Karnesi kötü olan çocuğa nasıl davranmalı?
Okul öncesi eğitim kurumları ile ilk ve ortaöğretimdeki öğrenciler, bugün karnelerini alarak yarıyıl tatiline çıkacak. Karnesinde kötü olan çocuğa karşı olumsuz davranışlardan kaçınmaları konusunda uzmanlar anne ve babaları uyarıyorlar. Peki karnesi kötü olan çocuğa nasıl davranmalıyız? Bu sorunun cevabını bulabileceğiniz haberimizi sizler için hazırladık.
Karnesi zayıf olan çocuğa, öfkelenmek, kızmak, bağırmak gibi olumsuz yaklaşımlara ve çocukların baskı altına girmelerine, motivasyonlarının daha da azalmasına, onların da anne babasına kızgınlık duymalarına neden olabilir. Aşırı tepkisiyle karşılaşan bir çocuğun, kendisi ile ilgili görüşlerinin negatife dönebileceğini ve yetersizlik düşüncesinin pekişebileceğini unutmayın.
Başkaları ile kıyaslamayın
- Çocuklar başkaları ile kıyaslandıkça, ailelerine karşı daha agresif ve saldırgan olurlar. Çünkü bu çocuklar, ailelerini hiç memnun edemeyeceklerini düşünürler. Yaşadıkları hayal kırıklıkları kendi kapasitelerini engeller, hayat boyu ailelerini memnun etmeye çalışır ve etraflarını kontrol ederek yoğun bir kaygı yaşarlar. Çocuğun kapasitesinin üstünde beklentilere sahip olmak ve yüksek hedeflere ulaşamadığını görmek, karne döneminde hem aileler hem de çocuklar için baskı ve kaygı yaratır.
Onu anlamaya çalışın
- Ebeveynlerin en sık yaptığı hatalardan biri, süreci göz ardı edip direkt sonuca odaklanmaları. Anne-babaların her zaman ilk adımı çocuklarını anlamaya yönelik olmalı. Yargılamadan ve reddedici olmayan bir tutumla çocuğun notlarındaki düşüklüğün sebepleri araştırılıp anlaşılmalıdır. Çok sayıda içsel ve dışsal faktör akademik performans üzerinde olumsuz etki yaratabilir. Aile içi sorunlar, depresyon, kaygı, öğrenme güçlüğü, dikkat süreçleri ile ilgili güçlükler, yetersiz çalışma alışkanlıkları, zeka bölümünü başlıca etmenler arasında sayabiliriz.
Değerlendirme nasıl olmalı?
- Aileler, çocuklarının kapasitesini ve güçlü olduğu alanları tanımalı. Matematiğe değil de sözel alanlara, müziğe, spora eğilimi olabilir. Bazı dalları kendisine daha yakın hissedebilir. Bazen de mecbur kaldığı için bir alana yönelir. Önemli olan çocuğun yatkın olmadığı halde bir şeyler öğrenmeye çabalaması. Çünkü o dersi önemser ve anlamak için elinden geleni yaparsa artık karnedeki notun çok önemi kalmıyor.
Ceza çözüm değil
- Düşük notla karşılaştığımızda çocuğumuza bağırmak, hakaret etmek, başka öğrenciler ile kıyaslamak, tehdit etmek ya da şiddet uygulamak bir çözüm olmadığı gibi yeni sorunların ortaya çıkmasını hızlandıran ve çocuğun ruhsal iyilik hali üzerinde yıkıma yol açan tutumlardır.
Empati kurun ve çocuğunuzu anlamaya çalışın
- Ebeveynlerin en sık yaptığı hatalardan biri, süreci göz ardı edip direkt sonuca odaklanmaları. Böyle olunca da maalesef zayıf getiren çocuğu eleştirme, yargılama ve hatta cezalandırma gibi olumsuz tutumlar devreye girebiliyor. Ebeveynlerin her zaman ilk adımı çocuklarını anlamaya yönelik olmalı.