'Alamancı' olmaktan patronluğa uzanan yolda Salih Taşdirek'in hikayesi
Almanya’da, yıllarca işçi olarak çalıştığı köklü Alman firmasını satın alan Türk iş adamı Salih Taşdirek, Avrupa Merkez Bankası’nın da dahil olduğu önemli kurum ve kamu kuruluşlarına akıllı anahtar-kilit sistemleri hizmeti sunuyor.
Almanya ile Türkiye arasında 30 Ekim 1961'de imzalanan İşgücü Anlaşması'nın ardından Türklerin ellerinde tahta bavullarla Almanya'ya göçünün üzerinden 55 yıl geçti. Yola çıkarken bir miktar para biriktirerek ülkelerine geri dönme arzusu taşıyan gurbetçi Türklere, aradan geçen zamanda Almanya, "ikinci memleket" oldu. Gelenlerin büyük çoğunluğu Almanya'ya yerleşirken, Türkler bugün ülkede 4'üncü nesile ulaştı.
Türkler, "misafir işçi" olarak geldikleri Almanya'ya, iş gücü ve ekonomi anlamında bugüne kadar önemli katkılar sundu. Ülkede birçok alanda önemli noktalara gelen Türkler, Alman iş dünyasında da yerini almış durumda.
Memleketi Nevşehir'den, babasının işçi olarak çalıştığı Almanya'ya 1980'de gelen ve Frankfurt'ta yaşamını sürdüren Salih Taşdirek de bugün Alman iş dünyasındaki aktif Türklerden biri...
Bugün 53 yaşında olan Taşdirek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Almanya'ya ilk geldikleri dönemde babasıyla zorlu koşullar altında çalıştıklarını, Almanca öğrenerek iş hayatına atıldığını ve babasının o dönemde kendisini aylık 250 Alman markı ödeyerek dil kursuna yazdırdığını anlattı.
Taşdirek, "Şu anda düşündüğümde, babamın o 250 markı verip beni oraya yollaması benim için yaptığı büyük bir yatırımmış. O Almanca olmadan ben işe giremezdim, Hanau'da Sanayi ve Ticaret Odası Başkan Yardımcısı olamazdım, Yabancılar Meclisi Başkanı olamazdım, toplum içerisinde belli bir seviyeye gelemezdim" diye konuştu.
Ülkede, iş hayatında Almancanın çok önemli olduğunu vurgulayan Taşdirek, "Almanca öğrenmem başarının ilk anahtarı oldu." dedi.
"2003 yılında, çalıştığım firmayı satın aldım"
Hanau'da Sanayi ve Ticaret Odası (IHK) Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten Taşdirek, sahibi olduğu anahtar, kilit, akıllı anahtar sistemi, elektronik kilit, kartlı giriş ve güvenlik sistemleri alanında faaliyet gösteren Erbacher-Kolb firmasına 1989 yılında girdiği ve firmada 14 yıl işçi olarak çalıştığını, bu süre içerisinde Erbacher-Kolb'a kendi firmasıymış gibi büyük bir özenle emek harcadığını söyledi.
Salih Taşdirek, 85 yıllık firmanın ekonomik sıkıntıya girmesinin ardından 2003'te Alman sahibinden satın aldığını belirterek, "Bir Türk girişimci olarak Alman kökenli bir firmayı satın aldık. Ardından kendi tecrübemiz ve Türk pratikliğiyle piyasadaki diğer güçlü firmalarla rekabet edebilir seviyeye geldik." dedi.
"Hessen'de bu alanda en iyi 3 firmadan birisi biziz"
Türk iş adamı Taşdirek, piyasada daha önce Alman bir firma olarak tanınan şirketin Türk bir girişimci tarafından satın alınmasından diğer rakiplerin rahatsızlık duyduğunu ifade ederek, "Ben satın aldıktan sonra rakiplerim bana zorluk çıkardı. Firmayı satın aldıktan sonra ben de aynı şartlarla bir fabrikadan mal almaya devam ettim. Sonra üretici fabrika, malı alış fiyatımızı değiştirdi. Ben bunun arkasını araştırdığımda, diğer rakiplerin bu firmaya baskı yaptıklarını öğrendim." şeklinde konuştu.
Taşdirek, Alman firmalarla rekabet edebilir seviyede olduklarını belirterek, "Almanya'da aralarında Avrupa Merkez Bankası'nın da dahil olduğu önemli kuruluşlar, polis merkezleri, hastaneler, özel bankalar ve Frankfurt'taki birçok gökdelene akıllı anahtar-kilit sistemleri kuruyoruz. Hessen eyaletinde bu alandaki en iyi 3 firmadan birisi bizim." dedi.
"Başarılı olmamak için hiçbir sebep yok"
Kendisinin Alman sanayi ve ticaret odalarında başkan yardımcılığı görevini yürüten tek Türk olduğunu vurgulayan Taşdirek, Almanya'da faaliyet gösteren diğer önemli Türk firmalarına, sanayi ve ticaret odası seçimlerine katılma ve buralarda önemli görevler üstlenme önerisinde bulundu.
Ülkedeki diğer Türk girişimcilere de tavsiyelerde bulunan Taşdirek, "Öncelikle Almanya'da faaliyet gösteren diğer Türk girişimciler, ülkenin mali kurallarına uysunlar. İkincisi, biz Türk girişimciler biraz daha riski seven, pratik ve cesur insanlarız. Bu bizim için büyük bir avantaj. Bunun üzerine tecrübeyi ve dürüst çalışmayı da eklediğimiz zaman başarılı olmamak için hiçbir sebep yok." ifadelerini kullandı.
Türkler, "misafir işçi" olarak geldikleri Almanya'ya, iş gücü ve ekonomi anlamında bugüne kadar önemli katkılar sundu. Ülkede birçok alanda önemli noktalara gelen Türkler, Alman iş dünyasında da yerini almış durumda.
Memleketi Nevşehir'den, babasının işçi olarak çalıştığı Almanya'ya 1980'de gelen ve Frankfurt'ta yaşamını sürdüren Salih Taşdirek de bugün Alman iş dünyasındaki aktif Türklerden biri...
Bugün 53 yaşında olan Taşdirek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Almanya'ya ilk geldikleri dönemde babasıyla zorlu koşullar altında çalıştıklarını, Almanca öğrenerek iş hayatına atıldığını ve babasının o dönemde kendisini aylık 250 Alman markı ödeyerek dil kursuna yazdırdığını anlattı.
Taşdirek, "Şu anda düşündüğümde, babamın o 250 markı verip beni oraya yollaması benim için yaptığı büyük bir yatırımmış. O Almanca olmadan ben işe giremezdim, Hanau'da Sanayi ve Ticaret Odası Başkan Yardımcısı olamazdım, Yabancılar Meclisi Başkanı olamazdım, toplum içerisinde belli bir seviyeye gelemezdim" diye konuştu.
Ülkede, iş hayatında Almancanın çok önemli olduğunu vurgulayan Taşdirek, "Almanca öğrenmem başarının ilk anahtarı oldu." dedi.
"2003 yılında, çalıştığım firmayı satın aldım"
Hanau'da Sanayi ve Ticaret Odası (IHK) Başkan Yardımcılığı görevini de yürüten Taşdirek, sahibi olduğu anahtar, kilit, akıllı anahtar sistemi, elektronik kilit, kartlı giriş ve güvenlik sistemleri alanında faaliyet gösteren Erbacher-Kolb firmasına 1989 yılında girdiği ve firmada 14 yıl işçi olarak çalıştığını, bu süre içerisinde Erbacher-Kolb'a kendi firmasıymış gibi büyük bir özenle emek harcadığını söyledi.
Salih Taşdirek, 85 yıllık firmanın ekonomik sıkıntıya girmesinin ardından 2003'te Alman sahibinden satın aldığını belirterek, "Bir Türk girişimci olarak Alman kökenli bir firmayı satın aldık. Ardından kendi tecrübemiz ve Türk pratikliğiyle piyasadaki diğer güçlü firmalarla rekabet edebilir seviyeye geldik." dedi.
"Hessen'de bu alanda en iyi 3 firmadan birisi biziz"
Türk iş adamı Taşdirek, piyasada daha önce Alman bir firma olarak tanınan şirketin Türk bir girişimci tarafından satın alınmasından diğer rakiplerin rahatsızlık duyduğunu ifade ederek, "Ben satın aldıktan sonra rakiplerim bana zorluk çıkardı. Firmayı satın aldıktan sonra ben de aynı şartlarla bir fabrikadan mal almaya devam ettim. Sonra üretici fabrika, malı alış fiyatımızı değiştirdi. Ben bunun arkasını araştırdığımda, diğer rakiplerin bu firmaya baskı yaptıklarını öğrendim." şeklinde konuştu.
Taşdirek, Alman firmalarla rekabet edebilir seviyede olduklarını belirterek, "Almanya'da aralarında Avrupa Merkez Bankası'nın da dahil olduğu önemli kuruluşlar, polis merkezleri, hastaneler, özel bankalar ve Frankfurt'taki birçok gökdelene akıllı anahtar-kilit sistemleri kuruyoruz. Hessen eyaletinde bu alandaki en iyi 3 firmadan birisi bizim." dedi.
"Başarılı olmamak için hiçbir sebep yok"
Kendisinin Alman sanayi ve ticaret odalarında başkan yardımcılığı görevini yürüten tek Türk olduğunu vurgulayan Taşdirek, Almanya'da faaliyet gösteren diğer önemli Türk firmalarına, sanayi ve ticaret odası seçimlerine katılma ve buralarda önemli görevler üstlenme önerisinde bulundu.
Ülkedeki diğer Türk girişimcilere de tavsiyelerde bulunan Taşdirek, "Öncelikle Almanya'da faaliyet gösteren diğer Türk girişimciler, ülkenin mali kurallarına uysunlar. İkincisi, biz Türk girişimciler biraz daha riski seven, pratik ve cesur insanlarız. Bu bizim için büyük bir avantaj. Bunun üzerine tecrübeyi ve dürüst çalışmayı da eklediğimiz zaman başarılı olmamak için hiçbir sebep yok." ifadelerini kullandı.