Adnan Oktar örgütünün eski üyesi açıkladı: ABD'ye gizli bilgiler vermem istendi

Adnan Oktar örgütüne sabah saatlerinde başlatılan operasyon hız kesmeden devam ediyor. Örgütünün eski üst düzey yöneticisi Ceylan Özgül, Adnan Oktar'ın yasa dışı yapılanması hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Özgül, "Türkiye hakkında verilmesi sakıncalı bilgileri" ABD'li yetkililere vermesi konusunda zorlandığını ifade etti.

Sabah Gazetesi'nin Ceylan Özgül ile yaptığı röportajdan ilgili kısımlar şöyle:

Muhabir: Örgütün bu dejenere ve yasadışı yüzünü ne zaman fark etmeye başladınız?

Ceylan Özgül: Bu yüzü ilk defa 2010-2011 yılında İsrailli politikacılar ve masonlarla ilk temaslar olmaya başladığında fark ettim. O yıllara kadar hepimiz Adnan Oktar'ın vitrindeki yüzünü İsrail ve Mason karşıtı olarak tanırken, bir anda İsrail ile gereğinden fazla yakın ve Türk devletinden gizli bağlantılar kurulmaya başlandı. Bu ani dönüş de beni çok sarstı.

Muhabir: Ayrılmaya nasıl karar verdiniz?

Örgütte kaldıkça daha mahrem bilgiler bana açılmaya başladı. Bana örgüte girerken gösterilen insanlığa hizmet yüzünün aslında bir paravan olduğundan şüphelenmeye başladım ve Mason karşıtlığından bir anda 33 derece Masonluğa sıçrayış beni, cemaati sorgulamaya zorladı. Cemaat altı boş mantıklar üzerine, keskin dönüş ve talimatlarla yönlendiriliyordu.

Bu dönemde benden ABD'deki en önemli düşünce kuruluşları ile bağlantılar kurmam istendi. Hatta herşeyi kendi inisiyatifime bırakmayıp, bazı kuruluşlarda olan kilit kişilerin bilgileri de verildi. Bana isimleri ve bağlantı detayları verilen özel hedeflerle hiç sorun yaşamadan ve olağan dışı bir hızda ilişki kurabiliyordum. Bu tip hedef kurumlarda isteklerimiz adeta hiç sorgulanmadan ve direnç görmeden kabul oluyordu.
Bunun ardından bu kuruluşlara ve çeşitli politik çevrelere Türkiye hakkında verilmesini sakıncalı gördüğüm bilgileri göndermem istendi. Bu bilgiler cemaat tarafından oluşturulan Türkiye'nin siyasi yapısı, başkanlık sisteminin olası sonuçları, Recep Tayyip Erdoğan sonrası siyasi zayıf noktalar gibi analizleri içeren raporlardı. Bu görev ile ilgili Adnan Oktar'la yüzleşip bunun mahzurlu olduğunu söylediğimde de, "bizi ilgilendirmez biz denileni yaparız. İmamı sorgulamak da senin haddine değil, sen sana ne söylüyorsam onu yap" dedi.


Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >