Unutulmaya yüz tutmuş destan: Kut'ül Amare Zaferi

Kut-ül Amare zaferi, Türkiye'de 1952 yılına kadar Kut Bayramı olarak kutlandı.
Kut-ül Amare zaferi, Türkiye'de 1952 yılına kadar Kut Bayramı olarak kutlandı.

101 yıl önce; 29 Nisan 1916'da 1. Dünya Savaşı devam ederken Irak'taki Kut kasabasında ağır bir yenilgi alan İngilizler'in 6. Hint Tümeni Türk kuvvetlerine teslim olmuşlardı. Büyük zafer Kut'ül Amare'nin unutulmaya yüz tutmuş büyük destanına hep birlikte bakalım.

Birinci Dünya Savaşı devam ederken İngiliz ve Hintli askerlerden oluşan 13.500 kişi Irak’ta Dicle kıyısındaki Kut kasabasında 6. Hint Tümeni Türk kuvvetlerine teslim oluyor ve İngilizler tarihlerinin en büyük hezimetini yaşarken; Kut Zaferi, Türkler ve Almanlar tarafından büyük bir moral kaynağı oluyordu...

İngilizlerin Bağdat'ı ele geçirme planları

                                    
                                    İngiliz ordusu, İran'ın Basra kıyısındaki petrol ve doğalgaz kuyularını ele geçirmek için 16 Ekim 1914'te kendisine ait Hint Tümeni ile Mezopotamya Seferi'ne çıktı ve 3 Kasım 1914'te Basra Körfezi'ne çıkarma yaptı. Osmanlı ordusunun askeri birlikleri ağırlıklı olarak Çanakkale ve Filistin cephelerine bulunduğu için de zorlanmadan Basra'ya girdi. Burada konuşlanan İngilizler, daha sonra Bağdat'ı ele geçirme planları yapmaya başladılar.
İngilizlerin Bağdat'ı ele geçirme planları İngiliz ordusu, İran'ın Basra kıyısındaki petrol ve doğalgaz kuyularını ele geçirmek için 16 Ekim 1914'te kendisine ait Hint Tümeni ile Mezopotamya Seferi'ne çıktı ve 3 Kasım 1914'te Basra Körfezi'ne çıkarma yaptı. Osmanlı ordusunun askeri birlikleri ağırlıklı olarak Çanakkale ve Filistin cephelerine bulunduğu için de zorlanmadan Basra'ya girdi. Burada konuşlanan İngilizler, daha sonra Bağdat'ı ele geçirme planları yapmaya başladılar.
Süleyman Askeri

                                    
                                    Osmanlı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa, Irak’taki kuvvetlerin başına Yarbay Süleyman Askeri’yi atadı. Ancak İngilizlerin ilerlemesini durdurmak üzere gönderilen Süleyman Askeri'nin 12 Nisan 1915’te İngiliz mevzilerine başlattığı taarruz başarısızlıkla sonuçlanınca Osmanlı ordusu Nasıriye bölgesine çekilmek zorunda kaldı ve Askeri, aldığı başarısızlık üzerine dayanamayarak intihar etti.
Süleyman Askeri Osmanlı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa, Irak’taki kuvvetlerin başına Yarbay Süleyman Askeri’yi atadı. Ancak İngilizlerin ilerlemesini durdurmak üzere gönderilen Süleyman Askeri'nin 12 Nisan 1915’te İngiliz mevzilerine başlattığı taarruz başarısızlıkla sonuçlanınca Osmanlı ordusu Nasıriye bölgesine çekilmek zorunda kaldı ve Askeri, aldığı başarısızlık üzerine dayanamayarak intihar etti.
Bölgede savaş kızışıyor

                                    
                                    İlk karşılaşmadan ve Süleyman Askeri Bey'in ölümünden sonra bölgede savaşın kızışacağını anlayan iki ordu da bölgedeki askeri birliklerini güçlendirme kararı verdi. Osmanlı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa, Süleyman Askeri Bey'in yerine Albay Nurettin Bey'i atarken, İngiliz birliklerinin başında bulunan Orgeneral John Nixon da bölgedeki varlığını arttırdı ve İngiliz 6. Hint Tümeni’nin komutanlığına General Charles Vere Ferrers Townshend’i getirdi. Townshend’e, Osmanlı birliklerini izleme ve Bağdat’ı alma emri verildi. İngiliz birliklerinin artması üzerine durumu tekrar değerlendiren Enver Paşa, bölgedeki güçlerini yeni takviye birliklerle 6. Ordu adı altında topladı ve başına da Alman Mareşal Volmar von der Goltz'u getirdi.
Bölgede savaş kızışıyor İlk karşılaşmadan ve Süleyman Askeri Bey'in ölümünden sonra bölgede savaşın kızışacağını anlayan iki ordu da bölgedeki askeri birliklerini güçlendirme kararı verdi. Osmanlı Harbiye Nazırı ve Başkomutan Vekili Enver Paşa, Süleyman Askeri Bey'in yerine Albay Nurettin Bey'i atarken, İngiliz birliklerinin başında bulunan Orgeneral John Nixon da bölgedeki varlığını arttırdı ve İngiliz 6. Hint Tümeni’nin komutanlığına General Charles Vere Ferrers Townshend’i getirdi. Townshend’e, Osmanlı birliklerini izleme ve Bağdat’ı alma emri verildi. İngiliz birliklerinin artması üzerine durumu tekrar değerlendiren Enver Paşa, bölgedeki güçlerini yeni takviye birliklerle 6. Ordu adı altında topladı ve başına da Alman Mareşal Volmar von der Goltz'u getirdi.
Albay Halil Bey

                                    
                                    İngilizler, 27 Nisan 1915’te Nurettin Bey’in Kut’ül Amare’nin kuzeyinde oluşturduğu savunma hattına saldırdı. İki gün süren çatışmaların ardından İngilizler Kut’ül Amare’yi ele geçirdi ve Bağdat'a yapılacak harekâtın merkezi olarak hazırladı. 15 Kasım'da alınan yenilginin ardından Albay Nurettin Bey'e takviye olarak, Doğu Anadolu’daki 3. Ordu Sağ Cenah Grubu Komutanı Albay Halil Bey 2 tümenle desteğe geldi. Bu gelişme üzerine İngiliz General Townshend, 22 Kasım 1915’te taarruz emri verdi ancak ilerleme sağlayamayarak geri çekilmek zorunda kaldı.
Albay Halil Bey İngilizler, 27 Nisan 1915’te Nurettin Bey’in Kut’ül Amare’nin kuzeyinde oluşturduğu savunma hattına saldırdı. İki gün süren çatışmaların ardından İngilizler Kut’ül Amare’yi ele geçirdi ve Bağdat'a yapılacak harekâtın merkezi olarak hazırladı. 15 Kasım'da alınan yenilginin ardından Albay Nurettin Bey'e takviye olarak, Doğu Anadolu’daki 3. Ordu Sağ Cenah Grubu Komutanı Albay Halil Bey 2 tümenle desteğe geldi. Bu gelişme üzerine İngiliz General Townshend, 22 Kasım 1915’te taarruz emri verdi ancak ilerleme sağlayamayarak geri çekilmek zorunda kaldı.
Albay Nurettin ve Mareşal Goltz arasında ihtilaf

                                    
                                    Yaşanan geri çekilme üzerine İngiliz birlikleri Kut'ta mevzilerini güçlendirmeye, bu arada Osmanlı ordusu da onları yavaş yavaş kuşatmaya başladı. Kuşatmanın başlarında iki komutan arasında ihtilaf çıktı. Albay Nurettin Bey, hemen taarruz edip İngiliz birlikleri mevzilerini güçlendirmeden Kut'u ele geçirmek, Mareşal Goltz ise yeni takviye birlik çağırmak istiyordu. Yaşanan ihtilaf sonrasında Albay Nurettin Bey bir saldırı gerçekleştirdi ancak bu saldırı başarısızlıkla sonuçlandı ve Goltz bunun üzerine onun yerine Albay Halil Bey'i atadı.
Albay Nurettin ve Mareşal Goltz arasında ihtilaf Yaşanan geri çekilme üzerine İngiliz birlikleri Kut'ta mevzilerini güçlendirmeye, bu arada Osmanlı ordusu da onları yavaş yavaş kuşatmaya başladı. Kuşatmanın başlarında iki komutan arasında ihtilaf çıktı. Albay Nurettin Bey, hemen taarruz edip İngiliz birlikleri mevzilerini güçlendirmeden Kut'u ele geçirmek, Mareşal Goltz ise yeni takviye birlik çağırmak istiyordu. Yaşanan ihtilaf sonrasında Albay Nurettin Bey bir saldırı gerçekleştirdi ancak bu saldırı başarısızlıkla sonuçlandı ve Goltz bunun üzerine onun yerine Albay Halil Bey'i atadı.
6. Ordu Komutanı Halil Paşa

                                    
                                    Nixon, İngiliz birliklerinin kuşatma altından kurtarılması için Kut'a General Fenton John Aylmer komutasında 19 bin kişilik bir güç gönderdi ancak Osmanlı birlikleri takviye gücü püskürtmeyi başardı. Bu arada Osmanlı 6. Ordu Komutanı Goltz Paşa hastalanarak 72 yaşında öldü. Onun yerine ise henüz 33 yaşında olan Halil Paşa önce vekâleten, daha sonra ise Tuğgeneralliğe terfi ederek asaleten 6. Ordu Komutanı ve Irak Genel Valisi oldu.
6. Ordu Komutanı Halil Paşa Nixon, İngiliz birliklerinin kuşatma altından kurtarılması için Kut'a General Fenton John Aylmer komutasında 19 bin kişilik bir güç gönderdi ancak Osmanlı birlikleri takviye gücü püskürtmeyi başardı. Bu arada Osmanlı 6. Ordu Komutanı Goltz Paşa hastalanarak 72 yaşında öldü. Onun yerine ise henüz 33 yaşında olan Halil Paşa önce vekâleten, daha sonra ise Tuğgeneralliğe terfi ederek asaleten 6. Ordu Komutanı ve Irak Genel Valisi oldu.
Julnar isimli 270 tonluk buharlı gemi

                                    
                                    Kut'ül Amare'de kuşatma altında kalan, gönderilen yardım geri püskürtülünce cephane ve erzak sıkıntısı çeken İngiliz birliklere Nixon yeni yardım gönderdi. Julnar isimli 270 tonluk buharlı gemiyle gönderilen yardım da hedefe ulaşamadı ve Osmanlı ordusu tarafında karaya oturtularak ele geçirildi. Erzak, cephane ve hastalıkla daha fazla baş edemeyen İngiliz birlikler, General Townshend ile birlikte teslim oldu. Böylece 29 Nisan 1916 günü, 6’sı general, 476’sı subay toplam 13 bin 309 asker başka bir kaynağa göre 18 bin asker rehin alınarak Kut'ül Amare Zaferi gerçekleşmiş oldu.
Julnar isimli 270 tonluk buharlı gemi Kut'ül Amare'de kuşatma altında kalan, gönderilen yardım geri püskürtülünce cephane ve erzak sıkıntısı çeken İngiliz birliklere Nixon yeni yardım gönderdi. Julnar isimli 270 tonluk buharlı gemiyle gönderilen yardım da hedefe ulaşamadı ve Osmanlı ordusu tarafında karaya oturtularak ele geçirildi. Erzak, cephane ve hastalıkla daha fazla baş edemeyen İngiliz birlikler, General Townshend ile birlikte teslim oldu. Böylece 29 Nisan 1916 günü, 6’sı general, 476’sı subay toplam 13 bin 309 asker başka bir kaynağa göre 18 bin asker rehin alınarak Kut'ül Amare Zaferi gerçekleşmiş oldu.
Halil Paşa'da 'Orduma' başlığıyla başlayan zafer mektubu

                                    
                                    “Arslanlar! Bugün Türklere şeref, şan; İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprakların güneşli havasında, şehitlerimizin ruhu şad ve handan uçuşuyorlar. Hepinizin pak alınlarınızdan öperek, hepinizi tebrik ederim. Bize 200 yıldan beri tarihimizde okunmayan bir vak’ayı kaydettiren Allah’a hamd ve şükürler olsun. Allah’ın azametine bakınız ki, 1500 senelik İngiliz tarihine böyle bir vak’ayı ilk defa sizin süngülerinizle yazdırdı.”

  


  
“Bugüne ‘Kut Bayramı’ adını veriyorum. Ordumun her ferdi her yıl bu günü kutlarken, şehitlerimize Yasinler, Tebarekeler, Fatihalar okunsun.”
Halil Paşa'da 'Orduma' başlığıyla başlayan zafer mektubu “Arslanlar! Bugün Türklere şeref, şan; İngilizlere kara meydan olan şu kızgın toprakların güneşli havasında, şehitlerimizin ruhu şad ve handan uçuşuyorlar. Hepinizin pak alınlarınızdan öperek, hepinizi tebrik ederim. Bize 200 yıldan beri tarihimizde okunmayan bir vak’ayı kaydettiren Allah’a hamd ve şükürler olsun. Allah’ın azametine bakınız ki, 1500 senelik İngiliz tarihine böyle bir vak’ayı ilk defa sizin süngülerinizle yazdırdı.” “Bugüne ‘Kut Bayramı’ adını veriyorum. Ordumun her ferdi her yıl bu günü kutlarken, şehitlerimize Yasinler, Tebarekeler, Fatihalar okunsun.”
Kut'ül Amare Zaferi

                                    
                                    Kut-ül Amare zaferi, Türkiye'de 1952 yılına kadar Kut Bayramı olarak kutlandı. Kut'ul Amare zaferinin bayram olarak kutlanmasından rahatsız olan İngilizler, Türkiye'nin NATO'ya üye olmasının ardından bayramın kaldırılması için baskı yaptı. Baskılar üzerine Türkiye, bayram kutlamasına son verirken şanlı bir zafer unutulmaya ve unutturulmaya çalışılmıştır.
Kut'ül Amare Zaferi Kut-ül Amare zaferi, Türkiye'de 1952 yılına kadar Kut Bayramı olarak kutlandı. Kut'ul Amare zaferinin bayram olarak kutlanmasından rahatsız olan İngilizler, Türkiye'nin NATO'ya üye olmasının ardından bayramın kaldırılması için baskı yaptı. Baskılar üzerine Türkiye, bayram kutlamasına son verirken şanlı bir zafer unutulmaya ve unutturulmaya çalışılmıştır.
Bugünün gazete manşetleri için tıklayın >