Her 3 gençten biri depresyonda
Amerikan Psikoloji Derneği'nin kısa süre önce yayınladığı yeni bir araştırma, depresyon belirtileri gösteren ergenlik çağındaki gençlerinin oranının 2005-2017 yılları arasında %52 arttığını ortaya koyuyor. Depresyon artışının özellikle 17-25 yaş aralığındaki çok daha fazla olduğu göze çarpan bir diğer veri olarak karşımıza çıkıyor.
Amerikan Psikoloji Derneği'nin yaptığı araştırmalara göre gençlerin (Y jenerasyonu) üçte ikisi çalışma hayatında anksiyeteye bağlı performans düşüklüğü yaşıyor. 2005 yılında yaşları 12 ila 17 arasında değişen gençler arasında depresyon oranı %8.7'yken bu oran 2017'de %13.2'ye çıktı.
Bugünse 13-18 yaş arasındaki her üç gençten biri, anksiyete bozukluğu yaşıyor. Texas eyaletinin SanAntonio kentindeki Çocuk Hastanesi'nden Psikolog Elana Mikalse, ''Şu anda ergenlik çağındaki gençler arasındaki kaygı bozukluğunun oranı %31. Bu bir salgın Akıl sağlığı açısından acillik gösteren bir durum'' dedi.
Milenyum nesli olarak adlandırılan Y jenerasyonu, önceki jenerasyonlara göre daha fazla strese maruz kalıyor. Ayrıca milenyumlar stresle başedebilme konusunda da öncekilere göre daha fazla zorluk yaşıyor. Amerikan Psikoloji Derneği tarafından yapılan araştırmanın sonuçlarına göre gençlerin yüzde 12'sine anksiyete tanısı konulmuş durumda. Bu oran kendilerinden önceki jenerasyonlardan baby boomers'lara göre iki kat daha fazla.
En fazla stres üniversite öğrencilerinde
Gençler arasında stresin en fazla olduğu grup ise üniversite öğrencileri. Yoğunakademik programlar, gelecek kaygısı, gittikçe pahalılaşan eğitim masrafları (özellikle Amerika'da üniversite mezunları hayata binlerce dolar eğitim kredisi borcuyla başlıyor) öğrencilerin aşırı stres ve anksiyeteye varan ruh hali içerisine girmesine neden oluyor.