ile amaç ve faaliyetleri için gerekli olanlardan başka taşınmaz mal edinemezler.
- 69'uncu madde: Bir siyasi partinin bütün gelirleri, o siyasi partinin tüzel kişiliği adına elde edilir.
- Siyasi partilerin genel merkezlerinin ve teşkilat kademelerinin gelirleri, parti merkez karar ve yönetim kurulunca bastırılan makbuzlar karşılığında alınır.
Peki CHP'nin durumu ne?
CHP, Atatürk’ün 5 Eylül 1938’de hazırladığı vasiyetname uyarınca bankadaki hisselerin kuru mülkiyetine sahiptir ama hisselerin gelirinde hak sahibi değildir ve bankanın her sene dağıttığı kardan gelen meblağın yarısını Türk Tarih Kurumu’na, yarısını da Türk Dil Kurumu’na vermekle görevlidir.
- CHP vasiyetname uyarınca bugün İş Bankası’nın Yönetim Kurulu’nda dört üye bulunduruyor.
CHP’nin kontrolündeki İş Bankası hisseleri konusunda geçmişteki bazı sıkıntıların önüne geçebilmek adına CHP'nin kontrol ettiği hisselerin Hazine'ye devredilmesi isteniyor. CHP'nin zaman zaman bu hisseleri yerine aktaramamak için çeşitli teşebbüslerde bulunduğu biliniyor.
İlk sorun 1966'da yaşandı. CHP ilgili kurumlara Atatürk’ün hisselerinin gelirinden küçük bir miktarı ödedi, asıl meblağı ise “sermaye arttırımından gelen kâr” olduğu iddiası ile vermek istemedi.
Mahkemeye taşınan sorun 4 sene sonrasında çözüldü ve CHP bu meblağı yasal faizi ile ödemek zorunda kaldı.
Benzer sorunların daha sonraki yıllarda da tekrarlanmaya devam etti.
Yeni düzenleme ile Atatürk'ün vasiyeti koruma altına alınarak hisse aktarım işlemleri Hazine tarafından gerçekleştirilmesi öngörülüyor.